Selam gençler!
Siz de bilirsiniz ki, bazı şeylerin sonu asla gelmez.
Hayat döngü içindedir.
Kötülük bitmez, iyilik bitmez, güç bitmez, hele tutku... Hiç bitmez.
Sadece devran dönüp vakti geldiğinde yeni sahibine kavuşur döngü. Kurtulmakta imkansızdır aslında.
Hayat size ne bahşetmişse er ya da geç önünüze sunar. Bazılarımız bunu emekleriyle alır. Bazılarımızsa...
Tamamen şansına düşenden payını almıştır.
Benim gibi.
*
Adımlarım koca okul kapısından içeri girerken her hafta başı yapılan tören yavaş yavaş başlamıştı. Her zamankinden daha kalabalık olması beni biraz korkutmuştu açıkçası.
Çünkü bu durumda ya sizi uzun bir müdür konuşması bekliyordur ya da aynısıdır. Uzun bir konuşma.
Ve pazartesi günü sabahın yedisinde tahammül sınırlarımı zorlayan bir şey varsa, o da müdürümüzün uzun sıkıcı konuşmasıdır.
Ah hadi ama!
Bu hepiniz için geçerlidir biliyorsunuz.
Güneşin tepeye çıktığı saatlerde ağır çantalarımızla saatlerce boş alanda tutulmak eminim ki hiçbirinizin hoşuna gitmiyordur.
"Sıraya geçin gençler!"
"Yeni müdürünüz konuşma yapacak!"
"Toplanın artık kapılar kapanıyor."
Ah bir de değişik karakterli öğretmenler...
Biri yeni müdür dedi sanırım...
Genelde az rastlanan bir durum müdür değişikliği. Eskisine ne olmuştu acaba da yeni müdür gelmişti? Bildiğim kadarıyla da yıllardır görevinin başındaydı.
"Günaydın güzellik!"
Yanağımdan makas alan sınıf arkadaşıma dönerek tebessüm ettim. Genelde aram herkesle iyi olduğundan bu tavırlara alışıktım.
"Yeni müdür ne ayak?"
Soruma karşılık kürsüyü göstererek cevapladı. Aynı anda bende gözlerimi kürsüye çevirerek yeni müdüre göz attım.
"Araf Keskin. Genç, yakışıklı, bekar. Genelde müdürler kel olmuyor muydu ya?"
Sözlerine kıkırdayarak karşılık verdiğimde bir yandan da haklılığını savunuyordum. Müdür olmak için fazla genç ve torpilli duruyordu. Müdür olmak zorlu bir eğitim gerektiriyordu. Seneler aldığından çoğu müdür yaşını almış şekildeydi.
"Devran dönüyor desene Çağrı. "
Çağrı omuz silkerek önüne döndüğünde bakışlarım tekrar müdürü buldu. Beyaz gömlek siyah takım elbisesi vardı üzerinde. Kravat takmamıştı. Düğmelerinin bir kaçı da açıktı. Rahat bir tipe benziyordu.
"Sevgili Öğrenciler. Hepinizle tanışmak benim için onur verici. Eski müdürünüz sağlık sorunları nedeniyle görevinden ayrıldı. Yerine ben geçtim. Kalıcı olup olmayacağım belli değil şimdilik. "
Kalın tok ses tonu mikrofonun verdiği etkiyle tüm bahçeye yayılıyordu. Konuşmasını yaparken dikkatle öğrencilere dönüyor, baştan aşağı süzüyordu. Keza çoğu öğretmen ve öğrenci de aynı özenle müdürü süzüyordu.
"Bu hafta ikinci dönemin son haftası bildiğiniz gibi. Bu yüzden hem son hafta olmasından dolayı hem de yeni görevim şerefine sizler için bir program düzenledim. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aphrodite • Venüs (+18)
Teen FictionYaptığım şey ve bulunduğum ortam tamamen takdire şayandı. Fakat Şeytan, kafasını kaldırıp bir kez bile bakmamıştı. Buraya ne zorluklarla geldiğimin farkında mıydı? "Bana bakacak mısın artık?" Şeytan, önündeki kağıtlardan kafasını kaldırmadan sorumu...