8. BÖLÜM

379 53 11
                                    

 Susmuştum , sinirli bir şekilde   "Ilgın bana cevap ver." dedi ve "Nereden çıkarıyorsun bunu ?" deyip sessiz kalışını izlemiştim. Ardından derin bir nefes alarak "Evet seni seviyorum ama beni sevmeyeceğini bildiğim için vazgeçiyorum artık." deyip oradan uzaklaşacağım sırada kolumdan tuttu ve kendine çekti. "Seni seviyorum Ilgın!" diye bağırıp dudaklarıma yapışması bir oldu.

Elimden gelebildiğince öpmesine karşılık vermiştim. Sarp bana "Sevdiğim" dediğinde mutluluktan öleceğimi sandım. Ardından aklıma Yekta geldiğinde öpmesine karşılık vermeyi bırakıp geriye doğru adım attım.

"Üzgünüm." deyip merdivenlerden yukarı doğru hızla çıktım. Yekta'yı bıraktığım yere gittiğimde orada yoktu , bende okulda daha fazla oyalanmayıp çantamı alıp eve gitmek için yürümeye başladım.

Eve geldiğimde annem kapıyı açıp " Hoşgeldin kızım , ben biraz komşuya gidiyorum ocakta yemek var kendine dikkat et." deyip evden çıktı. Gözlerimi deprem şiddetinde devirip odama çıktım. Eşofmanlarımı giyip saçımı dağınık topuz yaptıktan sonra yemek yemek için mutfağa indim.

Yemeğimi yiyeceğim sırada kapının çalmasıyla kapıya doğru koştum , kapıyı açtığımda karşıma Kerem çıktı. Şaşırmıştım,daha sonra şaşkınlığımı üzerimden atıp "Senin ne işin var burada?" dedikten sonra hiç beklemeden , "Seninle Yekta ve Sarp hakkında konuşmaya geldim." dedi.  Kafamı tamam anlamında sallayıp içeri girmesi için kenara çekildim.

İçeri girdi ve bende kapıyı kapatıp salonu gösterdim. Salonumuz fazla büyük değildi , ortada bir masa koltuklar ve koltukların karşısında televizyon vardı her evde olduğu gibi. oturduktan hemen sonra Kerem bana dönüp "Ya Yekta yada Sarp?" diye sordu.

Kerem'in sorduğu soru karşısında gözlerimi bir kaç kez kırpıştırdım. Sorduğu soruyu hala idrak edememiştim. Ağzımı bir kaç kere açıp kapattım ve "Nasıl ya Sarp yada Yekta? Neyden bahsediyorsun sen?" diye sordum. Ciddi gözüküyordu,kahkaha atıp "Yakında öğrenirsin,şimdiden düşünmeye başla." deyip yanımdan ayrıldı.

Sinirlerim bozulmaya başlamıştı. Dişlerimin arasından "Sana inanmıyorum. Şimdi evimden çık." Bu kadar sinirli olduğumu bilmiyordum. Ama kim olsa aynı tepkiyi verirdi. Bana burda gelmiş doğru düzgün konuşmadığım kişilerle seçim yaptırıyor, At kafası. 

Peki ya doğruyu söylüyorsa? ya gerçekten seçim yapmak zorunda kalırsam? işte o zaman biterdim. Bu kötü düşünceleri aklımdan kovup mutfağa doğru yürümeye başladım.

***

Akşam olduğunda hala Kerem'in dediklerini düşünüyordum. Ya haklıysa , bence aklımı karıştırmak için öyle söyledi. Zilin çalmasıyla kapıya doğru koştum.  "Kim o?" dediğimde ses gelmemişti. Bir kere daha "Kim o?" dediğimde yine cevap gelmedi. En son dayanamayıp kapıyı açtığımda karşıma hiç beklemediğim biri çıktı.

Ağzımı açıp benim bile duyamayacağım bir şekilde "Ertuğrul." dedim.

UYKUCUNUN RÜYASI (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin