SETTER | 𝘵𝘢𝘦𝘬𝘰𝘰𝘬

"Blok"

~Jeon Jungkook

"Mevkin ne?" diye sordu Taehyung karşımda.

Üzerimi giyinip sahaya girmiştim. Evet, onu ikna edebilmiştim hemde büyük laflar ederek. Harika.

Kim Taehyung beni ezip geçecekti. Ben ise sesimi çıkaramayacaktım. Daha da harika.

"Pasörüm." dedim boş boş suratına bakarak. Kollarını göğsünde birleştirdi ve kaşlarını kaldırarak bana baktı. Bir süre suratıma baktıktan sonra konuşmaya başladı.

"Güzel." dedi. Sonradan sesini yükselterek devam etti. "Oyun içi yapalım. Malum yeni bir oyuncumuz var. Kendisi bize ne kadar iyi oynadığını kanıtlayacakmış."

İşte şimdi sıçmıştım. Uzun süredir bir takımda değildim ve maç yapacaktık.

Kenarda oturan Jin'le Jimin'e baktım. Onlarda bana gülerek bakıyorlardı. Tekrardan içimden onlara sövdükten sonra Taehyung'a döndüm. "Şimdi git ve ısın." dedi ciddi bir şekilde.

Siktir, bu biraz etkileyiciydi.

İstemsiz bir şekilde dudağımı ısırdım ve kafamla onu onaylayıp ısınmaya başladım. Ve aklıma bir anda rüyam geldi.

Arada bir aklıma düşüp duruyordu. Rüyamdaki Taehyung, o çok güzel gözüküyordu. Normalden daha farklıydı. Daha masum ve daha sevecen gibiydi. En azından gerçek Taehyung'dan daha sakindi.

Ve rüyamdaki ona karşı bir sevgi hissediyordum sanki. Ona bağlanmıştım rüyamda. Kaybetmekten korkuyordum. Sadece kokusunu içime çektiğimde bile huzur bulabiliyordum sanki. Garipti.

Bunun üstüne bir de dün gece. Bütün geceyi onun kollarının arasında geçirmiştim. Bütün gece onun kokusunu içime çekip rahatça uyumuştum. Bu bana huzurlu mu gelmişti yani?

Hayır. Sadece antrenmanın verdiği yorgunlukla deliksiz uyuyabilmiştim. Hepsi bu kadardı. Daha fazlası değil.

Isınmayı bitirdikten sonra antrenmana devam eden takımın yanına gittim. Taehyung topu tutup bana baktı ve "Karşı takıma geç" dedi. Dediğini yapıp öbür takıma geçtim.

Kendisi ilk 6'sını almıştı. Tabi Yeonjun olmadan eksiklerdi ama onun yerine yine Minho'yu pasöre koymuştu. Çaprazına da başka birini.

Ben ise hiç tanımadığım takım üyeleriyle beraberdim. Bu beni biraz korkutmuştu. Ama halledebilirdim.

Taehyung topu bize attı ve kalın sesi bütün salonda yankılandı. "Servisle başlayın. Yeni çocuk sizin pasörünüz olacak." dedi. Bana bakarak fileye yaklaştı ve "Bir hedefin olsun yeni çocuk." dedi. "Eğer bu maç boyunca bana blok yapabilirsen senin iyi bir oyuncu olduğunu kabul edeceğim." dedi yine kollarını göğsünde birleştirerek.

O smaca blok mu? Yapabilirim. Yapabilirim.

"İki numara da başla. Diğerleri yerlerini biliyor zaten." diye devam ettiğinde diğerlerine döndüm ve ortada toplandıklarını gördüm. İçlerinden birisi gülümseyerek beni yanlarına çağırdı. Hızlı bir şekilde yanlarında gittim. Beni çağıran bana baktı ve "O kadar iddialı konuştun ki iyi oynadığına yüzde yüz eminim." dedi samimi bir şekilde.

"Uzun süredir bir takımda oynamıyorum. O yüzden ne kadar uyum sağlayabilirim bilmiyorum. Elimden geldiğince oynayacağım işte." dedim gülümseyerek. Birisi omzuma dokundu ve "Merak etme, hepimiz oynarken eğlenelim yeter." dedi. Ona karşılık olarak gülümsedim.

Sevecenlerdi. Bunu sevmiştim.

Hepsi yerine geçtiğinde oyuna başlamıştık. Gergindim. Özellikle karşımda Taehyung varken fazlasıyla gergindim.