Ailesinin zoruyla sevgilisinden ayrılan Ecrin arkadaşının yanına gönderilir ve orada bir adamın kızına bakıcılık yaparken hayatı ummadığı şekilde değişir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Boğazımı temizleyerek onu ittirmeye çalıştım. "Biraz uzaklaş." Daha fazla yaklaşınca gözlerim kocaman oldu. "Babaannem duyup uyanmasın diye yakın konuşuyorum. Uyansın istemezsin değil mi?"
Alt dudağımı sıkıntıyla ısırıp hararetle ona bakmayı sürdürdüğümde gördüğüm en güzel yüze sahipti... Gözlerine bakmalara doyamıyordum sanki...
"Hem Ecrin... Sence de yeterince uzak kalmadık mı sence de?" Bakışlarından oluk oluk merhamet akmaya başladığında tatlı tatlı mırıldandı "ben artık senin gözlerine uzun uzun bakmak istiyorum."
Titreyen gözbebeklerimle suratının tüm hatlarını gezmek istesem de utancımdan gözlerinden başka hiçbir yere kayamıyordum. Yanağımın içini yavaşça dişleyerek sıktığım ellerimden güç almaya çalıştığımda yaşadığım bu devasa heyecanı fark etmemesi için adeta üstünkörü bir çaba sarf ediyordum.
Oldukça sert kalan boğazımı hafif bir öksürükle temizledim. "Yine de uzaklaş." Omuzlarından nazikçe ittirdiğimde bakışları parladı "ben seni biraz ilerimden de duyabilirim." Suratındaki ifade iyice muzip bir hal alıp her geçen saniye daha da canlandığında bu tavrım oldukça hoşuna gitmiş gibiydi.
"Pekâlâ." Dedi tatlı bir tınıyla ve bir adım geri çekilerek kaşlarının altından bakmaya devam etti "sen nasıl rahat hissedeceksen."
Daha fazla ona bakmaya dayanamadan dolapla arasından çıkıp tabakları yavaşça yerleştirmeye devam ediyorken şefkatle izleyip bana katıldı.
"Biraz daha yavaş!" Hareketleri bana göre yine de kaba kaçtığı için sürekli ses çıkartıyordu. Azarlarcasına suratını izleyince kabahatli bir çocuk gibi gülümseyerek kafasını kaldırdı ve son derece dikkatli davranarak makineyi doldurmama yardım etti.
***
"Aylin kim be?"
Hazal yine boş bulduğu tatil gününde koştur koştur elbise almaya çıkmışken bu sefer yanına Ecrin'i de almıştı. İki genç kız hayat tempolarının yoğunluğundan dolayı neredeyse yatmadan yatmaya bile denk gelemez olmuştu.
Bu yüzden şans eseri denk geldikleri ilk günde Ecrin'i de koluna takmış, akşam onunla gideceği doğum günü için elbise almaya çıkmıştı.
Aylin Cüneyt'in arkadaşlarından biriydi. Hazal da bu sıralar Cüneyt'le beraber vakit geçirmeye başladığı için çoğunlukla arkadaşlarıyla takılır olmuştu bu yüzden Ecrin yeni duyduğu isimlere öyle hemen uyum sağlayamıyordu.
"Söyledim ya Cüneyt'in yakın arkadaşı diye." Koluna girdiği arkadaşını ittirerek önünden yürüyen çifti sollayıp kaldırımın köşesine geçti.
