~9~

1.6K 138 33
                                    

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

,¤°´✿.。.:* YOU WİLL BE FİNE *:.。.✿´°¤,

"Y/n-CHAAAN!!"
Bahçe kapısından girecekken gelen sesle arkama döndüm. Elinde kedi ile koşuşturan Tooru'ya baktım.
"y/n-chan yolda bulduğum şeye bak ne kadar tatlı değil mi, değil mi?"
"Hahaha tatlıymış."
"kedi merhaba de."
Kedinin tek elini kaldırdı ve elini salladı.
Kedi halinden pek memnun görünmüyordu.
Tooru kedinin elini sallamaya devam ederken kedi tısladı ve Tooruya pati attı.

Gülmeye başladım. Tooru ise hiçbir şey olmamış gibi istifini bozmadan kedi ile oynamaya devam etti.
"Ama Tooru baksana tasması var."
Tooru kedi ile uğraşmayı bırakıp bana döndü. Kedi ise hala Tooru'yu patikliyordu.
"Evet, gördüm okul çıkışı ararım diye düşünmüştüm aslında."
"Derslere kedi ile mi gireceksin?"
"Şeyyy, bu kadarınıda düşünmemiştim."
"Meeowwwww"
Kedinin miyavlarken Tooru'ya öyle bir bakışı vardı ki bu miyavlamanın bizim dilimizdeki karşılığının aptal olduğuna emindim.

"Birlikte aramaya ne dersin şimdi?"
Tooru kaşlarını kaldırdı.
"Yani okulu asalım mı diyorsun."
Babam bunu öğrendiğinde bana çok kızacağına emindim ama şu an gerçekten bunu umursamak istemiyordum.
"Evet. HADİ OKULU ASALIM!!!"
Diye bağırdım heyecanla.
Tooru kedinin patisini ileri doğru uzattı.
"Hadi gidelim!"

Tooru'nun kediyi bulduğu yere geldik.
İkiye ayrılıp kediyi arayan varmı diye bakındık ama kimseyi görememiştim. Tekrar ayrıldığımız noktaya geldiğimde Tooru'da dönmüş beni bekliyordu.
"Bir şey bulabildin mi?"
Olumsuz anlamda kafamı salladım.
"Meeoowww" Bu sefer sakin bir mırıltı çıkardı. Anlaşılan Tooru'ya alışmıştı.
"Sence acıkmış mıdır?"
"Evet, sanırım."
Bir markete girdik ve konserve ton balığı ve bardak su alıp geri döndük. Bir banka oturduk. Ton balığı ve suyu açıp yere koydum Tooru'da kediyi yere bıraktı.

Kedi yemeğini bitirdiğinde yanıma geldi ve çantamda ki anahtarlıkla oynamaya başladı. Kediyi sevmeye başlarken gelen sesle Tooruyla birbirimize döndük.
"Miaaaa! Miaaa!"
Ayaklanıp yerdeki çöpleri aldım Tooru ise kediyi kucakladı ve gelen sese ilerledik. Bir kadın gözyaşları içinde bize koşmaya başladı.
"Miaaa!"
Kadın Toorunun kucağından kediyi aldı ve kediye sarılıp daha çok ağlamaya başladı.
Sorun değil dememize rağmen
bize defalarca teşekkür etti.
Kadın kedi ile ayrılcakken kedi buna müsaade etmeden patisini çantama doğru salladı.
Ne olduğunu anlayıp anahtarlığı çıkarıp kediye uzattım.
Kadın tekrar teşekkür edip uzaklaştı.

"Eee biz şimdi ne yapıcaz?"
Biz kedi ile ilgilenirken zaman çok hızlı geçmişti.
çoktan güneş batmaya başlamıştı bile.
"Acıktım." Diye mırıldandım.
O da karnını tuttu.
"Evet bende acıktım. O zaman markete geri dönelim."
Marketten aldıklarımızı bir bankta oturup yemeye başladık.
"Teşekkürler. Yardım için."
"Ne domewk."
Küçük bir kahkaha attı
Ağzım doluyken konuşmayı bırakmam gerekiyordu.
Yemeğimi yemeye devam ederken ona bakmak istedim ve kafamı çevirdim. O da bana bakıyordu. Göz göze gelmemizle ikimizde önümüze döndük ve tıkınmaya devam ettik.

Yemeklerin bitmesi ile banktan kalktık.
"Artık eve gitmem gerek."
Dedim ona dönüp.
"Ben bırakayım mı?"
"Hayır gerek yok. Yine de teşekkürler."
Kafasını salladı. Arkamı döndüm ve yürümeye başladım.
"Y/n-chan matte!"
Durdum ve ona doğru döndüm. Hızlı birkaç adımla yanıma geldi.
Birden yakamdan tutup beni öpmesiyle şaşkına döndüm.
Tam olarak neler oluyor şu anda.

Dudaklarını çekti ve yakamı bıraktı. Yanakları gitgide daha da kızarıyordu.
"İyi geceler." Diye mırıldandı ve hızla yürüyerek gözden kayboldu. Bense hala ne olduğunu anlamaya çalışarak olduğum yerde donmuş bir şekilde boşluğa bakıyordum.
Kalbim çok hızlı atıyordu.
Sanki kalbimin pompaladığı onlarca kan yanaklarımdaymış gibi yanaklarım ısınmıştı.
"O beni öptü." Diye mırıldandım.
Kendime geldiğimde tekrar arkama dönüp hızla eve doğru yürüdüm.
Yolda deli gibi beni öptü diye mırıldanırken insanlar bana deliymişim gibi bakıyordu.

𝐘𝐎𝐔 𝐖𝐈𝐋𝐋 𝐁𝐄 𝐅𝐈𝐍𝐄 ᵒⁱᵏᵃʷᵃ ᵗᵒᵒʳᵘHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin