Adımlarım birbirini takip ederken çatıya açılan kapıyı aralıyorum. Şirketin çatı katı, sık sık olmasa da çalışırken bunalınca kafa dinlemek için buradaki çoğu idolün kullandığı bir alan. Bu yüzden açılır kapanır şezlonglar ve birkaç eşya mevcut. Gıcırtı çıkartarak açtığım kapıyı ardımdan kapadıktan sonra şezlongun ucuna oturup başını geriye yaslayarak gökyüzünü seyreden beden görüş açıma giriyor.
Çevredeki diğer binalar etrafımızı kapatacak kadar uzun olmadığından açık gökyüzünün koyu maviliği altında sarışın beden hoş bir manzaranın bir parçası oluyor. Benim geldiğimi anladığında acele etmeden bakışlarını izlediği gökyüzünden çekip bana döndüğünde yanına ilerliyorum. Kolunu kaldırarak omzuna attığı örtünün altına davet ediyor beni. Günler ısınsa da henüz geceler soğuk olmaya devam ettiğinden ve esintiden dolayı seve seve sıcaklığına sığınmayı kabul ederek yanına oturuyorum. Yumuşak örtünün bir ucunu omzuma bıraktıktan sonra etrafıma sarıp bakışlarımı geç saat sebebiyle boş kalmış sokaklara çeviriyorum.
Rüzgar sarı, uzun saçlarını uçuştururken kolumu beline sararak bana yaslanmasını sağlıyorum. Dudaklarım şakağını bulurken şampuan kokusu burnuma doluyor. ''Bunaldım.'' Buraya geldiğimden beri zaten bir sıkıntısı olduğunu anladığımdan vücudumu ona dönük olacak şekilde çevirip bakışlarımı yüzünde tutuyorum.
''Çalışmadan mı?''
Başını iki yana sallarken konuşuyor.
''Saatlerdir aynı odada olmaktan. Sabahtan geldim, öğle yemeğine de çıkmadım.''
Konser hazırlıkları için herkes kendi sınırlarını zorladığından ve hepimiz aynı endişelere sahip olduğumuzdan 'Endişelenme' demek gibi bir aptallığa girişmiyorum ancak ne diyeceğimi da bilemiyorum. Bir şey dememe ihtiyacı olmadığını, sadece biraz nefes almak istediğini bilecek kadar da iyi tanıyorum onu.
Ben başımı omzuna yasladıktan sonra ne kadar orada zaman geçiriyoruz kestiremiyorum ancak parmak uçlarım üşüdüğünden ellerimi kıvırdığım örtünün içine gizleyip Hyun'un iri bedenine biraz daha sokuluyorum. Kısa kollusundan açıkta kalan kollarının da buz gibi olduğunu fark ettiğimde ayaklanarak önüne geçiyorum.
''Hadi gel, eve gidip bir şeyler sipariş edelim.''
Biraz gülümsese de ayaklanıp bana sarılırken başını iki yana sallıyor.
"Her gün size gelemem."
Pek sarılma aşığı olan biri olmadığından gevşekçe belimi sarmış kollarına karşılık kollarımı omuzlarına atıp burnumu burnuna sürtüyorum. Vücutlarımızın hafifçe sallanmasını sağladığımda gülümsemeye devam ediyor.
"Kim demiş? Gelirsin."
Konuştuktan sonra güzelliğine dayanamadığımdan dudaklarımızı birleştiriyorum. Onu ilk kez öptüğüm zamankinden farklı olan tek şey belki de daha çok heyecanlanmam. Bir elini tutarak kalp atışlarımı hissedebilmesi için göğsüme bırakıyorum. Elinin sıcaklığını hissederek dudaklarını tembelce emiyorken belimdeki eli sıkılaşıyor.
Benden uzun olduğu için yukarı dönük olan yüzüme doğru eğdiği başıyla alınlarımızı birbirine yaslıyor. Soluklanmak adına küçük bir boşlukla aralanmış dudaklarımızın arasında birbirimizin nefeslerini solurken ikimiz de konuşmak için hamle yapıyoruz.
"Sen-" "Seni-"
"İlk sen."
Önceliği ona verdiğimde başını sallayarak önüne düşen saçları savuşturduktan sonra konuşuyor.
"Sen bize gel bu sefer, hem bayadır eteklerimi de giymiyordum."
"Reddedebileceğim bir teklif değil."
Açıkçası onunla olduğum sürece hangi yurtta veya nerede olduğumuzu önemsemeyeceğimi biliyorum.
"Hyung sen ne söyleyecektin?"
Hala kalbimin üzerinde duran elinin üzerine bir elimi koyup bakışlarımı gözlerinden aşağıya indiriyorum.
"Seni seviyorum."
"Ben de seni seviyorum hyung."
Tenime değen rüzgarı hem daha canlı hissedip hem de ne soğuğu ne de rüzgarın hissini hissediyorum. Algılarım hem hiç olmadığı kadar açıkken hem de sadece karşımdaki adamı görüp duyuyorum.
Sevgiden daha fazlası olduğunu kast ettiğimi belki ikimiz de biliyoruz ama söylemeye korkuyorum. Söylersem ikimiz için her şeyi daha zor hale sokar mıyım diye düşünmeden edemiyorum ancak daha ne değişebilir ki?
Bir bahar akşamı, rüzgar ikimizin saçlarını birbirine karıştırırken güzel bir adama aşkımı fısıldıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Secret Secret | Hyunho
Fanfiction"Ayağa kalktığında elimi uzatarak tutmasını bekliyorum. Elimi kavradığında kucağıma yerleşmesi için destek oluyorum ve iki yanımdan uzanan çıplak bacaklarıyla düzgünce yerleşmeye çalışırken eteğinin pileleri kucağıma yayılıyor." 20/09/21 #2- #hyunji...