Arkadaşlar bölümlerde konuştukları şarkıları medyaya koyuyorum. Zaten eğer fic büyürse onlar için playlist de yapacağım. İyi okumalar.
➷♡➹
Çizgilere basma. Çizgilere basma. Çizgilere basma. Çizgilere-
"En son hangi kitabı okudun? "
Çizgilere bastın!
Kulaklığımın çıkartılması ve yanımda yürümeye başlayan silüele sinirlenmiştim. Tabii ki sinirim kendimeydi çünkü daha geçen gün o çocukla konuşmayı keseceksin diye zırvalıyordum kendi kendime ve bu çocuk yine dibimde bitiyordu.
"Bin Dokuz Yüz Seksen Dört. "
"George Orwell'ın en sevdiğim kitabı hayvan çiftliğidir. "
"Bin dokuz yüz seksen dört, hayvan çiftliğine bin basar. Hem hayvan çiftliğini en son dokuzuncu sınıfta okutmuşlardı ne zevk ama. "
"Hoş bir kitaptı bence, ben Bin Dokuz Yüz Seksen Dört'ü okumadım bilmiyorum."
"O zaman, 'Büyük birader seni izliyor. ' "
"Ne? "
Çenemle Jongin'ı göstermiştim. Açıkçası Jongin'den korkarlardı ama bu ismini bilmediğim ve geçen gün hırkasını alıp hala veremediğim çocukta sadece bir gülümseme gördüm.
Tiksinti.
Tiksinirmişçesine bir ifade gördüm gözlerinde ve Jongin'den nefret eden bir insan daha bulmam sadece beni küçük bir kıkırdamaya itti.
Bu çocuğun yanında çok içten gülüyorsun.
Bu iyi değil.
Kötü.
Gülüşümle bana dönmüştü ve iç sesimden geçirdiğim cümlelerle de gülüşüm donmuştu, yüzüne bakmayı kesip önüme dönmüştüm.
"Hiç dövmen var mı? "
"Bir tane var ama göstermemi bekleme benden hem belki ileride daha çok yaptırırım... Senin var mı? Çünkü çok 'Bende dövme var. ' hissi veriyorsun. "
"Evet...bir tane var ileride tüm kolumu yaptırmayı planlıyorum. "
"Merak ettim. "
Kendime engel olamadan girişken oluyordum ve şu son cümlemden sonra göz odağımızı bozup başımı diğer tarafa çevirdim o ise bu yaptığım hareketle kıkırdayıp kolunu açmıştı bile. Kıkırdaması ise daha da kendimi rezil hissetmemi sağlamıştı.
"Kaplan çiçeği? Açık olmak gerekirse daha hoş bir dövme beklerdim. Hem çiçek resimlerinde renkli dövme daha güzel olmaz mıydı? "
"Açık sözlülük için teşekkürler ama bu kadar iddialı olman dövmeni merak etmemi sağlıyor. Ve ben renkli dövme o kadar da sevmiyorum. "
"Dövme köprücük kemiğimin altında bu da demek oluyor ki asla göremeyeceksin? "
"Hadi ama.. en azından ne yazdığını söyle. "
"Sadece özel insanlar için, üzgünüm. "
"Belki ileride ben de özel insanlardan olurum. "
Dedikten sonra ne olduğunu kavrayamadan vardığımız okulla "Catch me if you can, Taehyung." demiş ve yanımdan hızla ayrılmıştı. Onu yakalayabilirsem yakalamamı söylemiş ama kimse benim gözümde birini yakalayabileceğim bir değerde değildi bu yüzden biraz şaşırmıştım, tabii bunu yüzüme yansıtmamaya çalışmıştım çünkü her an arkasını da dönebilirdi ve bunla arkasından onu seyrettiğimi fark etmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Twenty One | Taekook
FanficOnlar seni sadece on yediyken isterler, yirmi bir olduğunda eğlenceli değilsin.