Bölüm 1. 《M》

1.8K 36 11
                                    

Şimdiden her şey için teşekkürler.∼♡

İyi okumalar~♡
__________________
<~yazarın bakış açısından~>

Saat dokuz'buçukta uykudan uyanmış, gözlerini açtı. Hayat arkadaşı, evlendiği güzel yanında değildi. Taehyung yataktan her gün saat 7-de kalkardı ve Taehyung'un bu özelliği evliliklerinin ilk gününden Jungkook'un hoşuna gitmişti. İlişkilerini uzun yıllar boyunca koruyup saklamak isteyen Taehyung, sabahları yataktan Jungkook'tan en azı bir saat erken uyanmalı, önemli işlerini hall edip bakımını yapmalıydı ki, Jungkook onu her zamanki gibi, güzel ve mis kokulu görsün...

Sokaktan gelen otomobil seslerini dinledi Jungkook. Seoulun merkezinde ki, bu ev Taehyung'un kütüphanecilikle meşgül olduğu okula yakın olduğu için, Jungkook onu bir kaç yıl önce peşinde olduğu mafyalar yüzünden kiralamıştı. Bu iş yüzünden mutlak Taehyung'a yaklaşmak, bu kadın güzelliğine sahip olan erkeğin gönlünü almak gerekiyordu. Tecrübeli ajan ise bunu başardı. Öyle yaptıki, bu genç kadın güzelliğine sahip olan Taehyung ona bağlandı, onu kendine yakın bildi. Hatta Jungkook'un beklemediği bir şey oldu, Taehyung daha ileri giderek Jeona aşık oldu...

Fakat, meselenin en merak verici tarafı hiç de bu değildi. Bu maksadlı yanaşmanın hiç beklenmedik anı bu oldu ki, sert, baskın ve kapalı karakter ajan Jeon Jungkook kendiside bu erkeğe bağlandı. Evlendiler. Jeon'un Tatkikatı bitdikten sonra kendisinin "Gençlik"deki menziline geri dönmüş, Jeon Taehyung'un iş yerine yakın olduğu için bu menzili satın almış ve taşınmışlardı...

Otomobillerin yüksek uuğultusu, bir o kadar uzaktan gelen ambülans sirenine karışmıştı. Bu zaman trafik lambasında kırmızı ışık yandı. Her iki yönden gelen arabalar durdu. Yatakta sırt üstü yatmış olan ajan Jeon tüm bunları görmesede, duyduğu seslerden sokakta neler olduğunu biliyordu. Budur ambülansın yüksek siren sesi daha yakından duyuldu. Kırmızı ışıkta durmuş otomobiller onun önünü kesti. Ambülans yine yüksek siren sesini sokağa bıraktı. Arabalar durumu fark etdiklerinde yolun iki kenarına ayrıldılar ve ambülansın hızla gitmesini izlediler.

Yatağında uzanmış Jeon ambülansın sesinden dolayı duygulandı. Qaripdirki, uzun yıllar cinayet çözme peşinde koşmuş, bir-birinden qaddar canilerle yüzleşmiş, sayamadığı kadar korkunç, gizemli olayların üzerini açmıştı.
Bir çok kişinin taş kalpli ve duygusuz diye tanıdığı Jeon Jungkook her şeyden duygulanmaya başlamıştı ki, bu da ambülansın sesinden bile anlaşılıyordu.
Özellikle gözleri önünde ağır hasta götürülen ambülans insan dilinde "Tanrım.! Çekilin yoldan.! Burada insan ölüyor.!" der gibiydi...
Belki bu, anın ağır-ağır yaşanmasından dolayıydı. Fakat hayır, mesele yaşta değildi.Jeon ambülansın sesini insan diline yenice çevirmiş, anlamıştı. Hangi akıllı insanın'sa düşünüp, keşf ettiği bu sirenin anlamını yenice idrak etmişti.
İnsan ömründe bir çok şey görsede, gördüklerinin sadece bir kısmını idrak ediyordu. Sadece görüp geçiyor ve anladıklarını zann ediyorlardı.
Evet bu polis arabası, salonunda polisler oturmuş, iş başına gidiyorlar. Bu ise, küçük çocuk bile biloyorduki ambülanstı, hasta taşıyordu... Fakat bunu bilmek her şeyi idrak etmek değildir. Sen kendini o hastanın yerine koya bilirmisin.?. Ölümle yaşamın arasına.... Arkanda gözü yaşlı insanlar bıraka bilimisin.??
Hayır, tüm bunları bilmek her şeyi idrak etmek anlamını taşımıyor. Jeon ise artık bunları idrak etmişti...

Bir insanı qaddar, ölümün pencesinden kurtarmak kadara iyi bir şey olamazdı.Ve bu iyi iş bir tek doktorların vazifesinde değildi. Onlar yalnız insanları hastalığın getirdiyi ölümden kurtarıyorlardı.
Jeon bunların hepsine şahit olmuştu. Gözünün önünde can veren bedenlere şahit olmuştu Jeon. Ve asla unutamayacağı manzaraydı o sahneler.

Korkulu rüyyâm { taekook } [18+]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin