Atsumu düşünmemesi gereken şeyler düşünüyordu.
Kendini çıkmaz bir sokakta gibi hissediyordu. Dönüp dolaşıyordu o sokakta ama bir çıkış bulamıyordu. Sakusa'nın yanında ona bir şey çaktırmamaya çalışmaktan bir hal olmuştu ama yine de yanına gitmekten kendini alamıyordu.
Kardeşi ve arkadaşları her fırsatta onu ameliyat diye sıkıştırıyordu ve bundan da bıkmıştı.
Kardeşi ailelerine söylemeleri gerektiği konusunda da onu sıkıştırıp duruyordu ve Atsumu bunu istemiyordu.
Annesinin gözlerine bakıp ölümcül bir hastalığa yakalandığını ve çare olan ameliyatı olmak istemediğini nasıl söyleyecekti. Annesi ona ameliyat ol diye baskı yapsa hayır diyebilir miydi?
Buna bir cevabı yoktu.
"Tatlım üşüteceksin, gelsene içeri." diye annesi girdi balkona sanki düşüncelerini duymuş gibi. İçeri girmek istemiyordu. Odaya gittiği an Osamu yine ameliyat diye başında bitecekti.
"Anne bir şey sorabilir miyim?" dedi annesine dönerken. Annesi oğlunun düşünceli haline baktı. Bir şeyi olduğunu tabi ki anlamıştı ve bir iki defa sormuştu da ama Atsumu bir şey yok deyip durunca oğlunu sıkmak istememişti. "Sor tabi annem." dedi yanına oturup."Kendini sıkışmış hissettiğin zamanlar ne yaparsın." dedi annesinin kucağına uzanıp. Balkondan gözüken gökyüzüne baktı.
Annesi saçlarını okşamaya başladı. "Paylaşırım annecim. Babanla, sizinle, kendi annemle, kardeşim ya da arkadaşlarımla paylaşırım. Sen de bizimle paylaş,arkadaşlarınla, kardeşinle paylaş." dedi. Atsumu 'paylaştığım halde sıkışmış hissediyorsam?' diye geçirdi içinden. Ama bunu sesli dile getirmedi. O zaman annesi benimle paylaş derdi ve Atsumu bunu ona söyleyemezdi.
Annesinin şefkatli dokunuşlarına sığındı bir süre. Sonra Osamu girdi balkona. "Suna çağırıyor anne Atsumu ile gidebilir miyim miyiz?" dedi. Atsumu gözlerini açıp anlamazca baktı ona. "Ben niye geliyorum?" dedi. Osamu sırıtarak "Sakusa da oradaymış." deyince bir an heyecanlandığını hissetti. Annesine baktı. Annesi belki biraz kafa dağıtırlar diye düşündü ve "Gidebilirsiniz ama geç kalmak yok." dedi gülümseyerek.******
"Omi-kun sence o ikisi üst katta ne yapıyor?" dedi Atsumu oturduğu yerde sallanarak. Sakusa güldü bu sorduğuna. "Evcilik oynuyorlardır." dedi. Atsumu da pis pis sırıttı bu dediğine.
Şöyle ki Sunalara gelir gelmez Suna Osamuyuda tuttuğu gibi üst kata götürmüştü ve Atsumu ile Sakusa'ya üst kata gelmeyin demişti.
Atsumu mart ayındaki kediler gibi davranan Suna'ya sadece göz deviriyordu."Atsumu bir şey sorabilir miyim?" dedi Sakusa ondan tarafa dönüp. Atsumu kafasını olumlu şekilde sallayıp merakla onu dinlemeye başladı.
"Biriyle vakit geçirirken içinde garip bir heyecan oluyorsa bu ne demektir?" dedi. Atsumu buz kesmiş gibi hissetti. Sakusa kiminle vakit geçirirken böyle hissediyordu? Yavaş yavaş göğsüne çöken ağırlıkla korkmaya da başladı.
"Bazen de avuçlarım terliyor ve gözüme fazla güzel geliyor bilmiyorum bunlar ne demek?" Atsumu yavaşça gözlerinin yandığını hissetti ama belli etmdmeliydi. "O kişiden çok hoşlanıyor olmalısın Omi-kun.." dedi. "Öyle mi dersin..?"dedi Sakusa avuçlarına bakarak. Atsumu ise göğsüne vurmaya başlayan acıyla bir siktir çekti içinden. Şu an olmamalıydı. Bir süre direndi ama acının artmasıyla ağzından kaçan acı dolu inlemeye ve iki büklüm olmasına engel olamadı.Sakusa birden iki büklüm olup acıyla bağıran Atsumu ile ne olduğunu şaşırmıştı. Panikle koltuktan yere inip yüzünü görmeye çalıştı. "Atsumu! Atsumu iyi misin?!" dedi onu kaldırmaya çalışırken.
Atsumu tuvalete gitmeliydi. Burada kan ve çiçek tüküremezdi.
"B-beni tuvalete gö-götür Omi-kun.."Sakusa çocuğun çok kötü olduğunu görüyordu. Neden diye üstelemedi sadece kolunu omzuna atıp onu tuvalete götürdü. Atsumu çabucak kapıyı kilitleyip deli gibi öksürmeye başladı. Sakusa panikle kapıda dikiliyordu. Osamuyu üst kattan çağırmalı mıydı?" A-Atsumu.."dedi tedirginlikle kapıyı tıklatırken.
Atsumu yeni sakinleşmeye başlamıştı. Kustuğu çiçekleri ve kanı temizledi. Biraz oturup soluklandı." İyiyim Omi-kun... Su getirebilir misin? "dedi. Sakusa cevap gelmesiyle rahat bir nefes verip hemen su almaya gitti. Atsumu dolan gözlerini sildi. Elini yüzünü yıkadı. Göğsü hala ağrıyordu. İkinci bir kriz olmaması için dua etti. Banyodan çıkınca Sakusa kapıda bir bardak su ile bekliyordu. Elinden suyu alıp montuna gitti. İlacını alıp içti. Şimdi arkasındaki meraklı Sakusa'ya bir şeyler bulmalıydı. Yavaşça ona döndü. "Ben bu ara biraz hastayım da.. Ciğerleri üşütmüşüm. Arada oluyor öyle..." diye geveledi inanmasını umarak. Sakusa tereddütle bakıyordu. "Ciddi bir şey değil değil mi?" dedi yanaklarını kavrayıp doğrudan gözlerine bakarak. "İyisin dimi?" dedi. Atsumu bu ara fazla mı duygusaldı neden ağlamak istiyordu bilmiyordu. Sakusa'nın bu ani yakın temasları aslında onu hetecanlandırırdı. Ancak şimdi onun birinden hoşlandığını düşününce ağlamak istiyordu. Şu anda bile aşık olduğu için pişman olmayan kalbini söküp atmak istemişti. Sonra zorla gülümsemeye çalıştı. "İyiyim.." diye fısıldadı.Yeni bir şey daha öğrenmişti. Aşk acıyla doğru orantılıydı. Canı ne kadar yanarsa içindeki aşk o kadar artıyordu sanki. Gittikçe ciğerlerinin derinlerine inen çiçek kökleri bunun kanıtı olabilirdi.
*******
Eve dönüş yolunda ve eve girdikten sonra uyuyana kadar Osamu onunla normal günlük şeylerden bahsetmişti. Kardeşinin üzgün ve bitkin olduğunu görebiliyordu ve onu biraz olsun mutlu etmeye çalışıyordu.
Biraz keyfi yerine gelsin diye o dövmek istediği Sakusa'nın yanına götürmüştü onu.Atsumu kardeşi uyuyunca balkona çıkmıştı. Kardeşi o mutlu olsun diye uğraşıyordu. Annesi bir şeyler olduğunun farkındaydı ama onu bunaltmamak için üzerine gelmiyordu. Arkadaşları adeta üzerine titriyordu.
Çevresindeki herkes mutlu olsun diye uğraşıyordu. Peki o ne yapıyordu? Herkesi üzüyordu. Herkesi korkutuyordu. Ölümcül bir hastalığı ciğerlerinde taşıyordu. Ameliyat olmayacaktı ve en sonunda ölecekti. Bazen kardeşi yüzüne öyle bir bakıyordu ki sanki gözünü ayırsa kaybolacakmış gibi.
Atsumu'nun ölmesinden korkuyorlardı.
Zamanın belirsizliği herkesi yiyip bitiyordu.Ölümü beklemek berbattı.
O zaman beklemezdi o da.
Herkesi yeterince üzmüştü. Daha fazla kimseyi üzmeyecekti. Kendisi de üzülmeyecekti.
Her şeyi bitirecekti. Her şeyi sona erdirecekti.
Tek çözüm buydu artık onun için.************
Atsumu yapma annem.
Dün başım ağrıyordu yazamamıştım bugün geldi ama. 💜
Umarım beğenirsiniz. 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimdeki Çiçekler - sakuatsu
Fanfiction| hanahaki disease au | "Aşk için ölmek aptallıktır." diye düşünürken aşkı için ölümü kabul eden Atsumu, hayatta asla büyük konuşmamak gerektiğinin en büyük kanıtıydı.