08. Bölüm

88 24 6
                                    

Kadın 08. Bölüm: İlk Kaykay

 Bölüm: İlk Kaykay

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Muazzez Karabıyık

14.07.2011

Saygı gerçekten nedir? Dünyada gerçekten kimse iyi değilse kime gösterilmelidir? Sırf bizden daha uzun yaşadı diye yaşlılara mı, yoksa yüksek mevkilere gelmiş insanlara mı? Hayır, bana göre saygı, karakteri düzgün insanlara verilmelidir. Ağzından küfür eksik olmayan, sırf yaşı onunkinden küçük diye insanları ezebileceğini düşünen yaşlılar. Bir şekilde yüksek mevkiye gelince oradan aşağıya bakıp, yüksek mevkilere çıkmaya çalışan insanlarla dalga geçen karaktersizler. Bunlar kesinlikle saygıyı hak etmiyorlar. Ama herkes bir kenara çekilmeli. İnsan saygıyı önce kendine vermeli. Nasıl uçaklarda olası kazalarda önce maskeyi kendimize, sonra yanımızda çocuğumuz, eşimiz, ailemiz varsa onlara takmamız gerekiyorsa insan sevgiyi ve saygıyı önce kendine vermelidir.

Muazzez'in kendisine saygısı kalmamıştı. 2 kere intihar etmeye kalkışmış, annesine yumruk atmıştı. Doğduğundan beri annesi için ölümü göze alabilecek karakterdeyken geçirdiği sinir krizi yüzünden annesine yumruk atmıştı. Furkan bile arkadaşını tanıyamıyordu artık. Ne dese suçlu çıkarıyordu onu Muazzez. Şinasi de korkuyordu kendi çocuğundan, onun yanında sesini çok yükseltmiyor, küfür dahi etmiyordu.

Okul tatil olduğundan Muazzez inşaatta çalışıyordu. Sabahları inşaat, akşamları kahvehane döngüsü devam ediyordu. Aslında bunu isteyen kendisiydi, çünkü artık ne babasını ne de annesini görmek istiyordu. Asya ise durumdan çok şikâyetçiydi. Muazzez'in okulda ve işte defalarca bayılıp hastaneye kaldırılmasından çok korkmuş, acilde ona bakan doktoru bulmuş, konuşmuştu. Muazzez'in sadece hastanenin acil bölümünde muayene olduğunu, hiçbir zaman polikliniğe gelmediği için tam test yapamadığını ve teorilerinin sağlam olmadığını söyleyen doktor, Asya'ya Muazzez'in kalbinin delik olduğundan şüphelendiğini iletmişti. Doğruydu da Muazzez'in kalbinde 3 delik vardı ve onun bedenini son derece zorluyordu. Ama kimin umurundaydı? Şinasi izin vermezdi ki hastanede tedavi görmesini. Asya da evladının peşinden koşturmazdı, çünkü hastaneye giderse 'kadın' olduğu anlaşılır, belgede sahtecilik yapıldığı için de annesi gözaltına alınabilirdi. Delikler fiziki olarak kapansa ne önemi vardı? Ruhundaki yarıklar her gece ona 'kendini öldür' derken. Yaşı küçüktü Muazzez'in, ruhu değil.

Taşıdığı çimento çuvalını ikinci kata bırakan Muazzez, tekrar inşaatın merdivenlerinden iniyordu. Dudaklarının kenarı, parmak uçları morarmış ama o ve kendinden onlarca yaş büyük iş arkadaşları havanın değişkenliğine veriyordu bu durumu. Nefes almak için bir süre yere oturan Muazzez, başındaki bareti çıkarıp başını gökyüzüne kaldırdı. Ne zamandır Rüzgâr'ı görmüyor, gökyüzünün resmini bile çizmiyordu. Küsmüştü işte kendine, herkese, hayata.

"Muazzez! Muazzez yetiş!" diye inşaat alanına dalmıştı Muazzezlerin yan komşunun büyük oğlu Remzi. Bütün işçiler durup ona dönerken Muazzez de ayağa kalktı.

KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin