26

172 30 24
                                    

26 ;))

harry duştan çıkmıştı, çıktığı anda sevgilisi yanına gelmiş ve harry'nin boynuna yumuşak öpücükler vermişti, aşağıdan seslenen anne ile harry louis'ye aşağı gitmesini söylemişti ve kendi de giyinip aşağı inip yemeğe oturmuştu.

en son tatile gitmişlerdi, 3 gün ardından anne'nin hastalandığını duyunca eve dönmüşlerdi. harry o kadar ağlamasından sonra louis tedirgin olup onlarda kalmaya karar vermişti, ve yatakta yatan hasta anne'ye bakacaklardı çünkü gemma'nın sınavı vardı ve o bakamıyordu.

**

harry yüzünü ekşiterek uyuyan annesine baktı, ''o iyi olacak mı lou?''

louis sevgilisinin beline arkadan ellerini doladı ve omuzuna başını yasladı, boynunda ki yoğun kokuyu içine çekti ''iyi olacak, güven bana. sen bana anonimken bile böyle konularda destek çıktın, unutma ki bende her zaman yanındayım bu konularda ve destek çıkacağım sevgilim.''

harry arkasını dönüp ona belinden sarılan sevgilisine kollarını dolamıştı ve göz yaşlarını onun omuzuna akıtmıştı, louis üzgünce harry'i içeri götürmüştü.

harry çok endişeliydi yarın daha ancak doktora gideceklerdi çünkü anne ayağa bile kalkamıyordu ve gemma onu tek başına götürememişti bu yüzden louis ve harry, zayn ile yarın götüreceklerdi anne'i doktora.

louis sevgilisinin omuzlarını ovarken konuşmuştu, ''uyumak ister misin bebeğim, hem biraz rahatlarsın. hm?''

harry, louis'nin ellerini omuzundan ittirmişti, ayağa kalkıp mutfağa gitmişti ''kahveye ihtiyacım var.''

louis peşinden gitmişti ''hayır,'' elinden kahveyi almıştı ''bu sadece uykunu kaçırıp daha çok düşünmene sebebiyet olur, lütfen harold uyuyalım hadi.''

harry üzgünce yere baktı, louis onu sararak odaya götürdü üstünü değişmesine yardımcı oldu. önce onu yatırdı ve üstünü örttü, sonra louis yanına geçti harry louis'ye sarıldı başını göğsüne yasladı, çok stresliydi.

''ona ne olacak louis, senin annen hemşire?''

''bilemiyorum harry, fakat eminim ki kötü bir şeyi yoktur için rahat etsin..''

''edemiyor...''

''seni anlıyorum, ama olumsuz bakarsan düzelemez yani bu senin elinde değil o yüzden lütfen uyu yarın annemle konuşacağım hastane de olacaktır ve anne sağlığına kavuşacak harry...''

louis, tedirgin ve yorgun sevgilisinin kıvırcık saçlarına öpücük kondurmuş sonra da harry'nin uyuduğuna emin olup, o da gözlerini kapatıp yavaşça uykuya dalmıştı...

**

sabah louis gözünü harry'nin neşeli kahkahaları ile açtı hemen başını kaldırdı ''harry?!'' diye bağırdı harry içeriden ''geliyoruuzz'' demişti ve yanında anne ile içeri girmişlerdi. anne daha iyiydi, louis bunu görür görmez gülümsemişti.

''waaoww neler oldu böyle? anne nasılsın?'' gözlerini iki kez inanmıyormuşçasına kırptı.

''biraz üşütmüşüm sadece, sanırım.''

sonra arkadan harry eklemişti ''ama ne olur, ne olmaz louis'nin annesi jay'e gideceğiz o bizi doktora yönlendirecek herhangi bir şeye karşı önlem alalım ya bu bir şeyin belirtisiyse. bilemeyiz.''

anne paniklercesine ''hayır!'' demişti, ''daha iyiyim.''

harry gülmüştü, ''anne iyisin ama belki de yarın tekrar hasta olacaksın bunun güvencesi yok doktora gideceğiz.''

annesi ümitsizlikle ve endişeyle başını sallamıştı ve aşağıya kahvaltıya inmişlerdi.

kahvaltıdan sonra harry ve louis dışarı çıkmışlardı, anne'ye yürüyeceklerini söylemişlerdi tabi harry'nin aklı anne'de kalmıştı.

harry sıkıntılı bir nefes verip louis'ye dönmüştü, ''sence annem şuan ne yapıyordur?''

louis yürüdükleri yolda durmuştu, ''harry... tanrım, lütfen biraz rahatla o iyi yarın bu kanıtlanacak rahat ol biraz.''

harry suratını asarak louis'ye bakarken, louis hemen gözleri parlamışçasına harry'e bakmıştı ve heyecanlı heyecanlı konuşmuştu.

''sana ne iyi gelecek biliyorum.'' demişti ve harry'nin elinden çekip onunla koşmaya başlamıştı, insanları hızlı hızlı geçip harry'nin louis'yi getirdiği eski tarzda ki cafe'ye gelmişlerdi. harry, louis'nin onu mutlu etmek için olan bu çabasını çok tatlı bulmuştu.

cafe'ye girdikleri gibi geçen ki yerlerine geçmişlerdi, katy denen garson kadın onları görünce hemen yanlarına birer menü bırakmıştı louis yine latte söylemişti, katy denen kız geçen ki gülümsemelerini bırakıp gitmişti.

harry louis'nin yanına geçti ve yanında oturdu kollarının arasına girdi, louis'yi çok seviyordu bu ince düşünceleri onu çok mutlu ediyordu. ''yanımda olduğun için teşekkür ederim.''

''yanında olduğum için çok mutluyum.'' dudaklarını kalın dudaklara değdirdiği sırada garson kadın onlara kahvesini koymuştu, louis dudaklarını ayırıp kadına gülümseyip, teşekkür etmişti.

kadın yanlarından gitmeden onlara seslenmişti, ''çok uyumlu bir çiftsiniz... benim de kız arkadaşım var.'' telefonunu açıp ana ekranında ki sevgilisi *miley cyrus*u gösterir. ''onunla yakın zaman da evleneceğiz.''

louis ve harry gülümsemişlerdi, önce birbirlerine bakmışlardı ardından harry lafa girmişti, ''sizin için en iyisini diliyorum, ve iltifat için teşekkürler...'' gözlerini kısıp yaka kartını okumuştu, ''katy.''

katy'de onlara gülümsemişti, ve işinin başına dönmüştü.

harry sessizce kahvesinden yudumlarken louis korktuğu konuyu açma zamanı geldiğini düşünmüştü ve sanki harry aklını okuyormuşçasına konuyu ilk o açmıştı. ''acaba biz evlenebilir miyiz, evren buna izin verir mi???''

louis gülümseyip harry'nin burnuna öpücük kondurmuştu, ''çok da güzel evleniriz, evren izin vermese bile ki onun iznine ihtiyacımız yok harry.'' söylediği şeyin ardından kızarmıştı.

harry neşeli bir kahkaha atmıştı ''sanırım bunu geleceğe bırakmalıyız.''

''belki de.''

bir kaç saniye sessizlikten sonra, harry louis'nin başına yasladığı kafasını kaldırıp ona baktı ''ben sahilde olmasını isterdim...''

''neyin?''

''düğünümüzün-''

harry panikçe söylediği şeyi toparlamıştı, ''yani eğer evlenirsek.'' çok kesin konuşmak istemiyordu aynı louis gibi daha liselerdi ve tanrım bu yaştan bunları düşünmek ilişkileri için sağlıklı mıydı bilemiyorlardı.

harry en iyisinin susmak olacağını düşünerek louis'nin kollarında ki yerini almıştı, ve iki dakika sonra ise harry'nin telefonu çalmıştı. arayan gemma'ydı...

🦔💨

biomda ki playliste göz atabilirsiniz, fetuf louis'li!! <3

bir de bolumu atmayi unutmulum kac gundur burda bekliyor... 

lots of love xx.

hedgehog maniac | larry stylinson [half texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin