2

4.2K 368 203
                                    

Şakaklarımdan akan teri hissederek duran şarkıyla nefes nefese yere oturduğumda bulunduğum prova odasının kapısı açılıyor.

"Hyung ben çıkıyorum. Gelecek misin?"

Kapının arkasından başını uzatan terden ıslanmış uzun saçlı bedenle bakışlarımı ayna üzerinden ona çeviriyorum.

Yorgun olduğu bariz belliyken enerjik olmaktan uzak çıkan sesine karşılık onu bekletmek istemesem de davetsiz soruya kararsız kalıyorum.

"Diğerleri ne yapıyor?"

Sorusuna soruyla cevap verdiğimde bakışlarını bir an için dışarıya çevirdikten sonra tekrar aynadan bana dönüyor

"Chan hyung stüdyoda. Sanırım Jisung'lar da yanında. Seungmin ve Jeongin henüz gelmeyecekmiş. Felix'i göremedim."

Bu, eğer kabul edersem sınırlı bir süre için de olsa onunla yalnız kalacağım anlamına geliyor. Etek konusunu hatırlamamla hızlıca ayaklanıp pratik odasında eşyalarımı bıraktığım yere adımlarken tişörtümü kaldırıp alnımdaki teri siliyorum.

Hala kapıdan başını uzatmakta olan bedenin beni izlediğini hissederken başımı kaldırıp ona bakıyorum. Karnımda gezinen bakışlarını yüzüme çıkardığında umursamayarak terden ıslanmış tişörtü üzerimden çıkartıp çantamdan yedek tişörtü alıp üzerime geçiriyorum.

Kirli olanı da çantaya buruşmuş halinde tıkıştırıp üzerime hırkamı geçirdiğimde hala bekletmekte olduğum bedenin yanına adımlıyorum. Yanına yaklaştığım için yaslandığı kağıdan ayrılarak bana yol veriyor ve kapıyı ardımdan kapatırken bir elimi beline atıyorum.

"Eve gidince bir şeyler sipariş edelim mi?"

"Sen yapmayacak mısın?"

Aramızda kalan kolunu kaldırarak omzuma bırakıyor ve sorusunu dillendirirken benimle göz teması kuruyor.

"Bugün yapasım yok."

Oldukça ruhsuz gözüktüğümün kendim de farkındayken bunu yorgunluğuma verip kurcalamayacağını bildiğim için öyle gözükmeyi umursamıyorum.

Benim aksime onun epey yorgun olduğunu hissederken asansörlerin önüne gelmemizle benden ayrılmak için yaptığı hareketi, belini saran elimi sıkılaştırıp vücudunun bana dayanmasını sağlayarak engelliyorum.

Bana kısa bir bakış attıktan sonra uzaklaşmaktan vazgeçerek ağırlığını bana yaslıyor.

Ona dayanak olurken elim, belinde aşağı-yukarı şeklinde hareket ediyor ve belinin ne kadar ince olduğunu fark ediyorum.

Hyunjin, iri gözüken bir fiziğe ve geniş omuzlara sahipken görüntüsü aslında yanıltıcı duruyor. Bunu belinin inceliği kanıtlıyor. İri görüntüsünün sebebinin, bizim yanımızda durmasından da kaynaklanabileceğini düşünüyorum.

Beni çekiştiren Hyunjin ile düşüncelerim bölünüyor ve dalgınlığımdan sıyrılarak kapısı çoktan açılmış asansöre giriyorum.

"Son birkaç gündür oldukça dalgınsın."

"Kötü bir şey yok endişelenme."

"Ne düşünüyorsun o zaman?"

"Seni."

Beklemeden verilmiş tereddütsüz cevabım karşısında ciddi ifademe rağmen dalga geçtiğimi düşünerek küçük bir kahkaha atıyor. Oysa verdiğim cevapta tamamen dürüstüm.

Zemin kata inen asansörün kapıları açılarak bu anı bölüyor ve ayrılarak asansörü terk ediyoruz. Direkt şirketin arka kapısına yönelirken konuştuğumuz konu da dağılıyor.

Kapıdan çıkıp karanlık sokakts ilerliyoruz. Yurdumuzun buraya uzak olmaması sayesinde rahatça yürürken o da düşünceli gözüküyor.

Sessizce yolumuza devam ediyoruz ve birkaç sokağı geçerek geldiğimiz tanıdık noktayla önüme geçerek kapı şifresini giriyor ve apartmana giriyoruz. Yine asansöre binme yolculuğuna giriştiğimizde sessizliğini bozuyor.

"Pizza söyleyelim."

"Bunca zamandır bunu mu düşündün?"

Alaylı tonumla konuşup ona döndüğümde gülerek cevap vermeyi es geçiyor.

"O gelene kadar ilk duşa ben girsem olur mu?"

Benden daha terli haline göz gezdirirken onu gördüğümden beri bu şekilde hasta olmasından endişelendiğim için zaten ilk girmek için bir istek barındırmıyor oluşumla başımı sallıyorum ve asansörden çıkıyorum.

"İlk sen gir."

Ben dairenin şifresini girerken arkadan belime sarılarak "Teşekkür ederim." diye mırıldandığında yüzümdeki küçük gülümsemenin sebebi oluyor ve kapı açılır açılmaz beni bir kenara bırakarak içeri giriyor.

Duşa hızlı girmek için acele ettiğini bildiğimden ben de içeri girip paylaştığımız odaya ilerliyorum.

Çantamı odada ayak altında olmayacak bir yere bırakırken oturma odasına dönüyorum. Telefondaki uygulamadan Hyunjin'in her zaman istediği pizzanın siparişini tekrarlarken diğerleri yokken onu etekler konusunda sıkıştırmanın iyi bir fikir olup olmadığı konusu aklımda dönüyor.











Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.









Secret Secret | HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin