Sevgili günlük ;
Bugün uyandığımda evde kimse yoktu. Bütün odalara bakmama rağmen Poyraz’ı bulamamıştım. Dışarıya bakmaya karar verip dışarıya çıktım. Biraz soğuktu ve ben ince giyinmiştim. Tam kollarımı bedenime sarmışken arkamdan biri gelip sarıldı ve saçıma bir buse kondurdu. Arkamı döndüğümde Poyraz olduğunu gördüm. Ufak bir şekilde tebessüm etim sonra sinirlenip konuşmaya başladım.
‘’Nerdesin sen gerizekalı?’’
‘’Biraz yürüyüş yapayım dedim erken kalkacağını tahmin etmedim.’’
‘’Bi not falan bırakırdı insan nasıl korktum.’’
‘’Film mi çeviriyoruz kızım ne notu? Ayılar yedi diye mi korktun güzelim?’’
‘’Ya hödüklükte mastır falan mı yaptın? Profesör olmuşsun be.’’
‘’Bak bak laflara bak gel lan buraya.’’ Diyip beni kucağına aldı biraz döndürdükten sonra eve doğru aynı şekilde gitmeye başladık. Eve geldiğimizde biraz bişeyler atıştırdık.
‘’Gidelim mi artık?’’
‘’Olur bana uyar nasıl istersen güzelim.’’
‘’Biraz daha banyo yapmazsam kokmaya başlarım ve benden soğursun , bunu istemeyiz bence.’’
‘’Ben? Senden? Soğumak? Güzel hayal ama çok beklersin. Başının belasıyım kızım anlamadın mı hala?’’
‘’Kurtulamazsın diyosun yani , iyi de kurtulmak isteyen kimmiş?’’
‘’Valla bilemem ama istesen de istemesen de bu böyle yani kurtuluş yok.’’
‘’Sevindim beyefendi ben hazırlanıp geliyorum.’’
‘’Tamam güzelim.’’
Yarım saat sonra kıyafetleri ve evi toparlayıp yola çıktık. 1-2 saate eve gelmiştik zaten. Eve geldiğimde kapıyı anahtarımla açtım ama evde kimse yoktu. Annemlerin söylediğine göre bu gün gelmeleri gerekiyordu ama ses seda yoktu biraz sonra ararım diye düşünüp bavulu odama götürdüm. Poyraz da içeride koltuğa yayılmış televizyon izliyordu. Ben odamda kıyafetlerimi düzenlerken Poyraz’ın telefonu çaldı ‘acaba kim arıyor?’ diye düşünürken kısa bi konuşma geçti ve telefonu kapadı. Ama ne konuştuklarını duyamamıştım Poyraz televizyonu da kapayınca merak edip içeriye gittim. Poyraz gözleri dolmuş bir şekilde yere bakıyordu. Çok endişelenmiştim. Onu daha önce böyle görmemiştim. Koşarak yanına gidip kafasını kaldırıp bana bakmasını sağladım.
‘’Ne oldu Poyraz?’’ cevap vermemişti.
‘’Poyraz?’’
‘’Poyraz konuşur musun artık?’’
‘’Poyraz lütfen bişey de.’’
Gözleri taşmak üzereyken kafasını boynuma gömüp sıkıca sarıldım. Kolay kolay ağlamazdı çok önemli bişey olmuş olmalıydı. Üzerine gitmek istemiyordum ama çok merak etmeye başlamıştım.
‘’Neden bu siktiğimin hayatında her bok bana oluyor? Neden hep darbeyi ben alıyorum?’’
‘’Poyraz anlatır mısın artık lütfen? Kim aradı? Ne dedi?’’
‘’Baban aradı.’’
‘’Ee ne dedi?’’
‘’Annemler kaza yapmış. İkisinin de durumu ağırmış yoğun bakımdalarmış.’’ Cümlesi bittikten sonra hıçkırarak ağlamaya başladı. Öylece kalmıştım ve bende ağlamaya başlamıştım. Ona moral vermem gerektiğinin farkındaydım ama kendimi toparlayamıyordum. Sıkıca sarılıyordu bana ‘bişey deme sadece sarıl’ der gibiydi. Bende öyle yaptım sıkıca sarıldım. Biraz toparladıktan sonra konuşmaya başladı.
‘’Tam her şey yolunda diyorum , tam çok mutluyum diyorum , tam sevdiklerim yanımda diyorum hayat sanki erken konuştun der gibi mutsuz olmamı sağlıyor. Neden bu böyle? Ben neden her konuda tam olarak mutlu olamıyorum?’’
‘’Zaten hep öyle değil midir? Tam olarak mutlu olamaz bir insan hep bir şeyler eksik olur. Ama bak göreceksin buda geçecek sadece Allah senin sabrını sınıyor sabırlı olursan buda geçecek lütfen bana inan.’’
‘’Sen olmasan hiç bir şey umrumda değil zaten. Tek umut kaynağım sensin. Lütfen sende bırakma beni hep yanımda ol.’’
‘’Hep yanında olacağım sana söz veriyorum , hadi şimdi istersen hastaneye gidelim ama istemezsen burada da kalabiliriz.’’
‘’Yok gidelim uyanırlarsa beni görmek isterler belki.’’
‘’Tamam hadi çıkalım.’’
Hastaneye gittiğimizde herkesin gözleri şişmiş bir şekilde yoğun bakımın önünde duruyorlardı. Poyraz’ın yanından tek bir saniye bile ayrılmadım. Beraber ağladık bazen , beraber dua ettik beraber umut ettik bazen. Ama hep yanındaydım onun istediği gibi. Akşama kadar oradaydık annesinin ve babasının durumu aynıydı bir gelişme yoktu. Poyraz orada çok yıpranmış ve yorulmuştu. Annem eve getirmemi onu bir tek benim ikna edebileceğimi söyledi. İkna edebileceğimi sanmıyordum ama denedim.
‘’Poyraz artık eve gidelim mi? Bak çok yoruldun lütfen.’’
‘’Ya uyanmazlarsa? Onları son göreceğim saatlerse? Ve ben o saatleri burada geçirmek yerine evde geçirirsem olur mu?’’
‘’Onlar eğer burada olsaydı senin bu kadar yıpranmanı isterler miydi Poyraz? Bi düşün , bu kadar yorulmanı mı isterlerdi eve gidip iyice dinlenip dinç bi şekilde gelmeni mi isterlerdi?’’
‘’Tamam haklısın gidelim ama sabah erkenden burada olacağız söz mü?’’
‘’Söz erkenden getireceğim seni buraya.’’
İkna olmasına şaşırmıştım ama fırsat varken hemen eve gitmeyi düşünüyordum. Annemlere haber verdikten sonra Poyraz’ın koluna girerek taksilerin olduğu yere ilerledim. Taksiye binip eve geldik. Odamdaki yatağı hazırlayıp onu da yatırdım. Bende annemlerin odasına gidecekken bileğimden tutup durdurdu.
‘’Yanımda kalır mısın? Hani hep yanımda olacaktın?’’
‘’Rahat edemeyiz ki burada ikimiz. Ama istersen uyuyana kadar sana sarılabilirim.’’ Şuan küçük bir çocuk kadar masumdu. O masumluk ona daha çok aşık olmamı sağlıyordu.
‘’Tamam o zaman uyuyana kadar bana sarıl ama uyandığımda da yanımda ol.’’
‘’Tamam hadi öyle yapalım.’’
Yanına yavaşca yatıp kafasını gögsüme koydum. Hala ağlıyordu bu benim de ağlamama neden oluyordu. Hiçbir şekilde moral verememek canımı sıkıyordu ama yapacak hiç bişeyim yoktu.
‘’Lütfen ağlama. Sen demez miydin hep ağlamak hiç birşeyi geçirmez diye? Şimdi sen neden ağlıyosun? Hem erkek adam ağlar mı?’’
‘’Sana öyle dediğim zamanlar için özür dilerim şimdi anladım insan kendini tutamıyormuş. Ben şimdiye kadar ağladığımı hatırlamam ilk defa bu kadar ağlıyorum. Hatta nerdeyse ilk defa ağlıyorum. Ağlamanın tek güzel yanı senin yanımda olman ve yalnız hissetmememi sağlaman. İyiki varsın cümlesini en çok hak eden kişisin yemin ediyorum diğerleri gibi iyi gün dostu da değilsin her türlü yanımdasın. Herkese senin gibi biri lazım ama ben sahibim ve çok şanslıyım sana yemin ederim hep yanımda olduğun için pişman etmeyeceğim seni sen yeter ki ne olursa olsun yanımda ol.’’
‘’Ben her türlü senin yanındayım istesen de istemesen de bunu aklına sok. Başının belasıyım canım kurtuluş yok ama şimdi uyuyup dinlenmen gerek yoksa sabah seni uyandırmam iyi uykular hep yanındayım canımın içi.’’
‘’İyi geceler seni çok seviyorum iyiki varsın güzelim.’’
Söylediklerine sevinsem mi olanlara üzülsem mi bilemedim. Ama beni her türlü mutlu ediyordu bu yüzden onu çok seviyordum karşılıksız olması sevgimi azaltmıyordu. Şimdi mışıl mışıl uyuyor bende onu izleyerek yazıyorum iyi geceler günlük beni çok seviyor…