BÖLÜM 6: BAYKUŞ GÖZÜ

175 13 13
                                    

Merhaba yeniden! Yeni bölüm geldi ^^ Keyifli okumalar, yorum yapmaktan çekinmeyin! 🤍

Şubat 14, 2022.

BAYKUŞ GÖZÜ
🦪

Gece uyuyamamıştım, uyusam da göreceğim kabuslar yüzünden uyumuş sayılmayacağımı, başka bir dünyada, başka yüklerin göğsüme çökerek beni yoracağını biliyordum; bu yüzden uyumak için çaba sarf etmemiştim bile. Sadece yatağımda yatıp tavana bakmıştım.

Penceremin önündeki sokak lambasının sarı ışığı yatağımın kenarına düşüyordu, perdem açıktı ve ben de sokak lambasını görebiliyordum. Bana babamı anımsatmıştı.

Baş ucumda dikilmiş ışığını üzerime düşürüyordu fakat ben ışığının bana baskı mı yaptığını yoksa güven mi verdiğini ayırt edemiyordum. Karanlıktan beni kurtarıyor muydu yoksa gözümü alan hastalıklı ışığıyla düşüncelerimin de açığa çıkmasını, onlarla şakağıma ağrı saplanmasına mı sebep oluyordu hiç bilmiyordum, aklım karmakarışıktı.

Babam da böyleydi, yanımda olduğunu hissettiğim zamanlarda yaptığım işin mükemmel olmasını istediği için duruşunun endişe mi içerdiğini yoksa bana destek mi olduğunu çözemezdim hiçbir zaman. Ama bu davranışlarına karşı bir nefret beslememiştim çünkü herkese karşı böyleydi, onun ve annemin insanlarla ilişkileri bu şekildeydi.

Hala bazen büyüdüğüm evden uzakta bir şehirde yeni bir hayat yaşadığıma inanamıyordum.

Son birkaç yılda birden hayatım tam anlamıyla takla atmıştı ve daha önce aklımın ucundan bile geçmezken şimdi çiftlerde partnerim olabilecek olan kişiyi sorguluyordum. Düşünürken kendimi durdurup keşke o an orada olsaydım, keşke Alas'ı daha önce tanıyor olsaydım ve Tanya'yı bilerek düşürüp düşürmediğine kendim karar verebilseydim demiştim çoğu kez. Keşke bütün bunlar yaşanmadan önceki Alas'ı tanımış olsaydım, belki o zaman her şey bu kadar karmaşık olmaktan çıkardı.

Sabah biraz geç kaldığım için okula yalnız gitmiştim, aslında gitmek için hevesim de yoktu ama Belin'le konuşmam lazımdı.

İlk iki derse yetişemediğim için Belin'e kafede olduğumu söyleyen bir mesaj attım. Ders arasında içeriye ilk giren oydu, karşımdaki sandalyeyi çekip oturdu.

"Sabah yoktun okulda," dedi. Sanırım hızlı yürüdüğü için nefes nefeseydi. Gözleri sürekli yüzümde dolanıp duruyor, bir sonuç çıkarmak için uğraşıyordu.

"Bugün derslere girmeyeceğim," dedim sakince. Belin kirpiklerini kırpıştırıp devam etmemi bekledi. "Koska'nın yanına gideceğim."

"Kararını mı söyleyeceksin?"

Kafamı salladım. "Ama ilk önce sana sormam gereken şeyler var."

Belin sesimin tonundan konunun beni rahatsız ettiğini anlamıştı. "Dinliyorum," dedi masanın üzerinden hafifçe bana doğru eğilerek.

"Dün Çağla ve Alas'ın tartıştığını duydum," bilerek susmuştum çünkü Belin tam da beklediğim gibi gerilmişti. Tepkisini tarttıktan sonra devam ettim. "Tanya'dan bahsettiler ve gece aklıma takıldı. Ayrıca senin söylediklerin de..."

"Ben kaymak nedir bilmem bile. Söylediği şeylere kulak asacağın en son kişi benim," diyerek sözümü kesti. Birden parlamıştı sanki, kendini dizginlemeye çalışıyordu. Duruma kötü yaklaşmadığımı belli etmek için masanın üzerinden elini tuttuğumda dinginleşmişti.

"Çağla insanların onu suçladığından bahsetti. Benden sakladığını düşünmüyorum ama bana söylemedin de. İnternette her şey var Belin." Neden bahsettiğimi çok iyi biliyordu. "Neden Koska'nın teklifini sana ilk söylediğimde bana bunları anlatmadın?"

Gözyaşlarını Koru (+16)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin