En büyük hayalim ne mi?
Kardeş katili olmak
:)
"Şu an ikimiz güzel güzel sahili dolaşmamız gerekirken geldiğimiz yere bak! Yemin ederim öldüreceğim şu çocuğu."
Çağrı elleri cebinde, sinirle homurdanıp ayağının ucuyla küçük taşlara vuruyorken hemen yanında yürüyen Yeşim kolunu sevdiğinin koluna geçirmiş ve kafasını omzuna yaslamıştı. "Olsun. Daha birlikte geçireceğimiz çok günümüz olacak."
Çağrı yanaklarının kızardığını hissederken engelleyemediği gülümsemesiyle Yeşim'e yandan bir bakış attı. Onunla geçireceği o güzel günleri iple çekiyordu.
"Kusacağım şimdi. Nefret ediyorum sizden. Vıcık vıcıksınız!"
Melisa'nın yüzünü buruşturarak söyledikleri diğerlerini güldürürken Yeşim göz kırpıp saçlarını geriye attı. "Kıskanç arkadaşım kıskanma beni."
Melisa burnunu kıvırıp gözlerini devirdi. "Ne kıskanacağım seni be!"
Aslında tam olarak onu kıskanıyordu. Çekik gözlü aptal çocuk en yakın arkadaşını elinden almış gibi hissediyordu ama bunun doğru olmadığını biliyordu. Sadece arkadaşını başkalarıyla paylaşmak çok zordu. Nazik kalbi yara bere içindeydi. Kollarını göğsünde topladı ve yemyeşil yapraklarını rüzgarla dans ettiren ağaçlara döndü.
Geldikleri bu ıssız ormanlık alanda Ege'nin ailesinin bir arsası vardı. Orası pek bir bakımsız kalmış olsa da Çağrı'nın aptal arkadaşı bir kızı o korkunç kulübeye götürmekte çekinmemişti. Başına gelecek tüm belaları hak ediyordu.
Çağrı yine söylenmeye başlarken Esma'nın çığlığı laflarını böldü. "Bu ne be?"
Esma'nın dehşetle baktığı yer büyük bir ağacın dallarının arasına ağ örmüş, normal örümceklerden daha büyük görünen simsiyah bir örümcekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzü'nün Arkadaşları |texting|
Novela Juvenilyeşimçoban : Benimle evlenir misin çağrıaksoy: Hayır yeşimçoban : Tamam yeşimçoban : Yarın bir daha denerim çağrıaksoy : Sakın herkesin içinde elinde lahmacunlarla bana evlenme teklifi falan etme yeşimçoban : En sevdiğin şey lahmacun değil miydi me...