"Ciddi ciddi gidiyor muyuz şimdi?" dedi Jeongin kocaman bir gülümseme vererek.
"Evet dedim ya kaç kere daha tekrarlayacağım?" dedi aynı gülümsemeyle Chan.
"Felix?"
"Efendim Hyunjin?"
"Biz şimdi ciddi ciddi Avustralya'ya mı gidiyoruz?"
"Öyle gözüküyor."
Sakin konuşsada içine sığmayan heyecan damlalarını gizleyemiyordu Lix. Bir süredir adam akıllı vakit ayıramamışlardı kendilerine, sürekli bir program, bir yoğunluk içerisindelerdi. Biraz durgunluk gelse bir iki gün kadar sürer daha sonra tekrar bir tempo oturturlardı. Şimdi ise Chan iki dakikalığına telefonda konuşmak için yanlarından ayrılmış, geri döndüğünde ise hazırlanmalarını söylemişti.
"İki saat kadar sonra evden çıkmamız lazım bakın tekrar söylüyorum." diyerek tekrar hızlı olmaları gerektiğini hatırlattı Chan. Son üç dört gündür bir mola\tatil için şirketle konuşmuştu ve kesinleşene kadar hiçbirine bir şey söylememiş, sürpriz olmasını istemişti. Gelen aramayla da gün içerisinde bilet bulunduğu söylenilince o anki heyecanla kabul etmişti. İsteseydi ertesi güne de alabilirlerdi ama +1 gün fazla kalmak varken zamanı değerlendirmek istedi. Uzun zaman sonra tıpkı Felix gibi ailesine yakın olmanın hissiyle yerinde duramıyordu. Herkes bir anda odalara dağıldı ve evde telaş ve mutluluk kaynaklı çokça ses yükselmeye başladı.
"Bakın sadece on gün kalacağız ona göre kıyafet alın." dese de cevap alamadı Chan. Hepsinin sesini dinlerken gülüp hazırlanmak için odaya geçti.
"Changbinnie hyung şu siyah kotla kombin için ten rengi kazağı mı alsam gri kazağı mı?"
"Hmm, ten rengini de al o kahverengi pantolonla çok iyi duruyor gri ile de siyah olabilir."
"Şu siyah büyük cepli kapüşonlunu da alır mısın? Senden giyinirim."
"Bu mu?" diyerek yatağın başına fırlattığı hırkayı gösterdi Bin.
"Hayır o değil, kahve içmeye gittiğimiz gün giydim ya hani?"
"Hee o Chan hyungun benim değil ki."
"Sen gibi kokuyordu."
"Bende hyundan çalmıştım bayadır benim dolabımdaydı." dediklerinde güldüler.
"Demek benden çaldın hain Bin." diyerek yere oturdu çoktan odasına getirdiği bavulu alıp.
"Senden bir çok şey çalıyorum ve fark etmiyorsun."
"Belki de ediyorumdur ama buna izin veriyorumdur."
"Sağol ya." diyip tekrar güldü Bin.
"Eee hırka nerede şimdi?" diyip durdu Felix. "Yani Chan hyung, hırkanı alabilir miyim acaba?"
"Dolabımda olması lazım, onu bulurken bana da bir kaç şey fırlatabilir misin? Hazırlanmakta pek iyi değilim, bildiğiniz üzere." dediğinde Felix ellerini çırparak dolabın önünde durdu ve kapakları açtı.
"Hayatıma kör olarak devam edeceğim sanırım." dedi kıyafetlerde ellerini gezdirirken. Kıyafetler çok şeydi, siyah. Bunu zaten biliyordu ama aniden açınca bir gülesi geldi.
"Eeee şu siyah pantolonla siyah sweati mi kombinlesek yoksa siyah sweati mi? Şey de olabilir şuradaki siyah sweat hayır hayır siyah ve siyah olmaz, bu siyah sweat daha iyi." diye dalga geçtiğinde Chan gözlerini devirdi. "Ha ha ha."
"Dolabı yere seremem, bir de toplaması var buraya gelmen lazım." dedi Felix aradığı hırkayı bulduğunda. Ağlamaklı bir ses çıkarttı Chan. "İlk önce seninkini hazırlayalım sonra benimkini lütfeeeeen lütfen lütfeeen." diyip dudak büzdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
8 Eksi 1 Eşittir 0 / Chanlix
Fiksi Penggemar-Grubun lideri üyelerinden birine aşık olursa ve bu aşk karşılıklıysa, süreç nasıl ilerler? [23.09.2021- 23.03.2022] Bölümler düzenlenecektir. (Özel bölüm gelecek.) *** chanlix