I HATE YOU DELTA/OMEGAVERSE-TAEKOOK

13. I Am Rich

Jungkook duyduğu şeyler yüzünden kızarmıştı. Hemen kendini yan koltuğa atıp derin bir nefes aldı. Deltanın burnuna dolan feremonları ona hiç iyi gelmemişti. "Çirkin gördüğün birine böyle bir teklif? Sen cidden sapıksın! Sapık pedofili!" Jungkook dudaklarını büzerek yüzünü gizlemeye çalışıyordu.

"Az önce üstümde zıpladın? Taş olsa kalkar aq!" Jungkook gözlerini far görmüş tavşan gibi açmıştı. "Sen bana küfür mü ettin?" Şaşkınlıkla sormuştu. "Evet? Hem daha önce etmedim mi?" Jungkook başını hızla hayır anlamında salladı. "Bana küfür edemezsin!" Taehyung yarım ağız sırıttı. "Sen ediyorken iyiydi değil mi? Sıra bende." Jungkook bu sefer de koltukta zıplamıştı.

Taehyung sağlıklı düşünemiyordu. Az önce kucağında zıplaması aklına gelmişti. Altında büyüyen sertliğiyle yutkunmuştu. Arabayı geri çalıştırıp boğazını temizledikten sonra camı açtı. Soğuk hava onu kendine getirirdi. Yani getirir değil mi? Deli saçması her şey! Onun için kalkmaz! Düşünceleri altındaki şişliği indiremediği gibi daha büyültmüştü.

"Bana küfür edemezsin!" Jungkook daha çok zıplıyordu. Taehyung bıkkınca nefes verdi. "Neden edemem?" Jungkook sadece bir kaç saniye durdu ve düşündü. "Gamzelerim var bu yüzden haklıyım." Jungkook çocuk gibi kollarını dolamıştı birbirine. "Senin gamzen mi var?" Taehyung şaşkınlıkla sormuştu. Gamzelere düşüyordu.

Jungkook yanaklarını sıkıp en güzel gülümsemesini göstermişti. Yanaklarında çıkan gamzeler çok şirindi. Şirin. Diye düşündü Taehyung. Ne ben ne dedim az önce! Onu şirin bulmaktan korkuyordu. Yüzüne soğuk bir ifade takınıp merakla bekleyen küçüğüne bakmıştı. "Çok çirkin bir daha gülme. Gerçi gülüşünde çok çirkin. Sen bir daha gülme." Jungkook içinde bir şeylerin parçalandığını hissetmişti ama umursamaz tavrına devam etti.

(Y/n: hevesimi sikip atan şerefsiz bin defa pişman olman dileğiyle. Bir daha görüşmeyelim orsp çocu. Neyse sizi de gereksiz mesajimla okumanızdan alıkoydum. Kusura bakmayın.)

"Benim gülüşüm çok güzel bir kere! Hem Gamzelerim de çok tatlı. Neden böyle diyorsun cidden çirkin mi gülüyorum." Jungkook bu sefer cidden de onun karşısında ilk defa kendini güzel göstermek istedi. Yalan söylüyor. Gülüşün çok güzel. Gamzlerin çok güzel. Jungkook'un kurdu içinde yumuşak bir dille ona güzel olduğunu söylüyordu. Depresyona girme yine." Bu sefer de depresyondan bahsediyordu.

Jungkook iki yıl önce sevgilisinden ayrılmıştı. İlk sevdiği kişi ilk güvendiği kişiydi. Ailesi dışında insanlarla konuşmazdı. O zamanlar ona Vita olduğunu söylemek istiyordu. Akşam her şeyi kafasında toplayıp onun evine gitmişti. Kapının önünde durduğunda baskın bir omega kokusu almıştı. Anahtarları cebinden çıkarıp içeri girmişti. Sesler ve kokular onların seviştiğini gösteriyordu ama Jungkook gözüyle görmeden inanmak istemedi.

Odanın aralık kapısından sevgilisini ve o omegayı görmüştü. Cidden de sevişiyorlardı. Jungkook hemen sessiz bir şekilde evden çıkmıştı. Koşarak bir kaç blok öteye gitmişti. Ağlıyordu. Kendini kaybetmek üzereydi ama kurdu kontrolü almıştı. Onu boş bir parka götürüp kontrolü geri ona vermişti. Jungkook bir salıncağa oturup sabah olana kadar orada ağlamıştı. Sabah ise telefonuna gelen mesaj yüzünden donup kalmıştı.

Onu yanına çağırıp her şeyi parkta duymak istediğini söylemişti. Gelen Alfa Jungkook'a dokunmak isteyince Jungkook kendisini geri çekmişti. Öfkelenen Alfa bağırıp onu çevredekilere rezil etmişti. Şansı olmadığından dolayı da parkın önünden Delta geçmişti. Olan her şeyi görmüştü. Ona bağıran Alfanın dediği şeyleri de duymuştu.

"Seni sikik lanet cinsiyetsiz! Kendini ne sanıyorsun sen?! Güzel olduğunu mu düşünüyorsun? Sikik bir lanetten başka bir şey değilsin! Sana hep dediğim gamzelerin çok güzel lafını hatırlıyorsun değil mi? Senin gamzelerin güzel değil. Hayatımda gördüm en çirkin şey! Güzel güldüğünü mü düşünüyorsun? Sen gülünce kusmak istiyorum!" Jungkook hatırladığı şeyler yüzünden ürpermişti. İlk öldürdüğü insanı hatırlamak nedense onu sakinleştirmişti.

"Ben markete gidiyorum. İstediğin bir şey var mı?" Jungkook yavaşça arabadan çıktı ve markete doğru yürümeye başladı. "Bende geliyorum köpecik. Canım bir sürü abur cubur istiyor. Alır mısın?" Taehyung köpek dediğini görmezden gelip yamuk bir gülümseme vermişti. "I am rich." Jungkook dediğiyle güldü ama hemen gülüşü soldu. Taehyung dedikleri yüzünden kırılmıştı.

İçeri girerken her bir rafı inceleyip market arabasını abur cuburla doldurmuştu. Taehyung'un nereye gittiğine baktığında gözleri korku ve şaşkınlıkla açılmıştı.

Prezervatif reyonundaki Taehyung Jungkook'u görünce sırıtmıştı.