Ses ve intikam

2K 176 37
                                    

Vücudumu kavuran bu his beni tamamen delirtiyordu. Bir yanım deli gibi acı çekerken bir yanım sinirden ölüyordu. Yangın gibi giderek artıyordu. Kendimi yine ormana attığımda geldiğim yer ıssız ve geniş bir alandı. Çantamı kenara bırakıp hızla ayakkabılarımı ceketimi ve eldivenlerimi çıkardım.
" ölüm perisi sakinleşmeli."
Sesler yine başlamıştı.
" ölüm perisi gücünü kontrol edemiyor."
" çok tehlikeli..."
" bu güç ölümcül."
" ölüm perisi acıyla yanıyor."
Yine binlerce ses vardı. Gözümden akan yaşları umursamadan ayakkabılarımı eldivenimi ve ceketimi kenara koydum.

Sakin olmaya çalışıyordum ama olamıyordum. Keskin nefeslerim hızlanmıştı. İstemsizce oluyordu. Sanki vücudumun kontrolünü kaybetmiş gibi...
Gözlerimi kapattım. Olmayan sesimi birinin duymasını istiyordum.
" yardıma ihtiyacım var... cadıyı kendi ellerimle geberteceğim." İçimden sürekli kurduğum tek cümle buydu.
Cadı ölürse herşey biterdi. İntikam alacak kimse kalmazdı. Bu zamana kadar geçmişteki olayların intikamını istemeyen ben artık intikam istiyordum.
" ölüm perisi." Aksanlı bir ses duyduğumda gözlerimi açıp karşıma baktım. Bembeyaz elbiseli bembeyaz bir bayan vardı karşımda... çok güzeldi.
Kaşlarım istemsizce çatıldığında tek düşündüğüm kim olduğuydu. Yavaşça bana yaklaştı. Hareketleri tam bir hanım efendi gibiydi. Bir saray leydisi..
karşımda durdu.
" ben elena, sana yardım için geldim."
Bana doğru bir adım attığında geri çekildim. Ellerimde eldiven yoktu. Onun için kötü olabilirdi. Vücudumdaki öfkeyi hala hissedebiliyordum. Kafamı iki yana salladım.
" kendimi tanıtayım... annenden sonraki sana göz kulak olan kişiyim ben, daima yanında sağında solunda olan kişiyim. Seni senelerce koruyup kolladım. Bunun için görevlendirildim. Şu ana kadar yaşadığın herşeyi biliyorum. Şuanda ne kadar öfkeli aynı Zamanda üzgün olduğunun farkındayım."

Konuşamadığımdan mı yoksa söyleyecek bişeyim olmadığından mı bilmiyorum ama tepki vermedim.
" cadının yaptığı büyülerin bozulmasının tek çözümü onun ölmesi... cadı artık eskisi kadar güçlü değil çünkü zindana atıldığında güçlerinin çoğu alınmıştı. Sevgiline yaptığı büyü elbetteki geçici ama ne zaman geçer bilemiyorum... cadının dünyasına gidip işini bitirmelisin. Ayrıca konuşmak istersen içinden konuşsan anlayabilirim."
Önce onu dikkatlice süzdüm. Çok hanımefendi görünüyordu ama göründüğü gibi olmayabilirdi.
" madem bunca zamandır burdaydın. Sürekli yanımdaydın. Neden hiç çıkmadın." Diye düşündüm. Gülümsedi
" yasaktı ama artık ortak kararla karşına çıkmam istendi." Dedi. Dakikalarca düşündüm.
" eğer ters bir hareketini görürsem emin ol lanetimi üstünde denemekten çekinmem."
Düşüncelerimi duymuş olacak ki kafa salladı, hala gülümsüyordu.
" cadının dünyasına nasıl gideceğinizi konuşmalıyız. Diğerlerinin yanına gitmeliyiz. Ne olursa olsun anahtar çocuk ve diğerleri olmadan olmaz.."

      Elena denen periyi umursamadan ayakkabılarımı giydim. Ceketimi de üstüme geçirdim. Eldivenlerimi cebime koydum.
" gözlerini kapat." Dedi. Yan yana duruyorduk. Gözlerimi kapattım. Bir rüzgar hissettim. Bi kaç saniye sürdü.
" açabilirsin."
Gözlerimi açtığımda ülkülerde olduğumuzu anladım. Herkes burdaydı.
" tuana iyi misin? " gölge hızlıca yanıma geldiğinde geri çekildim. Eldivenlerimi cebimden çıkarıp giydim.
Kafa salladım.
" hepimizi topladın buraya. Cadının ülkesi falan dedin. Nasıl olacak?" Dedi Mete. Elenaya kaşları çatık bakıyordu ona güvenmiyordu. Cadının ülkesine sizi sokabilirim ama kaldığı kaleye girmek sizin işiniz, nazın yaşam süresini alanda cadıymış."elim istemsizce yumruk olurken derin nefes aldım. Nedenini bilmediğim bir şekilde güçlerimi kontrol etmek daha zor oluyordu.
" tuana artık güçlerini kontrol etmekte zorlanıyor çünkü cadı yaptığı büyüyü geliştirmeye çalışıyor. Tuananın lanetinin boyutunu büyütmeden önce onu öldürmesi gerekiyor."
İki avucunu birleştirdiğinde ona bakıyorduk. Yavaşça avuçlarını ayırdığında bir görüntü belirdi. Bir sürü şişe olan bir oda vardı. Cam fanusların içinde bir sürü renkli şişe..
" bunlar cadının o lanetli kaleye giren herkesten aldığı şeyler.. tuananın sesi, çağanın hafızası, nazın ömrü ve daha niceleri... hepsi burda..."

Dokunuş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin