strawberries & cigarettes ★ hyunchan

17

selam :(

***

"chanie uyan, hasiktir."

"noluyor?" dedi uykusundan sıçrarken korkuyla. gözü kapalıydı hâlâ.

"hamileyim.." dedim fısıldayarak.

"jeongin git başımdan uyuyorum, ayrıca ne zamandan beri kadınsın?" uyku sersemi sözler sarf etmişti şapşal.

içerde olan hyunjin de beni bozmazken eğilip dudağını emdi chan'ın.

chan can havliyle gözünü açtı ve gözü kapalı yorganı fırlattı duvara. "jeongin dudağımı mı emiyorsun amına ko-"

gözü yarım yamalak açıldığında sırıttı.

"a sevgilim sen miydin? aşığım sana ya."

"ben sana aşığım aptal oğlan, gel kollarıma."

hyunjin hyung chan hyungun kucağına iyice yerleşince resmen kızarmıştım.

"şey ben çıkıyorum o zaman. minho çağırdı."

ikisi de aynı anda "ne?!" diye bağırınca güldüm. "şakaydı."

"nereye gidiyorsun balım?" dedi hyunjin güven dolu sesi ile, "haftaya sınavlarım başlıyor çiçeğim, ders çalışacağım."

"anlamadığın konu olursa zoom aç, -ya da boş ver direkt kapımıza gelsen de olur. ben seve seve anlatırım sana."

içten bir gülümsemeyle ikisinin de yanağına ufak bir öpücük kondurdum ve utanarak çıktım evlerinden.

kulaklıklarımı takmış son ses twice - cry for me dinliyordum.

"MİNHO SEN KAYBETTİN!!"

sesimi fazla mı yükselttim diye etrafıma bakarken tanıdık bir çift gözbebeğiyle bakıştık.

"siktir." dedim dudaklarımın arasından sessizce.

"minho?" yanıma gelip kolumdan tuttu sertçe. "konuşmamız gerek ufaklık."

***