23.|Sinema faciası|

62 13 85
                                    

Kutay'ın cipsinden 293883. kez araklamam yetmiyormuş gibi bir de bu sıcakta konuşarak beyinlerini yakıyordum.

Mükemmellik bunu gerektirir

Son gün cuma olduğu için sinema salonuna gidecektik.

Hepimiz ikişerli sıra olunca bize en arka düşmüştü.

Resmen şu an kendimi 15 çocuklu aşiret gelini gibi hissediyordum.

"Allah rızası için biraz sus Adın." Allahverdi güneşin onu rahatsız etmesiyle beraber yerini değiştirip dibime kadar geldi ve o laf sokuşlarına başladı..

"Bu çene konuşmak için yaratıldı!" dedim, gerçeklik payı hiç bulunmayan bir sinirle.

"Tamam da aşkım biraz az konuş."

Mazhar'ın yumuşak davranmasına gülüp tekrar konuştum.

"Susuyorum ama sırf Mazhar aşkım dedi diye."

Diğerlerine trip atıp önüme döndüğümde müdür gelmiş servis araçlarına bindiriyordu.

En arka tarafı yine biz kapınca ben her ne kadar rahat olsam da Nursena öyle değildi. Önde oturmak istiyor ve bundan şikayet ediyordu.

Oğuzhan ile Nursena tam önüme denk gelmişken büyük bir sinsilik ile onların çekişmelerini izleyecektim.

Mükemmellik bunu gerektirir vol:23293

"İstersen babamı arayıp rica edeyim?"

Nursena kaşlarını çatarak Oğuzhan'a dönünce işte şimdi film başlıyordu.

"Ne için?"

"Hani polis ya belki ön koltuk için bir yardımı dokunur."

OWNZOSNXİDJXİDJ

"Oğuzhan erken yaşta ölmek istemiyorsan kapa çeneni!"

Reis bee

Kolumdan çekilmemle yanıma döndüm.

"Şarjın kaç senin?" Kutay'ın sorusuyla telefonumu çantamdan çıkartıp şarja baktım.

"31."

"Biraz benimle paylaşamaz mısın?"

Kutay'ın yalvarışlı bakışlarına göz devirdim.

"Yemek mi bu oğlum! Nasıl paylaşabilirim?"

Kutay üzgünce önüne dönünce ben de Soobin ile kitap okumaya başladım.

Biraz da kültür..

-

Sinema salonuna girdiğimizde yine en arka bizdeydi.

Yarabbim bu nasıl gün

Yanımızdan geçen öğretmenin peşinden koşup durdurdum.

"Hocam!"

"Noldu yine Adın?"

Acelesi vardı,

Hemde sinema salonunda..

"Hocam neden hep arkada oturuyoruz?"

"Değişik bir grup olduğunuz için arka tenha yerler iyidir." dedi, göz devirirken.

Kaşlarımı çatmış anlam çıkarmaya çalışıyordum.

"Kendini yorma bunun için kızım," omuzlarımdan tutup tavsiye verircesine baktı. "Haftaya sınavınız var zaten, boşuna kafa yorarsın."

Hızlıca yerine geçip oturduğunda ben de bizimkilerin yanına döndüm.

-
Seçilen filme bakın!

Korku filmi..

Gözlerimi sürekli kapatmam Taylan'ın dikkatini çekmiş olacak ki kolumdan tutup çeke çeke salonun dışına aldı.

"Noluyoruz ayol?"

Karşımda keyifle gülerken ben de düşmanım gibi bakıyordum.

"Korku filminden korkuyorsun değil mi?"

"Peki bundan benim haberim var mı?"

Laf sokuştur inşallah..

"Yapma be Adın! Sürekli gözlerini kapatıyordun."

"Evet çünkü sulanıyordu."

Harika savunma

Yalandan kim bayılmış

Mazh-

"Peki neden korku sahnelerinde ayrı ayrı yerlere bakıyordun? Ayrıca en sonuncu korku sahnesinde dönmüş Soobin'e 'Neden Kore salçası bu kadar acı?' diye sordun?"

Önemli olan bilmemek değil öğrenmemektir

"Belki tadını beğendim." diyerekten kendimi savunmaya geçtim.

"Sen acı yiyemezsin Adın."

En az benim kadar iyi.

Belki de benden daha iyi...

"Of Taylan of!"

Sinirle etrafa baktığımda tebessümle kolumdan tuttu.

"Hadi git tuvalete bir elini yüzünü yıka. Ben içecek alacağım."

Başımla onaylayıp tuvalete girdim.

Beş dakikadır buradaydım ve bu beş dakika 37 saniye içinde binbir çeşit dedikodu öğrenmiştim.

En sonunda ellerimi yıkayıp kuruladım ve tuvaletten çıktım.

Gözlerim Taylan'ı ararken kolumdan döndürülmemle şaşkınlık geçirdim.

Ay bayılıcam..

"Esila?" dedi genç bir çocuk.

"Değilim beyfendi, karıştırdınız."

"Hayır Esila sensin!"

"Oğlum manyak mısın! Kendimi bilmiyor muyum?"

Tüm manyaklar beni mi buluyordu?

Yoksa

Ben mi onları buluyordum?

"Beni kandıramazsın!"

Birden ciddileşince korkmadım değil.

"Adın!"

Taylan'ın sesini duymamla nasıl rahatladım anlatamam.

Kolumdan tutup kendine çekince yanına geçtim.

"Hayırdır, sorun nedir?"

Bu da iyice Soobin'e benzemeye başladı.

"Esila o, beni kandırıyor!"

Karşımda ki çocuk öfkeyle bana bakarken göz devirdim sinirle.

"Ya değilim diyorum, değilim!"

"Kandırma beni!"

Bana bağırmasıyla aniden öne atladım ama tutulmamla ulaşamamıştım.

Zeki beni tutmuş önüme geçerken Allahverdi'nin koşarak yanımıza gelirken çocuğun üstüne düşmesiyle her ne kadar gülmek istesem de yapamadım.

Ayıp..

Oğuzhan elinde ki mısırla dibimde biterken onun yanında ise Nursena vardı.

İkisi de pür dikkatle karşıyı izlerken Allahverdi'ye dahil olan Soobin'i görünce şok oldum.

Şok olmamın nedeni ise; her kavga esnasında giydiği parlak yeşil, 4 çizgili Adidas hırkasını ne ara üstüne giyip buraya koştuğuydu.


~~~

Bir Allahverdi'm olsaydı ne olurdu sanki..


Ayrıca düşünceleriniz de önemli

Düzenlendi

ʟɪꜱᴇ ᴀʀᴀꜱı •ʏᴀʀı ᴛᴇxᴛHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin