10. "Temas"

1.6K 117 7
                                    

Elini yavaşça saçlarında gezdirdi, başında bir ağrı ile gözlerini açtı. Yüzü buruşmuştu ve kısa bir an nerede olduğunu dahi unutmuştu. Dudaklarını büzerek başını daha çok yastığa yasladı, ince kumaşı daha çok üstüne çekti. O an fark etti ki yatak yumuşaktı.

Kaşları çatıldı. Elini yatağın dokusunda dolaştırdı. Bu gemideki yatak değildi. Gözleri çok az aralanırken gün ışığının aydınlattığı, lüks sayılabilecek bir odada olduğunu fark etmişti. Doğrulmak istedi fakat kalçasındaki inanılmaz ağrı ile ancak inleyerek geri düşebilmişti.

Ve o an, yanakları kıpkırmızı oldu. Gözlerini sımsıkı yumdu ve kumaş ile yüzünü örttü. Dişlerini birbirine bastırmıştı, utancından düşünmek dahi istemiyordu, o anları. Ne yazık ki beyni tam da onun istemediği kareleri gözlerinin önüne getiriyordu. Attığı zevk çığlıkları şimdi dahi kulaklarında çınlarken utançtan gözleri dolmuştu bile.

Derin nefesler alarak sakinleşmeye çalışırken açık pencereden esen ufak bir esinti sırtını yalamış, titremesini sağlamıştı. Tam o sırada duyduğu kapı sesi ile kaskatı kesildi. Kimin geldiğini bilmiyordu ve bundan dolayı da korku bedenine etki etmişti.

Aaron, Lucas'ın titrediğini fark ettiğinde, gözleri önce açık pencereye, sonrasında yeniden ona döndü. Yavaş adımlarla cama yaklaştı, hızlıca kapattı. Arkasını dönüp yatağa ilerledi. Lucas, az çok Aaron'u geldiğini tahmin etmişti fakat bu o an ne tür bir duygunun filizlenmesine sebep olmuştu, kavraymadı.

Aaron, eğilip çarşafı yumuşak hareketlerle çekiştirdi, Lucas'ın sırtını tamamıyla kapadı. Yumuşak ve bir o kadar karışık saçlarda gezindi gözleri. Birkaç saate toplantı başlayacaktı ve şimdilik onu uyandırmasına gerek yoktu. Bu nedenle hemen yanına uzandı, bedenini yan çevirip saçlarına yaklaştı. Derin nefesler alarak kokusunu içine çekerken yavaşça elini kaldırmış, parmaklarını saçlarının arasında bir gezintiye çıkarmıştı.

Lucas, hissettiği dokunuş ile sessizce nefesini bıraktı. Utancı hâlâ tavan olsa da bu dokunuş hoşuna gidiyordu. Gözlerini yavaşça araladı, karşısındaki duvarda dolaştırdı, bakışlarını. Aaron'un sakin nefes sesleri ile rahatlarken birden çıplak beline değen sıcak el ile kalakaldı. Ne yapacağını bilemezken Aaron ona yaklaşmıştı.

Bir an sonra yüzünü saçlarının arasına gömdü. Baş parmağı karın boşluğunu yavaşça okşarken Lucas tamamıyla çıplak olduğunu fark etmiş ve elleri titrerken ondan uzaklaşmasını dilemişti. Ne yazık ki, Aaron'un böyle bir planı yoktu. Dudaklarının arasından bulunduğu ana dair memnun bir ses çıkarttı. Saçlarının uzun bir öpücük bırakıp alnını yasladı.

Lucas, dudaklarını kemirerek ne yapacağını bilemez halde dururken Aaron derin bir nefes daha çekti içine. Biraz sonra elinin altındaki bedenin titrediğini fark ettiğinde gülümsedi. "Ne zamandır uyanıksın?"

Lucas cevap vermedi, hatta nefes almayı unuttuğu bile söylenebilirdi. Gözlerini sertçe yumdu sessizce yutkundu.

Aaron, Lucas'ın cevap vermeyeceğini fark ettiğinde, belindeki eliyle baskı uygulayıp yüzünü kendine çevirdi.

Lucas, sımsıkı yumduğu gözleriyle kalırken Aaron onun beyaz teninde dolaştırdı, gözlerini. Rotası, birkaç saniye sabit duruyor hemen ardından daha bir hayranlık uyandıran detaylarda dolanıyordu. Belki Aaron abartıyordu fakat bu onun için önemli değildi. Sonuçta, Lucas'ın yüzüne hayrandı.

Daha fazlası da vardı fakat düşünmek istemedi.

"Uyanık olduğun, çok belli."

Lucas, aynı durumdayken dudaklarını birbirine bastırıp başını iki yana salladı. Aklını toparlayamıyor, dün geceyi unutmak için her yolu deneyip başarısız olmaktan kurtulamıyordu.

KORSANIN ESİRİ -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin