Cehennemin durakları vardır. İlk durakta inenler cehennemin kapısını aralar ve ateşle yıkanırlar. Canları öyle yanar ki akılları gider başlarından. İkinci durağa gidenler ilk duraktakilerin çığlıklarını duyamazlar bile.
İkinci durağın ismi Seir'dir...
Ben geldim. Bu bölümü yazarken bir yandan çok eğlendim bir yandan da üzüldüm diyebilirim. Allah'ım CN benim devrelerimle oynuyor. Gülerken ağlamama ramak kaldı. Neyse fazla uzatmadan sizi yeni bölümle baş başa bırakayım. Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım.
Keyifli okumalar dilerim. 💖
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
8.Bölüm: Unutursan Çiçekler Fısıldasın Sana Beni
Gölgen gibi adım adım, Her solukta benim adım, Ben nasıl ki unutmadım, Sen de unutma beni, unutama beni.
Pembeye boyalı tahta masanın üstünde duran, radyodan odayı dolduran şarkıya mırıltılarımla eşlik ederken bu şarkının bana hatırlattığı şey inanılmaz canımı yaksa da yine de dinlerken söylemeye devam ediyordum. Neden kendime bu denli acı çektirdiğimi bilmiyordum ama sanırım ne kadar inkâr etmeye çalışırsam çalışayım ben de Duman ile eskiden birlikte olduğumuz o eğlenceli anları özlüyordum.
Bana birlikte olamayacağımızı söylediği günden beri düşünüp duruyordum?
Neden?
Sevgiye karşı güvensiz miydi ya da sevdiği biri tarafından terk mi edilmişti?
Beni o gece, o duvarın altında hüngür hüngür ağlarken yapayalnız bırakıp gitmişti.
Birileri ona kalmaktan çok gitmeyi öğretmiş olmalıydı.
Uzandığım yerden elimin altındaki çiçeği severken bu çiçeğin bana hissettirdiklerinin ne kadar ağır olduğunun bilincindeydim. Duman ile yaşadığımız son olaydan beri kendime gelmem iki hafta gibi uzun bir zaman almıştı. İşten süresiz izin alıp özel sebeplerden dolayı ne zaman döneceğimin belirsiz olduğunu söylemiştim. Sonra eve gidip birkaç parça eşyamı bezden bavul çantamın içine doldurup kimseye hiçbir şey söylemeden buraya gelmiştim.
