Secret Secret | Hyunho

28

Hyunjin

Jisung ile konuştuktan sonra Chan hyung'un ''Hyunjn'le bizi biraz yalnız bırakabilir misin Ji?'' Demesiyle kahve içmeye ineceğini söyleyerek stüdyoyu terk ediyor. Chan hyungun asıl şimdi ciddileşeceğini bilmek beni biraz geriyor. Bu gruba ve bize her şeyini adamış olan bu adam, 'grup için buna bir son verin' dese ona karşı gelemeyeceğimi biliyorum ve beni asıl geren bu ihtimal.

Düşünceli düşünceli yere baktığı sırada kıvırcık saçlarını karıştırıp bakışlarını bana çeviriyor.

''İkinizin birbirinden kaçtığınız sırada kavga etmenize yormuştum ama o zamanlardan beri bir şey vardı değil mi?''

Direkt nokta atışı yapması bir süredir zaten davranışlarımızdan şüphelenmiş olabileceğini düşündürtüyor fakat bizi ne kadar iyi tanıdığını bildiğim için pek şaşırmıyorum.

''Evet.''

''Aranızdaki ilişki ne kadar ciddi?''

''Hyung sadece eğlenmiyoruz.''

Düşünceli bir şekilde başını salladığında durumu kendi çapında tarttığını tahmin ediyorum.

''Aranızda ne geçerse geçsin grubu etkilemediği sürece karışmam fakat bu ne kadar zor biliyorsun değil mi?''

''Evet. Biliyorum.''

En kötü ihtimalle bu ilişkinin basına sızması bile hepimizin sonunu getirebilir bu ülkede ve Chan hyungun bu ihtimali düşünerek 'karışmam' derken ne kadar zorlandığını görebiliyorum.

''Hyung, dikkat ediyoruz dışarda zaten farklı davranmıyoruz o yüzden endişelenme. Seni çok iyi anlıyorum, aynı endişeler sürekli bizim de aklımızda ve buna göre davranıyoruz. İlişkimizin bir gün bitme ihtimaline karşı da her şeyden önce yıllardır bir aradayız,aileyiz; bu bağı başka bir şey bozamaz.''

Kendimden emin konuşurken Minho'yu sahil kenarında öptüğüm zamanı kendime saklıyorum.

''Sözüne güveniyorum.''

Biraz daha rahatlamış şekilde mırıldandığında ortamdaki gerginliği atmak ister gibi kalkarak bana küçük bir sarılma veriyor.

'Bunun grubu etkileyeceğini düşündüm. Eğer yakalanırsanız grup dağılır.'

Jisung'un sesi zihnimde yer edindiğinde çoktan iki kişi öğrenmiş olsa da grubun geri kalanına açıklayıp onları da germek istemediğime karar veriyorum.

''Hyung diğerlerine söylemesek olur mu?''

''Nasıl istersen.''

Küçük bir teşekkür mırıldanıp Minho'yu bulmak adına yanından ayrıldığımda onun hep kullandığı dans odasından gelen müzik sesiyle oraya yöneliyorum. Kapıyı açıp içeri girdikten sonra kilitlemeyi ihmal etmiyorum ve ben kilidi hallettikten sonra aynadan beni fark ediyor. Müziği kapatarak koltuklara ilerlediğinde yanına gidiyorum. Biraz nefeslenip yerdeki su şişesinden bir kaç yudum aldıktan sonra tam yanındaki bedenime sırnaşıyor. Omzuma yasladığı başı ve kucağıma attığı bacağı ile gülümsüyorum.

''Yoruldum.''

Biraz kıpırdandıktan sonra rahat edememiş olacak ki omzumdan yavaşça iterek uzanmamı sağlayarak göğsüme yatıyor. Aklıma eski videolarımızdan biri gelirken eziliyormuş gibi sesler çıkartıyorum.

''Hyunjin yatağı.''

Rahatça yerleştiğinde sıcak nefeslerinin boynuma çarpması huylanmama sebep oluyor ancak hiç olmadığı kadar huzurlu hissettirdiğinden şikayetçi olmuyorum.

''Jisung'la konuştum.''

Başını kaldırıp bana bakmaya çalıştığında elimi hafifçe başına bastırıp başını. Geri yatırdıktan sonra saçlarıyla oynuyorum.

''Peki ne oldu?''

''İlla ki yakalanacağımızı ve grubun kötü etkileneceğini düşündüğü için öyle davranıyormuş. Bir de... chan hyung öğrendi. Ciddi bir şey olup olmadığını sordu ve dikkatli olmamız için uyardı.''

Saçlarıyla oynamamı umursamadan dirseğini koltuğa yaslayıp başını kaldırdığında yüzündeki ifadeyi çözemiyorum.

''Bu konuşmayı tek başına yapmamalıydın.''

''Sorun yok oldu ve bitti.''

Bu cevaptan hoşlanmamış olduğunu bilerek elimi yanağına yerleştirip yüzünü yüzüme yakınlaştırıyorum.

''Oldu ve bitti ne demek-''

Sözünü dudaklarımla kestiğimde gözlerini kapatarak başını burunlarımız birbirine sürtecek kadar geri çekip dudaklarımızı ayırıyor.

''Minho kavga etmek istemiyorum. O şekilde gelişti durum ve önemli de değil çözüldü. Şimdi sadece seninle ilgilenmek istiyorum.''

O kadar duygu geçişinden sonra gerçekten bir tartışma istemiyorum hele de huzur bulduğum adamla.

''Tamam, uzatmayacağım.''

Dudaklarını dudaklarıma bastırdığında kollarımı boynuna sarıp bacaklarımı da beline sarıyorum. Kilitli bir kapının ardında tadına varmak ister gibi fazla yavaşça beni öperken ilk öptüğü zamanki gibi hissettiriyor. Tüm dünyaya kapılarımızı kapatıp sadece ikimiz oluyoruz.

Bu bölüm final havası veriyor her an tamamlandı olarak işaretleyebilirim.