°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°,¤°´✿.。.:* YOU WİLL BE FİNE *:.。.✿´°¤,
Dün olanlardan sonra hala kendime gelememiştim. O benden hoşlanıyor mu? Hadi canım. Neden, neden benden hoşlansın ki?
Tooru ile rastgelmemek için okula erkenden gitmiştim. Daha sınıfa kimse gelmemişti. Sınıfta kendi düşüncelerim içinde delirirken içeriye giren insanlar bana ne yapıyor bu mal bakışı atınca kulaklığımı takıp bir müzik açtım ve sakinleşmeye çalıştım.
Sırf onla karşılaşmamak için sınıftan çıkmıyordum. Onun yüzüne bakacak cesaretim yoktu. Ve utanıyordum, oldukça fazla hemde.
Öğle arası zili çalması ile hızla sınıftan çıktım. Tooru öğle yemeği için sınıfa gelebilirdi. Daha ne kadar kaçacaktım bilmiyorum. Sonuçta illaki karşılaşacağız ama en azından cesaretimi toplayana kadar kaçmayı planlıyordum.
Kantinden birkaç şey alıp bahçedeki ağaçlardan birinin altına oturup yedim.Sınıfa dönerken yol üstünde, bir bakmaktan zarar gelmez diye Tooru'nun sınıfına kapı penceresinden göz attım. Tooru sırasında oturmuş pencereden dışarı bakıyordu. Acaba bir şey yemiş midir? Ben bakmaya devam ederken aniden bu tarafa döndü ve göz göze geldik. Olamaz. Birden ayaklandı ve kapıya doğru gelmeye başladı.
Panik yaparak hızla tabana kuvvet kızlar tuvaletine koşmaya başladım sonuçta oraya gelemez değil mi?
"Y/n-chan!"
Arkamdan bağıran sesini duymazdan
gelerek tuvalete girdim ve yüzümü yıkadım. Al işte yine oluyor. Kalbim çok hızlı atıyordu. Koşmaktan mıydı veya onu gördüğüm için mi bilmiyorum ama ben sanırım ondan hoşlanıyorum.Son ders zili çalması ile çantamı aldım ve herkesten önce çıktım. Bahçe kapısından da çıkınca derin bir oh çekmiştim ki bir el elimi tuttu. Tooru'ya baktım. Endişeli gözüküyordu. Elimi iyice kavradı ve yürümeye başladı. Ses çıkarmadan peşinden gittim. Okulun biraz uzağındaki parka girdik. Elimi bıraktı ve gölün kıyısındaki çimenlere oturdu. Eliyle yanına vurup oturmamı işaret etti. Sessizce oturdum.
Bir süre hiçbir şey söylemedi. Sadece sustu. Öylece göle bakıyordu.Sessizce mırıldandı.
"O kadar mı nefret ettin?"
Kastettiği şeyle yanaklarım kızardı.
"Hayır." Diye mırıldandım bende.
Endişeli yüzü değişmiş bu sefer şaşkınca bana bakıyordu.
"Ama tüm gün benden kaçtın. Öğle arası sınıfına geldim ama yoktun. Ben, ben nefret ettin sandım. Bir daha benimle konuşmayacağını düşündüm."
Yanaklarını şişirerek derin bir nefes aldı.
Elimi yanağına götürüp yüzüne doğru yaklaştım. Yaptığım şeyle gözlerini kapadı.
Birden durdum ve yanaklarını sıkmaya başladım.
Gözlerini hızla açtı.
"Hey! Napıyorsun."
"Çok tatlısın."
Dedim gülümseyerek.
Kızaran yanaklarıyla sessizce durdu. Bende kızarmıştım. Sabah yüzyüze gelmeye utanırken şimdi yaptıklarıma bak.Ellerimi yanaklarından çektim ve çimenlere uzanıp gökyüzünü seyretmeye başladım. Hava kararmıştı. Yıldızlar çok güzel gözüküyordu.
"Y/n senden hoşlandığımı söylesem ne derdin?"
Kafamı ona çevirdim.
"Hiç o şekil düşünmemiştim seni."
Emin gözlerle bana baktı.
"O zaman düşün."
"Ne?"
Şaşkınca baktım ona
Dediği şeyi sanki duymamış gibi tekrar sordum. O benden hoşlanıyordu. Ama neden ki? Ben o kadar güzel bile değilim veya zeki? Eminim çevresinde bir sürü kusursuz kız vardır. Benden hoşlanıyor olması beni bu sözlerden daha çok şaşırtıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐘𝐎𝐔 𝐖𝐈𝐋𝐋 𝐁𝐄 𝐅𝐈𝐍𝐄 ᵒⁱᵏᵃʷᵃ ᵗᵒᵒʳᵘ
Fanfiction𝚃𝚎𝚔 𝚘𝚛𝚝𝚊𝚔 𝚢𝚘̈𝚗𝚞̈𝚖𝚞̈𝚣 𝚊𝚌ェ𝚕𝚊𝚛ェ𝚖ェ𝚣ェ 𝚐𝚞̈𝚕𝚞̈𝚖𝚜𝚎𝚖𝚎𝚖𝚒𝚣𝚒𝚗 𝚊𝚕𝚝ェ𝚗𝚊 𝚜𝚊𝚔𝚕𝚊𝚖𝚊𝚖ェ𝚣𝚍ェ𝚛 𝚋𝚎𝚕𝚔𝚒 [𝐎𝐈𝐊𝐀𝐖𝐀 𝐓𝐎𝐎𝐑𝐔 𝐗 𝐑𝐄𝐀𝐃𝐄𝐑] 🅣︎🅐︎🅜︎🅐︎🅜︎🅛︎🅐︎🅝︎🅓︎🅘︎