Gemi, arkasında bir dolu şövalye ile korunan kralın gözleri önünde Fransa'dan ayrılırken Aaron sinirliydi. Kucağındaki bedene sıkı sıkı sarılırken bakışlarını yönelttiği kişi yani Ric, ecel terleri dökmeye başlamıştı.
"Canım üzerine yemin ederim ki peşimi bırakmadı. Eğer yanımda götürmezsem yüzerek geleceğini söyledi. Yüzmeyi çok bilmediği için korktum, getirdim."
Aaron, gözlerini kısa bir an Lucas'a çevirmiş ancak kendisine masum gözlerle baktığını fark edince tekrar Ric'e dönmüştü.
"Bağlasaydın." Dedi, mantıklı bir şey bulamayınca. Çünkü Lucas'taki keçi inadını en iyi kendisi bilirdi. Üstelik bağlasa dahi gemiye dönüp Lucas'ı o şekilde görseydi, bir posta daha azarlardı, Ric'i.
"Ama kaptan-" Demişti ki Aaron lafını kesti. "Her neyse, tamam. Rüzgar güney doğuya esiyor. Yelkenleri indirin, tayfaya haber ver küreklerin başına geçsinler."
Ric, kurtulduğunu düşünüp başını salladı. Başını Aaron'dan bir milim ayrımadan ona tebessüm eden Lucas'a göz kırpıp güvertedeki tayfanın yanına ilerledi.
"Lucas?" Dedi, Aaron. Gözleri, hemen yanlarında bulunan pusulada gezindi, birkaç saniye. Bu arada da Lucas huysuz bir halde mırıldanmıştı. "Bir daha kendimi tehlikeye atmayacağım."
Aaron, başını salladı yavaşça ve dümeni çok az sağa yatırdı. "Başka?"
Lucas, uzun süredir Aaron'un kucağında olsa bile artık yorulup yorulmadığını umursamıyordu. Ona laf sayacak kadar güçlüydü, belli ki. "Sözünden ne olursa olsun çıkmayacağım."
Aaron, tatmin olmuş gibi dursa da devam etti. "Başka?"
Lucas, kızgın gözlerle ona bakarken sıkı bir azar çekmek istiyordu ancak Aaron'un ne tepki vereceğinden emin değildi. Bu yüzden son kozunu kullandı. Ellerini kaldırıp Aaron'un boynuna sardığında, kaptanın eli çoktan belini bulmuştu.
Parmak uçlarında yükselip dudaklarını Aaron'un boynuna sürttü. Aaron, hissettiği dokunuş için gözleri açıldığında dudaklarının da aralanmasına mani olamamıştı. Şaşkınlıkla bakarken henüz bir cümle kurması gerektiğini bile düşünemediği sırada Lucas mırıldandı.
Aaron istemsizce yutkundu, sesi hem cilveli hem utangaç çıkarken aklını kaybetmemesi bir mucizeydi.
"Senden asla uzak durmayacağım."
Lucas, Aaron'un kendisine yaslanan bedenini kavradı. Belinden sıkıca tutup kendine çekerken vücudu hâlâ dümenden tarafa doğruydu. Yutkundu sertçe ve devam etmesini umarak mırıldandı. "Başka?"
Lucas, sessiz bir gülüşle uzanıp boynunu yumuşak hareketlerle ısırdı. "Bilemiyorum. Öğretmek ister misin?"
Aaron, elindeki dümenin kaymasına engel olamazken sertçe yutkunmuştu. Az sonra da Ric'i tekrar çağırmış ve aklının son kırıntılarını da ona harcayarak dümene geçmesini söylemişti.
Lucas'ın gözü korkmuştu, bu hareketi için. Yine de heyecanlanmadan edememişti. Aaron ona dönüp de belindeki eliyle sıkı sıkı tutarak gülümsediğinde, Lucas dudaklarını ısırdı. Beraber hızlı adımlarla kamaraya ilerlediklerinde Aaron nefes nefese kalmış gibiydi. Kalbi öylesine hızlı çarpıyordu ki bu duruma alışmak için zaman bulamıyordu.
Dudaklarını yalayıp Lucas'ın bedenini duvara yaslarken kendini sertçe ona bastırmış, yüzüne öpücükler bırakmaya başlamıştı.
Lucas, ortamdaki artan yoğun hissi kaldırmaya çalışırken aniden boynuna inen kaptan ile başarısız olmuştu. Bacakları titrerken Aaron'un hissettiği sertliği Lucas'ı ayakta tutuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORSANIN ESİRİ -GAY
AventuraLucas kadın olsaydı ne olurdu acaba? Muhtemelen çoktan bir lord ile evlendirilmişti. Erkek olduğunda ne değişmişti? Aaron kendisini kadın sandığı için erkek olduğunda ne değiştiğini bilemedi. 🌊🌊🌊 +18 olduğunu düşünüyorum ki yetişkin kutucuğu da...