Arastan
Yıkımın anlattıklarıyla ne diyeceğimi bilemiyorum daha doğrusu uçurumun kenarındaki Yıkıma ne diyeceğimi bilmiyorum. Yıkımın bir adım daha atarsa düşeceğini fark edince " dur Yıkım dur abicim bak özür dilerim nolur gel hadi bak düşeceksin" dedim. Yıkım bana bakarak " bir özür neyi değiştirir Aras. Bir özür geçmişi değiştirir mi ya da yaşanmışlıkları bence değiştirmez" dedi. Bakışları bayılacakmış gibi konuşma şekli farklı ne oluyor bu çocuğa. Allahım sen yardım et nolur. Dua etmeye devam ederek Yıkıma yaklaşmaya başladım bir şeyler söylüyor ama umursamıyorum. Tam bayılacakken tutum yavaş bir şekilde arabaya taşıdım. Elim titreyerek telefonu çıkarıp Ateş abimi aradım abim " Aras önemli değilse kapat" dediğinde " a-bi çabuk gel" diyebildim. Abim hemen " noldu Aras iyi misin nerdesin abim" dedi. Bende " a-abi biz neredeyiz bilmiyorum nolur gel" dedim. Abim " tamam abicim sakin ol bak bana konum at geliyorum" dedi. Sadece " tamam" dedim ve kapattım. Konumu atınca arabadan su aldım elime döküp yıkımın yüzünü ıslatmaya başladım. Beş dakikadır aynı şeyi yapıyorum ve uyanmıyor neden Allahım neden uyanmıyor. Belki sesimi duyunca uyanır diye " abicim hadi uyan eve gidelim burası biraz soğuk. Üşürsün burda hadi uyan gidelim. Neden uyanmıyorsun kardeşim neden" dedim artık ağlamaya başladım. Mert gibi kucağımda yatıyor ve ben bir şey yapamıyorum. Hıçkırıklarım benden bağımsız ağzımdan çıkmaya başlayınca Yıkım biraz kıpırdandı hemen yıkıma " iyi misin abim" dedim Yıkım sadece " ağlama abi ben ağlamıyorsam sende ağlama" dediğinde. Bende " ağlamıyorum abim bak" dedim. Yıkım doğrulmaya çalışınca yardım ettim hâla bakışları bayık ayağa kalkarsa yeniden bayılır belki diye " ayağa kalkma" dedim panikle. Başını sallamakla yetindi. Suyu içmesi için uzattığımda " içmesem daha iyi" dedi. Kaşlarımı çatıp " neden" dedim. Yıkım bilmem der gibi omuzunu sallayınca " ya sabır ya selamet" dedim. Tam Yıkıma neden böyle olduğunu soracakken Ateş abimin arabasını gördüm. Ayağa kalktığımda Yıkımda kalktı tam konuşacakken Ateş abimin sesi bana engel oldu. Endişeyle yanıma gelip " noldu Aras neden ağladın iyi misin abim" dedi art arda. Bende " ben iyiyim abi Yıkım— derken sözümü yarıda kesip Yıkıma doğru döndü ve yumruk attı benim kardeşime yumruk attı. Yıkım yere düşecekken yine tuttum sonra " Yıkım abim hadi sen arabaya geç bende geliyorum" dedim zaten ayakta duracak hali yok onun için başını salladı ve arabaya doğru yürümeye başladı . Yıkım arabaya binince abime dönüp " ne yaptığını sanıyorsun abi sen" diye bağırdım. Abim kaşlarını çatarak " asıl sen onun için bana bağırarak ne yaptığını sanıyorsun" dedi. Öfkeyle " ben ne yaptığımı gayet iyi biliyorum" dedim. Abim " o zaman ne bok yemeye beni arayıp yardım istedin Aras" dedi. Bende " çünkü o az önce yumruk attığın kardeşimiz baygındı çünkü o az önce yumruk attığın kardeşimiz intihar ediyordu" dememle abim " n-ne" dedi. Bende öfkeyle " NE der kalırsın işte böyle" dedim. Abim kendine gelerek " iyi mi şimdi hastaneye gidelim mi" dedi. Bu sefer sakince " bence gitmeliyiz bayıldı çünkü" dedim. Abim ne dediğimi anlamış olacak ki arabaya koşmaya başladı te allahım ya sen gel yumruk at sonrada endişelenip koş yok yaaa yer mi Arslan çocuğu? Yemez. Bende arabaya yürümeye başladım abim Yıkımla konuşmasını bitirince " e o zaman Bora abimin yanına gidiyoruz dimi" diye sordum. Abim " hayır direkt eve" dedi net bir şekilde. Bende umursamadan " iyi tamam" dedim ve arabaya bindim. Yıkıma bakınca az önceye göre daha iyi olduğunu gördüm çok şükür Allahım. Sesiz bir yolculuğun ardından eve geldik. Yıkım tam inecekken " bekle bir dk" dedim. Arabadan inip Yıkımın kapısını açtım inmesine yardım ettim Ateş abim yolda arayıp şirkete geçeceğini söylediğinden beklemeden eve geçtik. Annem bizi görünce " hoş geldiniz oğullarım ne yaptınızda bu kadar geç kaldınız anlatım bakayım" dedi. Ben cevap vereçekken Yıkım gülerek " çok çalışıp çok yorulmak Hülya hanım" dedi. Bende gülerek " evet anne çok çalıştık çok yorulduk çok açıktık" dedim. Annem gülerek " tamam oğlum ben size hazırlarım yemek sen yeterki birini yemeden dur" dediğinde Yıkım kahkaha attı bense somurttum. Ben otururken Yıkım " ben bir üzerimi değiştirip geliyorum" dedi. Bende " tamam abim" dedim. Yıkımın gittiğinden emin olunca Emre'yi arayıp " kardeşim Yıkım hakkında detaylı araştırma yapmanı istiyorum" dedim. Emrede " tamam kardeşim yarın elinde" dediğinde rahat bir nefes aldım. Ne kadar erken o kadar iyi.
Yıkımdan
Bu gün yaptığım iğrençti. İntihar ne ya intihar ne. Abi umarım bu saçmalığımı görmemişsindir umarım. Zaten Ateş ve Arasın bilmesi beni sinir ediyor. Neyse Yıkım sakin ol zaten bu gün bir defa bayıldın ikincisine gerek yok. Üzerime siyah tişört ve siyah eşofman altı giyip aşağı indim. Aral ve Aras aralarında konuşurken Hülya hanım araya girip " hadi yemek hazır" dediğinde Aras " ya bu gün ben konuşurken neden herkes araya giriyor" dedi. Bu haline gülüp " çok sevdiklerinden" dedim. Aras " bunu biliyorum zaten" dedi gülerek. Hülya hanım " e ammada konuştunuz terlik geliyor bakın" dediğinde Bizde ellerimizi teslim olur gibi kaldırdık ve gülerek sofraya oturduk. Aral sabaha göre daha iyi hayret kafasına dağ mı düştü acaba. Neyse ben yemeğime bakarım. Yemek faslından sonra salonda boş boş oturmaya başladık. Bir süre sonra sıkılıp " ben kaçar hadi size hayırlı geceler" dedim ve asansöre bindim. Kafamda tek bir soru var şimdi bana nasıl davranacaklar. Acıyarak mı iyi davranacaklar yoksa gerçekten mi iyi davranacaklar ya da aynı mı devam edecekler . Aslında aynı devam etmeleri ben ve onlar için iyi olur sonuçta bu evden gideceğim ne olursa olsun. Neyse bu kafayla anca saçmalarım en iyisi uyumak. Çamdan yıldızlara bakıp " iyi geceler abi" dedim ve kendimi karanlığa bıraktım. Sabah Buse'nin " abi bak ayılar beni kovalıyor kalk artık" demesiyle uyandım. Bu kızın nasıl bir hayal gücü var merak ediyorum ayı ne ya ayı ne. Bu gün bir farklılık yapıp üzerime beyaz gömlek giydim ve aşağı indim. Bu gün hafta sonu olmasına rağmen Ateş Aral Aras ve Murat bey ortalıkta yoktu. Hülya hanıma bakarak " diyerleri nerde" dedim. Hülya hanım merak etmeme sevinmiş olacak ki gülerek " şirkette bir sorun varmış onu halletmeye gittiler oğlum" dedi. Bende " tamam. Ben aç değilim kahvaltı yapmayacağım size afiyet olsun" dediğimde Hülya hanımın" olmaz bu kahvaltı yapılacak" demesiyle. " ama- " ama falan yok Yıkım" dedi itiraz istemez bir tonda. Bende el mahkum oturdum bir şeyler yerken kapı çaldı pardon alıçaklı gelmiş gibi çaldı. Mert ayağa kalkıp " anne Buseyle siz burda bekleyin biz Yıkımla şu gelenlere bakalım" dedi. Annem " olmaz oğlum" dediğinde " yok biz bir bakalım siz içerde bekleyin lütfen" dedim. Annem oflayarak " tamam ama bir sıkıntı olursa babanları ararım ona göre" dedi. Bende " tamam hadi Mert bakalım şu gerzeklere" dedim ve Mertle beraber kapıyı açtık açmaz olaydık am*na koyayım bu ne. Mertin " bizi bunlar s*ker kardeşim bence babamları arayalım" demesiyle kendime geldim. Bencede bunlar bizi sever çünkü. Mert'e " aynen sen mesaj at" derken adamın sesi araya girdi ve " Ooooo ailenin küçük ferdi olan Mert bey nasılsınız bakayım" dedi. Mert mesajı gönderdiğinden kendinden emin bir şekilde " iyi hatta baya iyi siz" dedi. Adam bu haline öfkelenmiş olacak ki " Acemi olmana veriyorum bu davranışını şimdi git Ateşi çağır buraya" dedi sona doğru bağırarak. Mert " maalesef , adını bilmediğim çakma mafya abim evde değil" dedi alayla of Mert sen tanımazsın bu tipleri adamı bir güzel severler gerçi bunlar biraz farklı ama olsun. Adamın bağırmasıyla irkildim ne diyor bu p* zevenk der gibi yüzüne baktım ve sonra Mert'e dönüp " biraz ciddi ol bunların şakası yok" dedim. Mert'te anlamış olacakki " tekrar söylüyorum abim evde değil" dedi. Adam " O o*ospu çocuğu buraya gelene kadar hiç bir yere gitmiyorum" dedi. Benim en nefret ettiğim küfürü edince dayanamayıp " sen kimsin de benim ailemden birine o*ospu çocuğu diyorsun lan" diye bağırdım. Adam öfkeyle silahın emniyetini açıp kafama dayadı ve " asıl sen kim oluyorsun da bana bağırıyorsun lan p*ç" diye bağırdı bende bağırarak "YIKIM ARSLAN" dedim ve cebimdeki çakıyı boğazına dayadım. Tam konuşacaktım ki araya silah sesi girdi sonrası sessizlik..
İyi okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni hayat
أدب المراهقينSadece mutluluk istemiştim olmadı bakalım şimdi ne olacak...