Biliyordu bu hikayenin kurbanı oydu. Ve üzerinden niyetler edilmiş hiçbir kurban, kurban edilmeden ölmeyi başaramazdı.
Avluya açılan kapıdan içeri attı adımını. Ömründe hiçbir konağı bu kadar yakından görmediği için mi heybeti bu kadar ürpertmişti...
Usta avcılar, acemi yavrulara musallat olurlar. Mahmut Yesari
1 HAFTA ÖNCE
Yakup bey avluda Cabir ile oturmuş kahvesini yudumlarken sağ kolu Mahmut yanına gelerek hafifçe eğilip bir şeyler fısıldadı. Yakup bey gayet hoşnut bir şekilde "gelsin" dedi.
İçeri giren adam başıyla Cabir ve Yakup beye hürmetkar bir selam verdikten sonra lafa girdi: "Beyim, bizim Beşikkaya'da yaşı gelmiş, huyu güzel kendi güzel bir kız var. Elçiye zeval olmaz. Eğer kabul ederseniz babası kızla sizi ziyarete gelmek ister. Bu da kızın fotoğrafı beyim, buyurun." diyerek elindeki fotoğrafı Yakup beye uzattı adam.
Yakup bey fotoğrafa birkaç saniye baktıktan sonra adama: "Kız güzelmiş. Kaç yaşındadır, kimlerdendir?" diye sordu.
"Yakup beyim, kız 24 yaşında. Çiftçi Ahmet'in 2. kızı. Babası da duyunca pek hoşlandı bu işten, pek heveslendi. E kim istemez beyim? Kız da becerikli, güzel maşallah. Ne yapayım babasına haber vereyim mi?" diye sordu adam.
"Söyle yarın kızını da alsın ge..." Yakup beyin sözü Cabir beyin sesi ile kesildi.
"Bu kız olmaz!"
Yakup bey Cabir'i duymazdan gelip tekrar adama döndü: "Yarın babasına söyle kızı da alsın gels..."
"Bu kız olmaz dedim baba!"
"Ona olmaz buna olmaz. Bu önümüze getirilen kaçıncı kız! Hepsine bir kulp buldun. Onun kaşı, bunun gözü." Sinirlenmişti Yakup bey.
"Gören de sanaca..."
"Bu kız olmaz, çünkü ben kızı buldum" dedi Cabir bey. Yakup beyin hiddetine inat takındığı sakin tavırla.
"Buldun mu?" diye sordu annesi merakını gizleyemeyerek.
"Evet buldum."
Meraklı gözlerini oğlunun üzerinde gezdirirken sordu babası Yakup. "Kimmiş bu kız?"
Cabir elindeki fotoğrafları annesinin ve babasının görebileceği şekilde masaya dizdi.
"Bizim çalışanlardan birinin kızı; Zümra." dedi kendinden emin olduğu ses tonuna bile yansırcasına.
"Zümra.." diye tekrarladı Yakup Zümra'nın diğerlerinden farkını düşünürken. Başka hiçbir şey söylemeden kalktı oturduğu yerden. Çünkü biliyordu uzatmanın manası yoktu ve yine biliyordu Cabir bir şeyi kafasına koyduysa yapardı.
Yakup yukarı çıktığında annesi ve Cabir yalnız kalmışlardı.
"Oğlum, emin misin? Getirdin koydun fotoğrafları önümüze. Kız isteyecek mi, kabul gelecek mi?" diye sordu Havva.
Cabir kibirli bir gülüş takındı. "Kabul edecek. Kendinden önce düşünmesi gereken şeyler var. Zümra bu eve gelin gelecek..."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
