Ailesinin zoruyla sevgilisinden ayrılan Ecrin arkadaşının yanına gönderilir ve orada bir adamın kızına bakıcılık yaparken hayatı ummadığı şekilde değişir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İYİ OKUMALAR
Yoğun geçen iki günün arasından tekrardan Melina'nın yanına gelip onunla ilgilenmeye başladığımda biraz dağıtmış vaziyetteydim. Aslında bu bir dağılmadan çok önemsememe gibi bir durumdu. Parfümlerle ilgili herhangi bir rağbet olmasa da yükleme işlerini bitirebilmiş değildim. Melina'ya bakmak zaten zamanımın çoğunu alıyordu ekstra vakit ayırmaya çalışarak kişisel işime de odaklanıyor, düzenli olarak paylaşımlar yapıyordum.
Bir yandan da Korkut'un söylediği sitelerle reklam için iş birliği yapıyordum.
"Geliyorum bebeğim!" Tatlı Melinamın huzursuzlukla çıkarttığı seslere daha fazla dayanamadım ve bilgisayarımın başından kalkarak yanına koşturdum. Vural Beyin yeni aldığı yataktan tırmanamadığı için ayaklanmış, korkuluklara tutunmuştu. Beni görünce her zamanki gibi gülümsedi ve avuçlarını kapatıp açtı.
"Gel bakalım biraz bahçeye çıkalım." Bugün hava güzeldi, mamasını bahçede yedirmek istiyordum.
Özensizce yaptığım topuzumdan düşen tutamları kulaklarımın arkasına sıkıştırarak her şeyi hazırlamaya başladığımda görüntüm gerçekten de içler acısıydı. Normalde nasıl bir yoğunluğum olursa olsun kendimi salmazdım ancak nedense umursamıyordum.
Daha doğrusu Vural Beyin olmayışı bana bu rahatlığı veriyordu.
Neden o olsaydı yine de her türlü görünüşüne dikkat edecektin Ecrin?
Alt dudağımı dişleyerek düşüncelerimin arasından sıyrıldığımda yanaklarım kızarmıştı. Melina'ya bahçede mamasını yedirdikten sonra içerideki telefonumun ısrarla çaldığını işitince kucağımdaki bebekle beraber oraya koşturdum.
Telefonu elime almamla ağzımın açık kalması bir oldu.
"Ne! Ne alaka ya!" Vural Bey görüntülü arıyordu! "Hay aksi!" Camın yansımasından gözüken bedbaht görüntüme ağzım açık kalarak baktım. "Bu vaziyette nasıl açayım ya!" Resmen elim ayağım birbirine dolanmıştı. "Ama adam da kızını görmek için arıyordur açmasam olmaz ki."
Israrla çalmaya devam edince Kamerayı Melina'ya doğru tutarak telefonu açtım.
"Kızım..." Sert sesi oldukça yumuşak ve sıcak bir tonla çıkmıştı ki duyar duymaz az önceki telaşım az da olsa yatışmıştı. Nasıl da özlem dolu çıkmıştı o pürüzsüz ses...
Babasını kamerada gören küçük kız coşkuyla şakımaya, ellerini çırparak alkış yapmaya başlamıştı. Tabi o sırada babası da boş durmuyor, kızının katıla katıla gülmesi için şebeklikler yapıyordu.
