Sevgili günlük ;
Poyrazı görmediğim 1 hafta 2 saat ve yaklaşık 30 dakika olmuştu. Hayır psikopat değilim tabiiki sadece fazla aşığım. Bu aşkımı hak ediyor mu bilmiyorum ama ondan kopmama izin vermiyordu. Rüzgar mesaj atmıştı ve dertleşmeye ihtiyacı olduğunu söylemişti. Tabiiki gelemem diyemezsin tamam diyip sahile davet ettim. Sahilde biraz sessizce oturmuştuk daha sonra konuşmaya başladı.
''Aşık oldun dimi bir kez de olsa?''
''Bana göre aşık olmak karşılıklı olan bir olay ama sevdim diyebilirim.''
''Peki onun gözünün önünde başkasını sevdiğini görüp yaşadın mı?''
''Yaşadım , yani onun sevgisi birkaç günlük olur genelde ama yaşadım yani.''
''Peki ne yaptın?''
''Öncede o kızın gününün dolmasını beklerdim yani onu bırakmasını beklerdim. Ayrıldıktan sonra bana geleceğini adım gibi bilirdim çünkü beni yalnız kalınca görüyordu ama bundan sonra öyle yapmayacağım hatta yapmıyorum. Hayatımda ilk defa sevdiğim adamdan uzak durmaya çalışıyorum , ilk defa. Çünkü artık uyandım her ihtiyacı olduğunda kendini bende bulmasından yoruldum.''
''Hala seviyor musun?''
''Evet , benim kalbimin ondan başkasına yetecek zamanı yok ki. Onunla attı onunla duracak.''
''Senin gibi kız çok az bulunur.'' bu cümleyi kurarken 1 saattir yüzüme bakan suratını çevirmişti onun derdini sormadığım için olabilir miydi?
''Senin neyin vardı?''
''Boşver ya sadece yanımda olmanı istedim.''
''Dertleşebilir miyiz dedin ama?''
''Boşver işte gerek kalmadı dert sayılacak kadar büyük değil.''
''Emin misin Rüzgar?''
Arkamdan farklı bir ses gelmişti.
''Emindir o emin hatta şimdi gidecekti dimi Rüzgar?''
''Senin ne işin var burada?''
''Annene nerede olduğunu sordum o da söyledi sağolsun güzelim.''
''Bişey konuşuyoruz bölmesen?''
''Yok yok Yağmur konumuz bitmişti ben Poyrazla bir şey konuşup gideceğim görüşürüz kendine iyi bak.'' Diyip sarıldı ve sıkıca öptü. Veda ediyor gibiydi ama saçma düşünmemek için silkelenip bende sarılarak öptüm , tabii Poyraz durur mu öksürmeye başlamıştı rahatsız olduğunu belirtmek için. Daha sonra ayrıldık ve Rüzgarla Poyraz benden biraz uzaklaşıp hararetli bir şekilde konuşmaya başlamışlardı ama duyamıyordum. Konuşmaları bitince Rüzgar bana el sallayarak uzaklaştı , Poyraz afallamış gibiydi.
''Ne konuştunuz Poyraz?''
''Özel şeyler güzelim.''
''Söyler misin?''
''Söyleyemem.''
''Neden?''
''Sen üzüleceksin.''
''Ben alışığım söyle sen.'' Durdu ve yüzümü avuçlarının arasına alarak kendine yaklaştırdı.
''Neden alışıksın? Ben senin üzülmeye alışık olmanı istemiyorum. Senin bu güzel yüzünün hep gülmesini istiyorum ben ama bide hep benim yanımda gülmesini istiyorum. Rüzgar buradan taşınacaklarını , fişin çekileceğini ve seni özleyeceğini söylememi istedi bir de bu kağıdı vermemi istedi. Bunu sana veriririm ama bir şartım var.''