Hande Mehan, Beni Böyle Sevme.
Pinhani, Kefen Giydim.
Selamlar dostlar!
İyi akşamlarınız olsun.
Yeni bölüm gelmiş bulunmakta. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekleriz.
Keyifli okumalar! 💖
-VII-
Yakalanmaya Mahkûm Duygu Kaçağı.
Yükselmiş bir ateşin düşüşü, yükselişinden daha sancılı olurdu.
Gerçeğin doğurduğu acının mahzeninde esir olmuş bir ruhun eli kolu bağlanırdı.
O bağı çözmeye çalışırken kördüğüm yapmanın cezasını ağır ödüyordum.
Akşam, sert rengini şehrin tenine giydirdiği gökyüzüyle münakaşa içindeydi. Ruhumun sessiz bağrışmaları içinden kopardığı kelimelerin faili bizdik. Ben, hayatı boyunca yetirince sevilmişken bencilce onun sevdâsına da talip olmuştum. Dünyaya gelen bir insanın her şeyinin dört dörtlük olamayacağını bildiğim hâlde, arzumun damla damla biriktiği bir göle sahiptim bir müddet sonra. Gittikçe büyüyen bu hissin önünü alamamıştım.
Sevdiğim hâlde söylemekten yana değildim, olmamıştım. Ara sıra yoklasa da cesaret beni, hayal edemediğim sonucunu görmekten kaçmıştım. Beni tam anlamıyla neyin durdurduğunu hiçbir zaman çözememişken bu barikatın dayanıklılığını, aldığım darbelerden anlıyordum. Engeli aşmaya çalışırken zedelenen kaburgalarım, yüreğimin dilini kesmişti.
Dolunay ise, şu an, lâl kalbime dil olmak üzereydi. Oysa ben Umut olsun isterdim.
Sokağı aydınlatan lambalardan fısıldaşmalar yükselirken Dolunay'ın Umut Ali'ye söylediği son şeyle gözlerimi yummuştum. Bu nedenle de zihnimde uğulduyordu konuşmaları. Kıyımdan fırtına gibi geçip giden hisler rüzgârı ile üşüdü tenim.
Umut, "Ne söyleyeceksin Dolunay?" Dediğinde araladım kirpiklerimi. Gözleri, saniyeler boyu kardeşinin gözlerinde yanıt aradıktan sonra bana kaydı. Yüzümü ifadesiz tutmaya çalıştım o an.
Gözlerimizi birbirine tutuşturarak bekledi. "Sen de mi bir şey söyleyeceksin Vuslat?" Dumura uğramışlığı sözlerinden çok sesinden belliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜCRA YILDIZLAR KALBE GÖMÜLÜR
Tiểu Thuyết ChungRuhunda bir oyukla doğar her insan. Kimi onu sevgiyle kapatır, kimi içine attıklarıyla, kimi ise daima boşlukla yaşar. Ben hem hiçbirini yapmadım hem hepsini yaptım. Bazen sevdâ kaçırdım kıyılarından, bazen anlamını bile bilmediğim sızıları doldurdu...