10

28.8K 675 52
                                    

Yazdığım tek kurgu bu olmadığı için buna günde bir taş çatlasın iki bölüm geliyor 🌠

☄️

Önüme döndüm derin bir nefes alırken göğüsüme düşen saçlarımı hırsla geriye savurdum ve onun benden uzaklaşan bedenini hissettim.

Gerizekalı!

Dikkatle mağazayı taramaya başladığım vakit hiçbir ürüne alıcı gözle bakmadım. Parlak beyaz zeminde salındım.

"İyi günler hanımefendi." Güler yüzüyle bana bakan adama baktım. Aynı sıcaklıkla gülümsedim.

"Ah merhaba." Başımda dikilsin istemezdim. Yeteri kadar insan dikiliyordu nasılsa. Yardım gerekmiyordu.

"Bir ihtiyaç olursa seslenmeniz yeterli." Başımla onayladım. Bana istediğimi vermesine sevinmiştim.

Tek parçalar dahil tüm ürünlere bakındım. Niyetim almak değildi. Cam tezgahın önünde durmuş transparan takıma dikkatle baktım. Güzel görünüyordu. Al benisi vardı.

Yanıma gelen karartıyı görmezden gelerek ürüne bakmaya devam ettim.

"Mermer tenine çok yakışır." Kulağımın dibinde konuşmasıyla dudağımı dişledim. Benimle eğleniyordu.

Varlığı benliğimde uyanan yakarışları harekete geçirmiş olsa da ondan artık daha fazla nefret ediyordum.

Hiçbir şey demeden yanından uzaklaştım. Bir şey almayacağım için mağazadan da çıktım. Duyulan adım sesi ona aitti.

Bu alışveriş merkezine hakim olan zihnim beni emin adımlarla terasa yönlendirmişti.

"Kumru!" Derin bir nefes alıp vermenin ardından kalkıp inen omuzlarım yıldığımı gösteriyordu. Kırk yılda bir dışarı çıkan ben şimdi de bana doğru gelen Doruk'a bakıyordum.

"Selam Doruk." Okulun futbol takımındaydı. Bu nedenle vücudu iyi boyu da benden uzundu. Hiçbir zaman sınıf arkadaşlarıma ekstra samimiyet göstermedim. O ise geldi belimden tutup yanağımı öptü. Ne gerek vardı buna?

Sidar'ın bir adım yaklaştığını fark ettim. Göz ucuyla baktığımda bakışlarının Doruk'un üzerinde olduğunu gördüm.

Aptal!

"Sen gelir miydin ki buraya?" Gülümsedim. Gelmezdim. "Nadiren." Tek düze cevabına karşılık gülümsedi. "Seni görmek çok güzel." Boş boş baktım bunu hep yaptığım için yadırgamıyordu.

"Teşekkür ederim. Ben artık gideyim görüşürüz." Bir adım gerilediğimde beni başıyla onaylamıştı.

Daha fazla durmadan çıktığım terasta derin nefesler almaya başladım. Etrafıma göz gezdirdim hafif rüzgarın tenimi okşamasına izin verdim.

Kulağıma gelen sesleri yok saydım ve hatta kulaklık takarak her şeyden soyutlandım. Yine de onun varlığını hissettim.

Bir süre sonra ellerim bedenimi sarmış üşüdüğüm sırada omzuma konulan ceketin Sidar'a ait olduğu burnuma dolan kokudan anlamıştım.

Omzumu hırsla ittirerek ceketi istemediğimi gösterdim. O ise zorlamış omuzlarımı sıkı sıkıya tutmuştu.

"İstemiyorum." Dişlerimin arasından konuştum. Konuşsa da duymazdım hala müzik dinliyordum. Şu anda beni sadece rahatsızlık ediyordu.

Hırsla omzumu silktim ve kulaklığıma dokunup devre dışı bıraktım.

"Beni rahat bırak." Boş boş bakamya devam etti. Aramızda geçenlerin hiçbir hükmü olmadığını yüz ifadesi kadar boş olduğunu bas bas bağırıyordu.

KARAYEL +18 (KBM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin