Bu bölüm; @Deepoda kullanıcı isimli okuruma ithafen yazılmıştır.
Nice mutlu yıllara @Deepoda ✨
"Abimiz işte kızım, uzatmasana!" dedi Dinçer sinirle.
"Değil! O sadece benim abim! Sizin lafta sözde abiniz." dedi Rüya, kollarını abisinin boynuna dolayarak.
"Sarmaşık dolandı yine Ayaz.Kesin bir şey isteyecek, geçmiş olsun." dedi Yankı.
"Zakkum'um ben, sensin sarmaşık!" dedi Rüya kaşlarını çatıp.
"Barut'um kızım ben. Yakarım hepinizi!" dedi Yankı duruşunu dikleştirerek.
"Lakaplar çabuk kararlaştırılmış?" dedi Doğu. Hepsinin bakışları bize döndüğünde ayağa kalkmak için yeltendiler ama Doğu elini kaldırıp onları durdurdu.
"Oturun, evdeyiz. Anlatın bakalım nasıl gidiyor okul?" diye sordu sonra.
"Derin'le benim için harika ötesi! Bunlar da bütün gün kızların peşinde koşturuyor işte.." dedi Rüya, abisinin boynundaki kollarını çözüp önündeki eriklerden birini ağzına atarken.
"Rüya.." dedi Ayaz uyarırcasına.
"Abim hariç. O kızların değil, tek bir kızın peşinde." dedi Rüya kıkırdayarak.
"Kimmiş o kız?" dedim gülümseyip Doğu'nun yanına otururken.
"Ben tabi ki anne! Başka kim olacak? Ben abimi ne idiği belirsiz kızlara kaptırır mıyım? Delirmiş gibi çıkış saatlerinde okulun önünde bekliyorlar. Şeytan diyor-"
"Rüya.." dedi Ayaz bir kez daha.
"Aman sustur hemen. İki okul macerası paylaşıyoruz şurada, hayret de bir şey!"
"Hayreti de bir şeyi de göstereceğim ben sana. Dilinin ayarı olsun be kızım."
"Of.. Gerçekten aşırı sıkıcısınız."
"Ooo gençler yine darlamışsınız cadıyı? Bu kez neden isyanlarda, hayırdır?" dedi Kadir sandalyelerden birini çekip otururken.
"Gel amca gel. Bir tek sen anlıyorsun şamatadan gırgırdan. Bunların içi geçmiş." dedi Rüya. Sonra birden kaşları çatıldı.
"Cadı mı dedin sen bana?" dedi meydan okurcasına.
"Geçmiş olsun Yıldırım, seni iyi bilirdik." dedi Asaf, Kadir'in omzunu tutup sıkarken.
"Herkese selam!" dedi Nazlı da neşeyle yanımıza doğru gelirken.
"Aleyküm selam Nazlı Kız, hoş geldiniz. Tam zamanında geldiniz, Allah sizden razı olsun." dedi Kadir.
"Rüya'nın gazabından mı kurtuldun?" dedi Özcan sırıtarak.
"Kesin öyle, başka neden sevinir ki bu bizi gördüğüne?" dedi Asaf.
"Kalbim kırılıyor ama amcalar! Hey!" dedi Rüya sitemle.
"Ne halt yedi de kışkırttı kim bilir fıstığımı? Az insaf beyler, almayayım ifadenizi." dedi Yağız, Rüya'yı kolunun altına alıp saçlarını öperken.
"Yüz verme şuna dayı." dedi Ayaz.
"Girmesene aramıza!" dedi Rüya kollarını Yağız'a dolayıp. Onların bu haline gülümsemeden edememiştim. İkisinin bu halleri gözlerimin dolmasına sebep oluyordu.
Yine hep beraber güzel bir akşam geçirmiştik. Çocukların okulları yatılıydı, bu yüzden eve her döndüklerinde mutlaka toplanıyorduk. Rüya, Gökmen ve Derin'in üçüncü, Yankı ve Dinçer'in dördüncü, Ayaz ve Çağan'ınsa son yıllarıydı. Bu yüzden hepsinin bir araya gelebildiği zaman dilimlerini yakalamak güç oluyordu.Bulduğumuz her fırsatı değerlendiriyorduk. Aramızdaki güçlü bağı çocuklarımıza aşılamak hepimiz için önemliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin En Doğusu
Romance... "Soğuk, açlık, susuzluk, uykusuzluk, işkenceler.. Aklının alıp alamayacağı her şeyi göğüsleyebilirim. En karmaşık bombaları imha edebilir, en büyük savaşlardan tek bir sıyrık almadan çıkabilirim. Gözümü kırpmadan ölüme bile koşabilirim ama.." de...
