Atsumu gözlerini beyaz hastane tavanına açmıştı. En son doktor ona ameliyatı anlatıyordu o da anılarını unutma ihtimalini düşünüyordu.
Doğru ya bayılmıştı.
"Ah uyandın." Yanında beliren hemşireye baktı. Bir şey demedi.
"Hemen doktoru çağırayım ben." diyerek kaybolan hemşirenin arkasından baktı.
Daha sonra doktor geldi.
"Daha iyi misin bakalım?" diye sordu. Atsumu yattığı yerde doğrulurken kafasını salladı evet manasında.
Bedenen daha iyi hissetse de ruhen bitap haldeydi.
"Ne kadar doğru bir zaman bilmiyorum ama ameliyat konusunda ne düşünüyorsun sormak zorundayım?" dedi doktor.Ne düşünüyordu ameliyat hakkında? Ameliyat hakkında düşünmek istemediğini düşünüyordu.
"Düşünmek için zaman isteyebilir miyim?" diye sordu.
"Tabi, daha çiçekler yeni yeşerdiği için zamanımız var. Ama yine de biraz hızlı ol. Öksürük krizlerini kontrol etmene yarayacak birkaç ilaç yazacağım mutlaka al bugünden itibaren tamam mı?"
"Teşekkür ederim doktor." dedi sadece.
Eski Atsumu olsa anında ameliyatı kabul ederdi. Birkaç ayda geçirdiği değişime kendisi de inanamıyordu.
Hastaneden çıktığında aynı şeyleri düşünüyordu. Ona nerede olduğunu soran Hinata'ya yanlarına geldiğini söyleyen bir mesaj attı. Hediye işini halledip halletmediğini soran Osamu'ya karar veremediğini şimdi Hinatalarla buluşmaya gittiğini yazan bir mesaj attı.
Şimdi metroya kadar düşünceleriyle boğuşabilirdi.Hastalığı hakkında bildiği birkaç şey vardı. Ameliyat olursa kurtulabileceği ama her şeyi unutacağı, karşılık alırsa kurtulabileceği alamazsa öleceği gibi şeyler...
Bunu ailesine söylemeliydi. Arkadaşlarına söylemeliydi. Ama nasıl söyleyecekti ki? Böyle bir şey nasıl söylenirdi? Söylediği an ameliyat ol diye baskı yapacaklardı. Ameliyat hakkında kararını kesin verene kadar onlara bir şey söylememeye karar verdi.Metronun gelmesini beklerken hala düşünceleri ile boğuşuyordu. Kiminle paylaşabilirdi bu durumu? Kimden akıl almalıydı?
Daha önce hanahaki olan birinden.
Peki kim o?
Aklına gelen şeyle gözlerini büyüttü. Suna'nın anlattığı o kız,Lucy! Onun kafesine gitmeliydi..
Cebinden telefonunu çıkarıp o sözlük sitesine girdi. Kesinlikle kafenin adını orada bulabilirdi. Sitenin arama butonuna 'hanahaki olan kızın kafesi' gibi saçma bir cümle yazdı ama amacına ulaşmıştı.Kafe hakkında girilmiş iki entry vardı. Birisi Lucy Heartfilia idi diğeri ise 'Fairy Tail Kafe'.
İki entryye de girdiğinde aradığına ulaştığını gördü.
Sanırım şu an daha iyi bir seçenek yok. Diye düşündü. Tokyo'ya gitmeliydi.
Tokyo'ya Lucy'nin kafesine gitmeli ve kesinlikle ondan akıl istemeliydi.Çünkü şu an ancak bunu yaşamış biri bana yol gösterebilir.
*********
Atsumu Tokyo'ya gidecekti ama atladığı bir nokta vardı. Anne babasını atlatabilirdi. Arkadaşlarını da atlatabilirdi. Ancak Osamu'yu atlatamazdı. Sağlam bir bahaneye ihtiyacı vardı.
Yachi'nin Tokyo'da kuzeni vardı. Beraber onun yanına diye çıksalar kimse bir şey demezdi ama daha sonra Yachi'yi nasıl atlatacaktı?
Yachi anlayışlı biriydi. Ona daha sonra anlatacağını söylese anlayışla karşılayabilirdi. Şansını denemekten başka seçeneği yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimdeki Çiçekler - sakuatsu
Fanfiction| hanahaki disease au | "Aşk için ölmek aptallıktır." diye düşünürken aşkı için ölümü kabul eden Atsumu, hayatta asla büyük konuşmamak gerektiğinin en büyük kanıtıydı.