12-)Kahvaltı ve Takılar

2.6K 238 47
                                    

Sözleştiğimiz saate yaklaştığımız da duş alıp,üzerimi giyinmeye başladım.Dakikalarca bornozumla birlikte dolabın önünde dikilsemde beyaz bir kazak ve siyah kot pantalon da karar kılmıştım,evden çıkmadan vanilyalı dudak kreminide sürerek,geldiğini haber veren Jungkook'un yanına adımladım.

Arabaya yaslanarak beni bekleyen tavşan dişli adama gülümseyerek el sallayıp adımlarımı hızlandırdım.

"Ben geldim,özlemişsindir beni dimi? "

Şaka ile sorduğum soruya ciddi bir yüz ifadesi ile cevap verdi.

"Hoş geldin,tabii ki özledim,üşüme hadi girdi arabaya."

Aynı samimiyette gülümseyerek söylediklerinden sonra kapıyı açarak içeri girmemi sağladı ve kendi yerine oturdu.

"Ne yapalım,ne yemek istersin?."

"Bir cafede kahvaltı yapalım sonrada sinemaya falan gidebiliriz ya da alışveriş merkezine buz pateni alanı açılmış gitmek istersen güzel olabilir."

"Tamamdır,sen istiyorsan buz patenine gidiyoruz.Tak bakalım kemerini."

Hiç düşünmeden cevaplamasına gülümseyerek kemerini takıp ve arkama yaslandım.

"Sen neler yaptıngörüşmeyeli?"

Sorduğum soru ile dikiz aynasından kısa bir süre bana bakıp önüne döndü.

"Çok bir şey yapmadım,şirket bar derken gün bitti sonrada seni özleyip kaçırayım dedim."

"İyi ki kaçırmışsın o zaman ben de çok sıkılmıştım."

"Sen peki,özledin mi beni?"

Tereddütle sorduğu soruya yutkundum,soru muydu bu tabiiki de özlemiştim.

"Çok özledim."

"Hadi bakalım özlem giderelim o zaman."

Arabayı park ederken söyledikleri ile telefonumu koyduğum yerden alarak onu beklemeye başladım.Küçük şirin bir cafeye gelmiştik.Gerçekten çok güzel görünüyordu.

"Jungkook burası çok güzel."

"Gel,daha içeriyi görmedin tam senlik."

Beni çekiştirerek içeri soktuğunda o kadar güzel bir görüntü ile karşılaştım ki.Pembe beyaz masalar,bir sürü peluş oyuncak ve dekor,raflarda çeşit çeşit tatlılar.

"Burayı nasıl daha önce bilmem."

"Burayı ne zamandır biliyorum ama ilk defa birini getirmek istedim sanırım bilinsin istemiyorum."

"Çok teşekkü-"

Lafımı tamamlamadan konuştuklarımız aklıma gelince,ayak parmaklarımın üzerine çıkarak hızlıca yanağına bir öpücük kondurdum ve hemen yanımızdaki masaya oturdum.Keşke öpmeseydim,kızaran yanaklarımı gizlemeye çalışsamda başarısız olunca karşıma oturan Jungkook'a döndüm.

"Kahvaltıdan sonra şu tatlılardan da yiyebilir miyiz."

"Ben seni yiyeceğim ama neyse."

Ağzının içinde mırıldandıklarını duymamış gibi yapmaya çalışarak kaşlarımı havalandırdım.

"Bir şey mi dedin,anlamadım da?"

"Ah hayır,böyle şeyleri sormana gerek yok demiştim."

Gerçekten çok tatlıydı,yolda görsem korkacağım adam bana sevimli geliyordu,hayatın oyunu işte.

20 yaşlarında güzel,sarışın garson kız yanımıza elindeki menüler ile gelmişti ama bakışlarını ayırmadığı Jungkook,kaşlarını çatarak kıza baktı ama kızda her hangi bir değişim olmadığını görünce kafasını bana çevirip sakin çıkarmaya çalıştığı ses tonu ile konuştu.

Apple Cookies | Taekook √Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin