" Ya bak Suna ile sevgili olmanıza çok seviniyor ve sizi çok destekliyorum ama neden her onunla buluşmanda ben de gelmek zorundayım?" dedi Atsumu bıkkın bir sesle.
Suna ile kardeşi çıkmaya başlayalı bir ay falan olmuştu ve çoğu buluşmalarında diğerleriyle de beraber oluyorlardı. E doğal olarak Atsumu da peşlerinden sürükleniyordu.
" Ya hep beraber bowling oynayacağız işte ne büyüttün." dedi Osamu bıkkınca. "Gruptaki tek sap olmasan böyle yapmazdın." diye takılmayı da unutmamıştı.
"Bla Bla bla çok komiksin." diyerek gözlerini devirmiş önüne dönmüştü.
Arkadaşlarıyla alışveriş merkezinde buluşmuş ve en üst kata bowling salonuna çıkmışlardı.
"Takımları nasıl yapacağız?" dedi Suna eline eldivenini takarken.
"Kura çekelim diğer türlü Oikawa ve Atsumu'nun mızmızlık yapacağına eminim." dedi İwaizumi oturduğu koltukta arkasına yaslanarak.
"Siz bizim üstümüze çok geliyorsunuz." diyerek hayali gözyaşlarını silmişti Oikawa. Atsumu da gidip kafasını arkadaşının omzuna gömmüş ve "Tarih kıymetimizi biz ölünce yazacak." diyerek sesini ağlamaklı çıkarmıştı.
İwaizumi ise ben demiştim dercesine arkadaşlarına dönüp "Gördünüz mü şimdiden mızmızlanıyorlar." demişti ve diğerlerini güldürmüştü. Atsumu ve Oikawa ise hıhlayarak saçlarını savurmuşu.
Kura çekmişlerdi çekmelerine ama sonuçtan bu defa Osamu ve Suna memnun değildi.
"Ya ama Atsumu çok iyi oynuyor." diye ilk mızmızlanmayı Osamu başlatmıştı. "Sakusa da öyle!" diyerek Suna ona eşlik edince Atsumu sırıtmaya başlamıştı.
"Takımlarda biraz dengesizlik oldu evet." diye mırıldandı İwaizumi. Kendisi de fena sayılmazdı ama Oikawa ve Osamu bowlingde cidden iyi değildi ve Suna'nın iyi atışları bile onları kurtaramazdı.
"Korktunuz mu yoksa?" diye gıcık sırıtmasıyla soran Atsumuya sinirle baktıktan sonra "Senden korkan senin gibi olsun." diyerek kaşlarını çatmıştı Osamu.
"O zaman iddiaya girelim,kazanan yemeği ısmarlar." demişti Atsumu bilmiş bilmiş sırıtıp ellerini göğsünde birleştirerek.
Osamu ise "Kabul!" diye bağırıp üzerindeki hırkayı çıkarıp koltuğa atmıştı. Suna ise şimdiden kendini yemek ısmarlayacaklarına hazırlıyordu.
************
"Bedava yemek için teşekkürler canım kardeşim." diyerek pis pis sırıtmaya devam etmişti Atsumu.
Suna'nın da beklediği gibi tabi ki de kaybetmişlerdi.
"Haksızlık bu ama! Sen ve İwaizumi zaten iyi oynuyorsunuz üstüne Sakusa da iyi oynuyormuş!" diye mızmızlanmaya devam ediyordu Osamu.
"Omi-kun'un harika oynaması ve iyi bir ikili olmamız bizim suçumuz değil." diye kendini beğenmişçe konuşmuştu Atsumu.
Oynarken cidden eğlenmişti ve oyunun heyecanıyla Sakusa'ya Omi-kun demişti ve Sakusa da öyle demeye devam edebileceğini söylemişti.
"Sizin berbat oynamanız da bizim suçumuz değil." diyerek omuz silken Sakusayla Osamu omuzlarını düşürmüş ve arkasına yaslanmıştı. "Bir fiyatına iki Atsumu resmen." demişti sinir olduğu anlaşılan sesiyle.
"Omi-kun bir ara kesinlikle teke tek oynayalım bu amatörlerle değil." demişti Atsumu odağını Sakusa'ya vererek.
O sırada "Hey!" diye atlayan Osamu'yu takmamıştı bile."Oynarız tabi." diye hafif bir gülümsemeyle onaylanmıştı onu Sakusa.
Atsumu kabul etmesine karşın kocaman gülümsemişti.
Onun bu halini gören Oikawa bulaşmadan edemedi. "Ne kadar da mutlu oldun sen öyle Sakusayla başbaşa bowling oynayacağın için." dedi ima dolu sesi ve gülüşüyle."Mal mal konuşmasana!" diyerek ona vursa da Atsumu da bilmiyordu neden bu kadar mutlu hissettiğini ya da neden bu imayla karnına kramplar girdiğini ya da neden şu an Sakusa'ya bakmak istemediğini.
Bilmiyordu işte. Neden kalbindeki ikinci teklemenin bu an olduğunu.
************
Tempoyu artırma zamanı hazır mısınız?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimdeki Çiçekler - sakuatsu
Fanfiction| hanahaki disease au | "Aşk için ölmek aptallıktır." diye düşünürken aşkı için ölümü kabul eden Atsumu, hayatta asla büyük konuşmamak gerektiğinin en büyük kanıtıydı.