24 saat

2.1K 171 20
                                    

Herkesin hayatını kurtarmış, kendi hayatımı yine mahvetmiştim. Aslında bunun bir önemi yoktu çünkü istediğimi başarmış cadıyı öldürmüştüm. Vücudumda inanılmaz bir yorgunluk var. Gözlerimi hiç açmak istemiyo açsam bile bi kaç dakika sonra kendiliğinden kapanıyor... ne yaptık? Ne kadar zaman geçti anlayamıyordum bile... elimin üstünde okşama ve tüy kadar hafif öpücükler hissediyordum. Gözlerimi yavaş yavaş açtım. Hayatım boyunca hiç böyle hissetmemiştim. Elini okşayıp öpen kişi çağandı... Konuşuyordu.
" panzehiri yapacağız. Elena ve diğerleri panzehir için çalışıyorlar."  Sesi titriyordu. Herkese her şeye lanet ettim. Uyandığımın farkında değildi
"Önce her bir yaranı iyileştireceğim. Sonra yaptıklarım için kendimi affettireceğim. Hayatın değerini şimdi daha iyi anlıyorum. Bizim kaybedecek bir dakikamız bile yokmuş..."

      Ne olursa olsun her hareketi içimi ısıtıyordu. Gülümsedim.
" çağan..." sesim beklediğimden de kısık çıkmıştı ama çağan duymuş olacak ki direk kafasını kaldırıp bana baktı. Uyandığımı görünce gelip alnımı öptü yakınımda duruyordu. Bir eli saçlarımı okşamaya başladı.
" uyuyan güzel.." saçlarımı koklayarak öptü. Bi kaç santim geri çekildi.
" benim güzelim..."
Yüzümdeki gülümseme eksilmiyordu.
" özledim seni." Diyip yanağını okşadım. Onun gözlerini Esir alan hüzün bende de vardı ama ona belli etmemeye çalıştım. Derin nefes almaya çalıştım. Yine de gözümden yaş düştü. Elini panikle gözyaşıma getirip sildi.
"Şşş ağlamak yok, ağlama ne olur.." anlını yanağıma yasladı. Gözlerine göremiyordum.
" yanıma uzan... gözlerini göremiyorum. Uzak kalmak istemiyorum."
Gözlerini görememek yabancı bir yerde hissettirmişti. Hafif yana kaydığımda o da yavaşça yanıma uzandı. Elini yanağıma koydu. Diğer boştaki elini tuttum. Parmakları yanağımı okşuyordu. Yüzünün her bir santimine baktım. Ona çok güvensem de içimde bir yerlerde öleceğimi düşünüyorum...

     
      " ne düşünüyorsun?" Kendime geldim.
" ya panzehir bulunamazsa-"
" saçmalama! O panzehiri bulacağız. Daha 18 saatimiz var... ölmene izin vermeyeceğim."
Nefesi nefesime karıştı. Dudaklarımız bütün oldu. Son kereymiş gibiydik. Son yakınlaşmamızmış gibi... yavaştık..geri çekildiğimizde gözlerimin dolmasından çağanı göremiyordum. Gözlerimi kapattım. Gözümdeki yaş yana doğru aktı.
"Bişey söylemek istiyorum." Derken gözlerimi açtım.
" eğer ben ölürsem."
Tam bişey söyleyecekken lafımı devam ettirdim.
" eğer ölürsem, biliyorum zor ama sen hayatına devam edeceksin. Sanki benim hayatımmış gibi yaşayacaksın." Kelimeler boğazıma takılıyordu.

"Herkesi çok seviyorum ben, senle ülküyü de... eğer bana bişey olursa , Ülkü il-"
Alnımı öptü. Lafımı böldü.
" sakın." Dedi dudakları alnıma değiyordu.
" sakın devamını getirme. Sen ölmeyeceksin. Ben senden başkasıyla olamam."  Yavaşça yaklaşıp alnımı boynuna yasladım. Kokusu burnumdaydı. İçime çektim. Ciğerlerimin sıkıştığını hissedince geri çekilip öksürmeye başladım. Sanki göğsüme bişeyler batıyordu. Çağan endişeyle kollarını sırtıma sarıp beni oturtturdu.
" sakin ol güzelim nefes al!"
Endişeliydi ama öksürmeden duramadım.
" tuana!"
Öksürmem durunca yavaşça çağana döndüm. Kemiklerim kırılıyormuş gibi hissediyordum. Ölüme biraz Daha yaklaşıyordum.
" çağan." Elini yanağıma koyup okşamaya başladı.
Gözlerime bakıyordu.
" ben ölmek istemiyorum.."
kurduğum cümleyle ikimizde tutmaya çalıştığımız göz yaşlarımızı serbest bıraktık. Çağan bana sıkıca sarıldığında bende ona sarıldım.
" ne olur ben ölmek istemiyorum!"
Beni Kendine daha çok bastırdı
" sen ölmeyeceksin!"
Sesi öyle bir çıkmıştı ki, sanki ölmemem için herşeyi yapacak gibiydi. Ağlıyordu. Ağlıyordum...
Kafamı yan çevirip dudaklarımı boynuna yasladım. Burnumda boynuna değiyordu. Dakikalarca ağlarken öyle durduk. Beni kendinden uzaklaştırdığında yüzüne baktım. Yatağa uzanıp beni kendine çekti. Sırtım göğsüne değiyordu ellerini karnıma sardı. Ellerimi ellerinin üstüne koydum. Sıkıca sarılmıştı. Boynumu ve Saçlarımı öpüyordu. Gözlerimi kapattım.

Dokunuş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin