ADIM

18 0 0
                                    

Üstümde olan yükün hafiflediğini hissetmek beni bir yandan motive etti, o an kendime karşı yaşadığım olumsuzluklardan umudum kalmadı, bir ileri beni göremiyordum bu durumu aşacağıma inancım azalıyordu gün geçtikçe ama bu durum oturduğum koltuktan karşıda bitkin halini gördüğüm aynadan devam etmeyecekti. Eldivenimin altında sakladığım karanlığım benim adım atmamı tökezleten oydu ,bunu biliyordum ama bir çarede arasam bulamıyordum.. bu şöyle bir şeydi ben uzun duvarla kıstırılmış bir yerdeydim duvarların üstü sarmaşık dolu tırmanıp çıkabilirdim ama sarmaşıkların hepsi dikenliydi, tutunduğum her sarmaşık elimi kesiyordu ben hep en başa dönüyordum.
Asya ablamla Memo aileme anlatmamda ısrarcıydı bende söylemek istiyordum ama onlar böyle bir durumla daha önce karşılaştımı bilmiyordum,korkutup üzmek istemiyordum birazda bu beni geri itiyordu ama açıklamalıydım,sarmaşıkların dikenlerini ailem ile kaldırmalıydım.
Akşam Annem bende bir şeyler sezmişti çünkü iyi değildim ve o dayanamıyordu artık bana;
"- Kuzum gel bakalım senle bime doğru gidip gelelim hem sen de bana bir şeyler anlatırsın he?" dedi . Hazırlanıp çıktığımızda yolda lafını dolandırıp dururken direk çıkardım ağzımdan tüm sözleri, anlattım bütün durumumu gösterdim eldivenlerimin altında yatan karanlığı..
Annemin göz bebeklerinin kocaman olduğunu gördüm bana sarıldı sımsıkı sanki bir daha sarılamayacak gibi sardı bedenimi gözleri doldu evladının gözleri önünde hissettiğine rağmen aylarca acı çektiğini bilemediği için canı yanmıştı hissetmiştim, keşke daha önceden anlatsaydım dedim içimden bilmiyordum böyle daha zor olacağını ama annem o an toparladı gözümün içine bakarak
"-Ben burdayım kuzum hep yanındayım annesinin birtanesi dedi.."
Doğduğunuz an ilk annemizin kucağına veriliriz biz o anı hatırlayamayız o ilk kavuşmayı klip gibi gözümüzde canlanmaz ama o ilk kucak duygusunu hissederiz ben yeni doğmuş daha dünyaya karşı hiç bi güvencesi olmayan kendini en savunmasız en güçsüz hisseden o bebektim annemin kollarında o an hiç ses etmese bile boynundaki kokusu bile benim için yetiyordu hep ilk ve sonmuş gibi sarılırım anneme kopmasından hep korkarım bağımızın, sevdiğim insanlara karşıda böyle bir duygu besliyorum o yüzden ilk ve sonmuş gibi kaybetme duygusu bende çok oluşuyor o yüzden, bir şeyide hep söylerim herkes gitsin ama annemin kokusu ve kendisi asla gitmesin, çok duygusal yaklaşıyorum olaylara ama böyleyim..
Anneme anlattığım için rahatlamıştım sıra babamdaydı; Babam hep sen benim küçüklük halimsin der attığım her adımda geliştiğim her kademede babamın adımlarını attığımı hissediyorum değişimlerimde karakterimde sanki hep bir bağımız var, babamla dost, arkadaş gibi konuşabiliyordum bu durum biraz hafifletti beni.
Balkona kendimi dinlediğim bi vakitte kapı açıldı giren babamdı elinde çayı karşıma oturdu enerjisini moodunu ayarlamıştı konuşma yapılacağını hissetmiştim ve hissetmemle konuşmaya başlamıştı;
"-Evlat nasıl gidiyor"
"-iyi baba Allah'a şükür"
"-Beni bir arladaş bir dost, baba olarak görmeni istiyorum evlat rahat ol dök içini"
Bu cümlesi konuşmamı toparlayamasam da konuşmamı sağladı, her şeyi olan biteni anlatmıştım yaşadıklarımı...
Baba çok farklı bir şey gerçekten evet baba anne herkes bunu tanımlayabilir kim olduğunu bilir biyolojik olarak seni dünyaya getiren insanlardır demi herkes bilir bunu önemli olan, benim kalbime dokunan değerlerime kattıkları . Babamın bu konuşmada benimle böyle konuşması beni gerçekten çok bağladı zaten çok bağlıyım ben babama çok farklı bir his olduğunu her geçen gün farklı farklı hissediyorum zaten, her sorunumda düşünürken babam benim için bunları yapar bu sorunlarımın üstesinden gelirim ben babamla diyebiliyorum her zaman bu bana güven duygusunu kazandırdı babam kişiliğim ve karakterimde büyük bir etken benim için öyle bir şey ki düşsem gözüm açıldığında babamı karşımda gülümserken kollarında olacağımı bilirim benim bunu bilmem yetiyordu gerçekten..
Ben sarmaşıkların dikenlerine karşı bir mücadele başlatmıştım bugün babam annem yanımdaydı biliyorlardı çok rahatlamıştım bunu bilmek çok iyi hissettirmişti bana.
Güne başladığımda yorgundum isteksizdim her zamanki gibi durakta bekliyordum, hava belirsizlikteydi anlamsız bir hava vardı soğukta değil sıcakta değildi tuhaftı, dalgın dalgın bakarken etrafa benim otobüsümden önce gelen bi otobüs durağa yanaştı yolcular iniyordu.. kafamı kaldırdım iki çift göz , dalgınlığımı aldı o an uyandım önümden geçti ve ilerledi arkasına bakarak hatırlıyordum bu iki çift gözü bu otobüsten sürekli bu saatlerde inen kızdı bu gidene kadar bakıştık , sürekli her gün otobüsünün geldiği saate denk geliyodun ve her zaman önümden geçiyordu her gün bu şekilde devam ederken tanışmak istedim tam önümden bakarak geçerken;
"-Günaydın" dedim ama o söz bi anda çıkıverdi ağazımdan tutamamıştım kendimi çünkü. Gözleri çok güzeldi, bakışlarında denizi görüyordum, farklı farklı dalgaları vardı denizinin gözlerinde
"- G-günaydın" dedi şaşırarak beklemiyordu sanırım. Dalgalanan denizleri kendi içinde dağıldı kocaman olan gözbebeklerinde
"- Okulun bu tarafta sanırım sürekli karşılaştığımız için tanışmak istedim ben İsmail"
"-A evet doğru burda okulum, ben.. ben hiç beklemiyordum sadece birbirimizi gördüğümüz için bir anda seslenince şaşırdım, tanıştığıma çok sevindim ben de Aden"
İsmi güzeldi ve tatlı bir kızdı tanıştıktan sonra alışık olduğumuzdan sanırım bakışmaya devam ettik, ama otobüsüm gelmişti dalgalanan mavi gözlerine bakarak,
"-Benim gitmem gerekiyor kaçırmıyayim otobüsü tekrardan seni tanıdığıma çok sevindim görüşürüz Aden" diyerek elimi uzattım
"-ha doğru kaçırma otobüsü tabi
ders saatim yaklaşıyor hem geçerim birazdan, bende tanıştığıma çok sevindim seninle iyi dersler İsmail."
diyerek elimi tuttu dışarıdan üşümüş elleri buz gibiydi ama pamuktu elleri ,tutamadım kendimi eldivenimin altındaki karanlığa aldırış etmeden eldivenimi çıkarıp eline giydirdim
"-İsmail ne yapıyorsun"
"-Hava soğuk farkındaysan ellerin buz gibi itiraz istemiyorum lütfen"
"-Peki" deyip gülümsedi o gülümseyince bende gülümsedim ve el sallayıp otobüse bindim tam arkaya doğru ilerlerken beni beklediğini gördüm bakıyordu deniz gözleriyle, el salladı bende içerden gülümseyerek el salladım, yolculuğun başlaması ile yavaş yavaş görüntüsünü kaybettim...

KOZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin