Gözlerimi açtığımda etraf karanlıktı. Yerimden doğrulduğumda yatakta olduğumu fark ettim. Ay ışığı çok odayı aydınlatmasa da saati görememe yetiyordu. Saate baktığımda 6 olduğunu gördüm. Telaşla yerimden kalktım. Giray 3 saattir emmemişti. Doktor 2 saatte bir emdirmemi söylemişti. Telaşla bebek odasına ilerledim. Kapı açıktı. Talha kucağında Giray ile ayakta duruyordu. Üst tarafı çıplaktı.
"Oğlum. Aslan parçam. İyi ki doğdun. İyi ki hayatımıza girdin. Bize çok iyi geleceksin. Seninle beraber annen tekrardan bir ailesi olacak. Özlediği anne-baba sevgisini tekrar hissedecek. İyi ki geldin. Seni çok bekledik annenle beraber. Annen birçok şeye göğüs gerdi. Belki senin sayende de annen eskisi gibi olur. Dayınların anlattığı gibi. Ben bu halinden de şikayetçi değilim ama belki eski hali daha iyi olur. Neyse bunları konuşacak çok vaktimiz olacak. Babasının aslan parçası. Mis kokulu oğlum benim." Giray ' ın ağlamasıyla güldü. Ben de yaslandığım yerden kalktım. "Ama oğlum neden ağlıyorsun ki? Ne güzel konuşuyorduk. Annen de dinleniyordu." Gülümsemem daha da büyüdü. "Karnı acıktığı için ağlıyor." Talha arkasını döndü.
"Sen ne ara uyandın? Uyuyordun en son?" Taha' ya ilerledim. Kucağından bebeğimizi aldım. "Yeni uyandım. 3 saattir oldu emdireli. Acıkmıştır." Sallanan sandalyeye oturdum. Üstümde halen eşofman takımım vardı. Önünü açtım ve göğsümü çıkardım. Giray hemen ucunu kavramıştı küçük dudakları ile. Gülümsedim ve elimin tersiyle yüzünü okşadım. Talha yanımıza gelip önümüzde diz çökmüştü. "Baha, en değerlim." Başımı kaldırdım. "Yapma bunu. Atma içine. Bağır, çağır, kır, dök ama susma kurban olduğum. Kalbimin en değerlisi." Omuzlarımı silktim küçük bir çocuk gibi. Talha başını salladı. "Tamam en değerlim. Sen nasıl istersen. Seni zorlamayacağım. Dilara Hanım yemek yapmış getirmiş. Senin doğum yaptığını ve benim de döndüğümü duymuş. Nazlı Hanımlarda bir sürü bir şey yapmıştı. Sen küçük adamın karnını doyur ben de sofrayı hazırlayayım."
"Saçmalama Talha. Ben hazırlarım. Sen yaralı ve yorgunsun." Talha kaşlarını çattı. "Baha ben seni hizmetçi olarak değil hayat eşim olarak çocuklarımın annesi ol diye birbirimize hissettiğimiz sonsuz sevgi için evlendim. Her şeyi sen yapacaksan ben ne güne duruyorum. Ayrıca benim yaralarım ufak tefek. Ama sen üç gün önce doğum yaptın. Asıl senin dinlenmen lazım. Ben ne kadar askersem ve bu vatan için her şeyi yapıyorsam yapacak olsam da aynı şeyler sen ve oğlum içinde geçerli. Sizi içinde her şeyi yaparım. Sen benim eşimsin. Her şeyimsin." Yerinden kalkıp alnımdan öptü. "Şimdi oğlumuzun karnını doyur sonra mutfağa gel. Ben de sofrayı hazırlayayım." Başımı salladım dolu gözlerim ile.
"Anneciğim baban beni çok seviyor değil mi? Keşke bütün erkekler baban gibi düşünse. Düşüneneler vardır elbet. Ama düşünmeyenler de düşünse ne kadar güzel olur. Kadınlar hep elin üstünde tutulsa, baş tacı edilse." Gözlerimi sildim. "Annen bu aralar çok fazla ağlıyor. Sanırım anne olunca kadınlar daha fazla duygusala bağlıyor." Giray ağzından göğsümün ucunu çıkarınca gülümsedim ve üstümü düzelttim. "Hadi bakalım gidelim. Ben de yemek yiyeyim. Sen de yanımızda uyu biraz." Giray ile içeri geçtik. Talha elinde tabaklar ile mutfaktan çıkmıştı bu sırada. Bizi görünce gülümsedi. Tabakları masaya bırakıp içeri gitti. Anne yanını getirdi ve koltuğun üzerine yerleştirdi. Sonra oğlumuzu kucağımdan alıp anne yanının içerisine koyup üstünü örttü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VATAN İÇİN
Literatura FaktuVatanı ve ailesi için savaşan bir kızın hikayesi, Bin bir türlü zorluğa göğüs geren bir kızın hikayesi, Her şeye rağmen ayakta güçlü duran bir kızın hikayesi. Baha Karaduman' ın hikayesi