T h i r t y - e i g h t

640 65 10
                                    

Beomgyu'yu koluma takıp sevimli sevimli koridorda yürüyordum. Mutluydum. Soobin ile güzel şeyler yaşamış ve barışmıştık. Okulda hiç görüşmüyor değildik ancak o kendi arkadaşlarıyla bende kendi arkadaşımla dolaşıyordum.

Aşağı kantine inmeye başladık. Beomgyu bir şeyler anlatıyor bende onu dinlemiyordum. Her zaman ki gibi. Önceden Taehyun diye susmazdı, şimdi ise Taehyun ile yakın oldular belki susar diye düşünmüştüm ama car car konuşmaya devam ediyordu.

"Lan varoş dinliyor musun sen beni!?" Beklediğim sinirli tepki geldiği zaman gülümsedim.

"Yo ne dinlicem ben seni be" Yüzünü asmaya başladı. Bazen ona çok yükleniyor gibi hissediyordum. Yani sürekli birbirimizi aşağılardık ama bazen üzülüyorduk. Ben ona göre daha az üzülürdüm ama bu sıralar onun sık sık bu tür davranışlarıma kırıldığını görüyordum.

Beomgyu dışarıdan bakıldığı zaman her ne kadar umursamaz biri gibi görünsede o cidden umursardı. Ve bana göre şu sıralar özellikle kırılgandı çünkü Taehyun ile konuşuyorlar, flörtleşiyorlardı. Beomgyu cidden Taehyun'dan hoşlanıyordu hatta aşık bile olabilirdi. Beomgyu ve Taehyun dönem başında aynı sınıftalardı. Beomgyu sorumsuz olduğu için ödevini yapmamış ve azarlanacaktı. Taehyun ona ödevini vermiş ve hızlıca yapmasına yardımcı olmuştu. Sonrasında Taehyun sınıfı sevmediği için arkadaşının olduğu bir sınıfa gitmişti. Beomgyu sık sık onun çok tatlı olduğunu, iyi kalpli olduğunu söylerdi ancak asla hoşlandığını kabul etmezdi. Bir gün ağlayarak beni aramış ve yanına çağırmıştı. Ona ne olduğunu sorduğumda ise Taehyun'un bir kız arkadaşı olduğunu söylemişti. O gün kabullenmişti hoşlandığını. Yaklaşık bir buçuk yıldır da ondan hoşlanıyordu.

"Gel kantine girelim sana bir şeyler alırım" Mutlu olması için kolundan çıkıp elini sıktım ve kolumu omzuna attım. 9.sınıfta sürekli yapışık gibi olduğumuz için bizi sevgili sanıyorlardı. Ama biz buna rağmen umursamayıp yine sarılıp yine kol kola oluyorduk. Gülümseyerek cevap verdi ve kantine girdik. Her ne kadar Beomgyu ile atışmayı küçüklükten beri sevsemde eğer o kırılmaya başlıyorsa durmalıydım. Düşüncelerimden gördüğüm manzarayla ayrıldım. 2 kız Soobin'in oturduğu masanın önüne geçmiş bağırışıyorlardı.

"Lan kavga mı ediyorlar üçü" Beomgyu'nun dediğiyle ona doğru döndüm. 'bilmiyorum' anlamında başımı salladım. Biraz izlemek istiyordum eğer kavga varsa saç baş girmek benim için sıkıntı değildi.

Bir süre daha 2 kız birbirine bağırdıktan sonra kızlardan biri Soobin'e bir şeyler demeye başladığında hızlıca o yöne doğru yürüdüm. Masaya geldim ve kızlara 'hayırdır' anlamında baktım.

"Yeonjun naber otursana kavgayı izleyelim full HD" Soobin'in dediğiyle kıkırdadım ve kızlara bakmaya devam ettim. Sonunda sıkılıp sordum.

"Ne oluyor burda dikilmiş ne yapıyorsunuz kızlar?"

Cevap beklerken gözlerimi Soobin'e çevirdim. Heyecanlı görünüyordu. Soobin daha öncelerinde kavga etmeyi sevmediğini çünkü aşırı sinirlenip yanlış şeyler söylediğini ki doğru ama kavga izlemeyi sevdiğini sanki sinirleri gidiyormuş gibi hissettiğini söylemişti.

"Ya bu masa boştu bende oturup burdan izledim kavgayı benle alakası yoktu yani" Soobin'in kendi açıklamasına gülümsedim. Kızlardan birini sevmiyordum çünkü çok yavşak bir yapısı vardı ama diğerini ilk defa görüyordum. Zaten Soobin'e bir şey söyleyen kızda yavşak olandı yani diğer kız beni ilgilendirmiyordu.

"Ee kızlar bittiyse kavganız gitseniz mi tüm kantin oturmuş sizi izliyor zaten?"

Yavşak sevmediğim ve aynı zamanda çakma platin saçlı kızın bana olan bakışları gittikçe rahatsızlık veriyordu.

"Sana ne zilli Yeonjun okulda ki erkeklerin hepsini elinden geçirdikten sonra sıra Soobin'e mi geldi yoksa?" Şokla ağzımın açılmasını durduramadım. Hadi ama ben gaydim. Yani normal bir erkek sayılmazdım. Hem erkek gibi hissetmiyordum bence kızı dövsem sıkıntı çıkmazdı. Hem okulda ki tüm erkekleri elimden geçirdiğim falan yoktu. Sadece yakışıklı olanlar vardı. Ve okulda bana göre yakışıklı olan erkek sayısı azdı. Yani Soobin bile aslında benim tipim değildi sadece kişiliği çok sevimliydi ve benim için önemli olan asıl etken kişilikti. Okulda da pek düzgün insan var diyemem de zaten.

"Kız senin canın dayak mı istiyor yolarım seni yelloz" Kollarımı sinirle önümde bağladım ve keskin bir şekilde gözlerine baktım.

"Bilmem senin canın istiyor galiba?" Cidden sinirlerim aşırı ama aşırı geriliyordu. Soobin'e baktığım da ise istemsizce gülmek istedim. Hem sinirli hem meraklı hemde heyecanlı görünüyordu. Sonra birden elinde ki içeceği şapırtadarak içemeye başladı. Şuan kızın önünde ciddi olmalıydım o yüzden gülmedim. Ama buna sonra çok gülecektim.

"Ne oldu pis ibne Soobin'den mi hoşlanıyorsun yoksa? Bir o kalmıştı okulda yatmadığın zaten erkek orospusu seni!" Evet. Sinirlenmemeliyim değil mi? Yattığım biri de yoktu cidden insanlar nasıl bu kadar götlerinden atabiliyorlardı.

"Herhalde bu okulda ki tek erkek orospusu olarak kalmak istemediğin için Yeonjun'a böyle bir iftira atıyorsun?" Arkamı döndüm ve Yeji'ye baktım. Cidden kavga varsa anında damlıyordu. Yanıma geldi elini beline koyup ona baktı. İşlerin kızışmasını istemiyordum çünkü müdür benim pronounsuma göre yargılamayacak, kıza saç baş girdiğim için normal kavgadan daha büyük görülecekti. Daha önce erkeklerle saç baş girip dayak yemiştim eşcinsel olduğum için ama gururlu bir şekilde dayak yemiş olurdum. Çünkü kendimi koruyabildiğim kadar korurdum. Hem bende zarar verirdim. Her ne kadar aldığım kadar olmasa da. Yeji anında kızın saçını çekmiş ve üstünlük sağlamıştı.

Beomgyu kavga sevmediği için gelmemişti. Ona hak veriyordum çünkü ailesi sürekli evde kavga ettiği için artık onda travma oluşmuştu. Umarım sesleri duyamayacağı bir yere gitmiştir diye düşünerek Soobin'in yanına oturdum ve kavgayı izlemeye başladım.

"Ya neden kavga başlamış ki" Soobin gülümseyerek baktı.

"Ya bu masanın karşısında kızların sevdiği çocuk varmış bu ikisi masa için başladı kavgaya sonra işte saç baş girceklerdi sen geldin. Bende oturduktan sonra öğrendim masa için kavga ettiklerini. Bilerekte kalkmadım kavga büyür belki HD izlerim diye." Soobin'in dedikleriyle kıkırdadım. Soobin gerçekten hem soğuk hemde aşırı eğlenceli ve kafa dengi olmayı aynı anda başarabiliyordu. Soobin'e ne dediği açıkçası şuan hiç ama hiç umrumda değildi. Sonra sorardım ne de olsa.

"İşte benim sevgilim"

Cr: busyeww
Böyle bisi yazdim heheehehehe
Bos bos olaylar olduğuna göre demek ki final yakın😞😞😞

nerve problem | yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin