Her uykunuz sevdiğiniz kişiye söylediğiniz bir elveda olsaydı son gününüzü nasıl geçirirdiniz?
Safir Soykan, gözlerini açtığında bilmediği bir evrende buldu kendini. Kendine temiz bir sayfa açabileceğini düşünürken, rüyalarıyla geldiği bu evrene bi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Dün gece sen uyurken Yüreğim bir yıldız gibi bağlandı sana İşte bu yüzden sırf bu yüzden Yeni bir isim verdim sana Destina Sen öyle umarsız uyusan da bir köşede İşte bu yüzden sırf bu yüzden Yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için Seni bu denli yıktıkları için Destina Yaşamımın gizini vereceğim sana" Lale Müldür
Bir hayvan size sığınıyorsa, belki de koruyucu meleğinizi sevmiştir.
Gerçeklerle bir kere daha karşı karşıyaydım. Ben hayatımda ilk defa hislerimin bana bir kapı açtırdığına şahit olmuştum.
Kafamı balkondan dışarıya doğru çevirdiğimde göz göze geldiğim karganın bana olan bakışlarından gerçekleri yeniden anlamıştım, ben insanların hayat diye adlandırdıkları öyle büyük bir oyunun içerisindeydim ki oyuncu olmama rağmen onu çözemiyordum.
Belki de artık rüyalarımı yazmaya başlamalıydım.
Gerçekleri idrak edemiyordum. Ilgaz bu bedeni çok önceden tanıyordu ve hiçbir şey söylememişti. Amacı neydi? Eski sevgilisini bir ümit beni yok ederek geri getirmek mi?
Gerçekten böyle bir şeyin mümkün olup olmayacağını bile bilmiyordum, bu dünyaya ardımda öyle bir belirsizlik de sürüklemiştim ki paçalarımdaki belirsizliği ne kadar toparlarsam toparlayayım bir türlü sonunu getiremiyordum.
Bir peri masalıyla geldiğim dünyadan ellerim boş ve kalbim kırık bir şekilde ayrılacaktım. Ben buydum ve hep böyle kalacaktım.
"Ah." dedi Yalın garip bir tonda, dümdüz suratıma ve donmuş ifademe bakıyordu. "Bir de rol mü yapacaksınız? Anlamadım, sanki ben bilsem ne değişecek." Sertçe elindeki kupayı masaya vurarak kalktı ve içeride odalardan birisine yöneldi, içinden söyleniyordu. Yüzünde kızgın değil, bıkmış bir hal vardı. Ayakları yere vururken sert sesler çıkartmıyordu. Yüreğimdeki derin sessizliğin yerini hüznün kapladığını hissettim.
Sevinçlerin bu kadar uçucu olduklarını bilmiyordum.
Yalın'ın yürürken, "Herkes de oyuncu olmuş. Film çekiyoruz sanki." dediğini işittim. Ne Ilgaz Avcı ne de ben Yalın'ın ardından bir şey söyledik.
Ilgaz neden bu karar susuyordu?
Gerçekleri gün yüzüne çıkarmamak için mi çabalıyordu? Bu kızı bu kadar sevmiş miydi?
Peki ya şimdi ben Ilgaz'a ne diyecektim ki? Evet, onun açıklama yapması gerektiği kadar benim de açıklama yapmam gerekiyordu, bunu biliyordum ama ilk konuşan da ben olmak istemiyordum.