Dokunuş

İyileşme

     Vücuduma iğne batırılıyormuş gibi hissediyordum. Şiddetli bir şekilde hissettiğim acıyla çığlık attım. Bedenim yorgundu ama hissettiğim ağrı sesimin tüm evde yankılanmasını sağladı. Boğazımda doluluk hissedince iğne batırılıyormuş gibi hissetsem de kendimi zorlayıp yatakta doğruldum. Doğrulmamla bardaktan boşalır gibi boğazımdan kan gelmesi bir oldu. hem korkudan hemde ağrıdan hem ağlıyor hemde nefes almaya çalışıyordum. Üstüm heryerim kan olmuştu ve kan kusmaya devam ettim.
" tuana!!" Çağanın sesini duydum. Ne ara oda girmişti.
Sırtımda ellerini hissettim sırtımı sıvazlıyordu.
" korkma güzelim elena olabileceğini söyledi. Medyum peri gelip seni sinirle uyutup baktı tamam mı? Zehir kanına karışmış kan kusman normal kustukça kontrol edeceğiz. Şehirin gidip gitmediğini,serumla kan takviyesi yapıyoruz. Korkma."
Çağanın yaptığı açıklamayla birazda olsa rahatlamıştım. Çağan üstümdeki kanları umursamadan beni kucaklayıp yataktan kaldırdı..
" çağan acıyor ." Yüzüne bakıyordum bana döndü.
" biliyorum güzelim. Peri vücudundaki zehirin atılması için bunlar olacak dedi. Geçecek bi kaç saate eski haline döneceksin."

    Ona güveniyordum. Kafamı boynuna koydum.
" leyayla ülküyü çağıralım. Üstünü değiştirsinler. Sonra ben hemen geleceğim tamam mı?"
Yavaşça kafamı salladım.
" Leya! Ülkü!"
Saniyeler içinde kapı açıldı.
" benim odama geçin. Tuananın üstünü değiştirin. Benim bol rahat olan kazaklardan giydirin."
Çağan ve kızlarla çağanın odasına geçtik. Çağan beni üstümdeki kanları umursamadan yatağının üstüne koydu. Kanımı öpüp dışarı çıktığında odada kızlarla kaldık. Ülkü çağanın dolabından rahat bür eşofman ve kapüşonlu kazak çıkarıp yanıma geldi.
" ben gidip tuananın odasından çamaşır getireyim."
Leya odadan çıktığında ülküyle kalmıştık. Üstümdeki kanlı kazağı çıkardı. Bende eşofmanımı çıkardım.
" kötü kokuyorum. Duş alsam iyi olabilir." Ülkü üstümü çıkarıp koluma girdi. Beraber çağanın odasındaki banyoya ilerledik. Beni küvete oturtup suyu ayarladı.
" Ülkü ben yapabilirim."
Yüzüme gülümseyerek bakıyordu.
" sen benim kardeşimsin." Dedi. Fışkiyeyi alırken.
" ben yardım ederim. Asla önemli değil"
Fışkiyeden gelen suyu kafamdan aşağı tuttu. Vücuduma değen ılık suyla rahatlamıştım. Saçlarımı ıslattıktan sonra şampuanla köpürttü. Bende vücudumu yıkadım. Ülkü hiç rahatsız olmadan bana duş aldırdı.
Üstüme havlu sarıp banyodan çıktığımızda Leya bizi odada bekliyordu. Ağrılarımdan dolayı yavaşça da olsa kendimi kurulayıp üstümü giyindim.
" şimdi sen uzan, çağanı çağıralım. Saçlarını da kurutun."
Ülküyü onaylayıp yatağa uzandım. Üstümü örttü.
" teşekkür ederim." Dedim
Leyayla Ülkü yanağımdan öptü. Ne olursa olsun onlar kardeşlerimdi.

    Onlar odadan çıktığında direk çağan odaya girdi. Hızla yanıma gelip yatağın kenarına çöktü.
" saçlarını kurutmamışsın." Elleri saçlarımda geziyordu. Gözleri yüzümde, uzanırken omuz silktim.
"Biraz üşüyorum." Dedim. Saçlarımı okşuyordu.
" yanıma yatıp ana sarılırsan, ısınırım."
Öne yanağımı öptü, gülümsüyordu. Sonra ayağa kalkıp yanıma yattı. Direk sarıldım.
" şimdi uyuyorsun. Sonra uyandığında herşey bitmiş olacak. "

     Çağanın sözlerinden sonra gözlerimi kapattım. Ne zaman bu sefer bitti dersek diyelim. Asla bitmiyordu.  Tam tersine hep yeni şeyler oluyordu ve ben ister istemez öyle hissediyordum. Yine de en azından içimdeki zehir gideceği için bu belayı da bitmiş sayacaktım.