Sevgili Anşa;
Beni merak buyurmuşsun. Hemen söyleyeyim ben çok iyiyim. Fakat burada hafif bir iç ihtilal havası var. En kısa sürede yanına geleceğim allah ta isterse. Ben biraz malumat toparlayayım. Belki ben de giderim ihtilal grubuna. Biliyorsun ben de bi askerim. Yavaş yavaş emekli bile olsa tüm askerleri tekrardan göreve çağırıyorlar sana da bir malumat ulaşmıştır. Demem o ki Anşa eğer beni radyo da duyar veyahut televizyonda görürsen sakın telaşlanma ve belirsiz bir hülyaya kapılıp beni bulmak umuduyla İstanbul'dan kalkıp ta buralara kadar yani Beşparmak'a kadan gelme. Neyse sen kendine iyi bak sana göndereceğim diğer mektubatı da okumayı ihmal eyleme emi.
Tüm iyi dileklerimle.
Mahmud.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN GELDIM #WATTYS2015
Historical FictionAnadolu... İstanbul... Mahmud ve Anşa. Kara gecelerin, kara odaların ve kara düşüncelerin serbest mahkum kişileriydi. Zaman onları ya ayıracak ya da daha da kuvvetli birbirine bağlıyacaktı. Ama iş zamana kalmıştı artık. Zamanın ne başı belliydi ne d...