_15_

765 59 24
                                    

Hayatta pek çok kez kendi düşüncelerimle boğuşup dururdum.Gerçi,hala öyleyim.Her an herşeyin olabileceğini düşünen bir yanım veya çoğu şeye imkan dahi vermeyen bir diğer yanımın ortasında gidip geliyorum.

Olmayacağını söylediğim şeylerin tek tek oluşuna mı şaşırmalıyım yoksa olacağını söyleyipte olmayan şeylere mi?

Başım ağrıyor..Yine aynı kuyunun karanlığına,yine aynı şekilde çekiliyorum.Yine aynı çakışan ve sizi bataklığına çeken fikirler ve düşünceler.Boşuna çırpınmayın,ben denedim.Çıkamıyorum oradan.Olmuyor.

4 yıl oldu bugün.Chan'ın vampir güçlerimi bana enjekte etmesinin üstünden 4 koca yıl geçti.Hala hatırlıyorum o günki tuhaf hareketlerimi.Gözlerim öylesine bana yabancı gelmiştiler ki.Kulaklarım,burnum..

Sanki yeniden yaratılmış gibiydim.Yerdeki ufak bir karıncanın bile kalp atışlarını duyabiliyorum.Damarlardan çalkalanan sıcak kanın lezzetli kokusunu alabiliyorum.Ancak bedenim soğuyor?

Olması gerekendende fazla bir şekilde hem de.

Bu zamana kadar olanlar,kucağımdaki oğlumun kafasını sevimlice okşadıktan sonra etrafıma bakınıyorum.Jisung,Wooyoung,Jeongin,Felix,Yeonjun,Hongjoong,Beomgyu,Yunho ve Yeosang..

Ryan büyürken her anında yanında olan kişiler çok değerlilerdi.Tek başıma büyütürüm derken,maddi açıdan hiçbir sıkıntı yoktu.Ama psikolojik açıdan ise ben çökmüş durumdaydım.Kendimi toparlamam gerekti,sonuçta benim ilgime muhtaç minik bir bebek vardı.

Doğuma kalan son aylarda dayanamıyordum.Sancılar sıklaşmıştı,yemek yemeyi sevmeyen bir adet ben ve bebeğini beslemesi gerektiği için yemesi gereken yine bir adet ben.

Yaramaz bebeğim tekmeleriyle beni bir güzel kıvrandırmayı da başarıyordu.Babası kılıklı..

Babası..Lanet olsun ki düşünmeyi bırakamadığım şeylerden biri de buydu.Böylesine nefes kesici olmayı bırakmalısın Christopher.Unutma,benim senden nefret etmem gerekiyor.

Beni hala istediğini söylemişti bizimkiler.Önce o etrafındaki sana aç gözlerle bakan sürtükleri yolla.Paylaşmayı sevmediğimi en iyi sen biliyorsun.

Ayrıca da kendini hemen affedilebilecek birisi gibi görüyorsun,şimdi de unutkanlığa mı suçu atacaksın?

'Changbin.'

Bana seslenen Hongjoong ile düşüncelerimden sıyrıldım.Aptal Chris seni düşünmekten bıktım.

'Efendim?'

'Senin toplantın yok muydu?'

Pekala,bu tamamen çıkmıştı aklımdan.

'Oh.Unutmuştum hatırlattığın iyi oldu.Neyse ben çıkıyorum Ryan size emanet.'

Veledimi Hongjoong'un kucağına verdikten sonra hazırlanmak için odama gittim.Kıyafetlerimi değiştirip saçlarıma şekil verdikten sonra geri aşağı indim.

'Şşşt! Karizmatik domşan.'

Gözlerimi devirip arkama döndüğümde Ryanı öpmem gerektiğini her işe gidişimde bana hatırlatan vıcık arkadaşıma baktım.

'Tip tip bakma bana Wooyoung.Bebeğimin seni örnek almasını istemiyorum.'

Ryan'ı kucağıma alıp yumuşak yanağına dudaklarımı bastırdım.

'Şu triplere bak.Ne ara bu kadar büyüdün de baba oldun sen?'dedi ve olmayan gözyaşlarını sildi.

Onu umursamayarak kucağımda hareketlenen bebeğime baktım.

'Uslu bir bebek ol oğluşum.Babiş işe gidiyor.' Sonrasında onu tekrardan Wooyoung'a vererek her zaman ki tehditlerimi sıralamaya başladım.Baba olmak kolay değildir sonuçta.

'Bana bakın,eğer ona lapa falan yedirirseniz varya geldiğimde kakasından anlarım valla boğarım hepinizi!'

'Changbin,9 kişiyiz şurada dikkat ederiz elbet.Hadi git artık.'

Ben uyarımı yapayım.Geçen sefer zavallı bebitomu bunlarla bırakmak zorunda kaldım.Bunlar mı bebek yoksa Ryan mı bebek,işler biraz karışmıştı.

Arabamın yanına ulaşır ulaşmaz kapıyı açıp direkt içeri geçtim.Bugün ortaklık için önemli bir toplantı olacaktı.İşimi şansa bırakmamalıyım.Bu sektörde her an her şey olabilir.

--

Her an her şey olabilir derken,ben bunu kastetmemiştim!

Asistanlarımı özenle seçerdim hep.Unutkanlığın veya birşeyi kaybetmenin sırası mıydı? Bu şirketin CEO'su bendim fakat neden toplantıya son dakikalar kala karşı şirketin Bang Holding olduğunu en son ben öğreniyorum?

Şans cidden beni sevmiyor.

Karşı masadan bana attığı sırıtışlarına maruz kalmayı istemiyordum.Biraz mola vermek istediğimi söyleyip lavaboya fırlamıştım adeta.Soğuk suyu yüzüme çarpıp rahatlamayı düşünürken kapıdan içeri giren Chan ile bu isteğimin de gerçekleşmeyeceğini anladım.

Çok,o çok değişmişti.Gözleri bu sefer bana pişmanlıkla bakıyordu.Zümrüt yeşili gözlerindeki özlem ve pişmanlık canımı yakmıştı.

Sanırım birşeyleri susarak gözlerimizle halletmeye çalışıyorduk.

Ve bu arada Ryan göz rengini Chan'dan almıştı..

--------------------------------------------------------------------------------

<31

Çok geç geldiyse kb :<


ThunderousHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin