Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda havanın kararmış olduğunu gördüm. Yataktan kalkıp lavaboya gidip işlerimi hallettim. Lavabodan çıkıp yatağa oturdum. Kapım çalındı
" Gel " dedim.
İçeriye Nil Hanım girdi. " Yemek hazır. Hadi aşağıya geldi yemek yiyelim. " dedi. Bende kısaca başımla onayladım.
Önce üstümü değiştirdim. Odadan çıkıp merdivenlere yöneldim. Aşağıya indim. Acaba yemek odası nerdeydi?
Bunu düşünürken kapıyı açan tontiş teyze geldi. Bana yemek odasını gösterdi. Ona teşekkür edip odaya girdim. Herkes gelmişti bir tek ben yoktum. Onları beklettiğim için birazcık utandım.
" Beklettiğim için özür dilerim." dedim. Nil Hanım " Sorun yok. " dedi. Bende masaya geçtim. Hakan Bey " Herkese afiyet olsun. " dedi ve yemeğe başladık. Velet bana ters ters bakıp tabağına geri döndü. Aman ben çok meraklıydım zaten, hıh!
Tabağıma hafif şeyler koyup yedim. Benim bu kadar az yememe şaşırdılar ama pek birşey demediler. Diyemezler de zaten.
Tabağımı bitirmiştim. Tam kalkıcaktım ki Nil Hanım konuştu " Salonda birlikte kahve içelim mi? " diye sordu. Ben kahveyi pek sevmezdim ama Nil Hanım'ı kırmak istememiştim. " Olur " diye cevapladım. Kabul edince hafif tebessüm etti. Bende aynı şekilde hafif tebessüm ettim.
Salona geçtik. Nil Hanım elinde bir fotoğraf albümü ile geldi. " Sana abinleri tanıtim. " dedi. Ayy ben yanlış mı duydum? Abinler mi dedi?
" Abimler mi? " diye sorunca Nil Hanım şöyle cevap verdi " Evet, abinler. Tam 5 tane abin var. " dedi. Yuh, 5 tane mi? Bu kadın 7 tane çocuk doğurup nasıl bu kadar fit olabiliyo?
Ben onlara gözlerimi kocaman açmış bir şekilde bakıyordum. Hakan Bey " Hayatım niye öyle pat diye söyledin. Kızımız şoka girdi. "
" 7 tane çocuk doğurup nasıl bu kadar fit kalabildiniz? " diye sordum. Bu soruma ikiside güldü. Nil Hanım " Sen buna mı takıldın, kızım. Ben sana 5 tane abin var diyorum.
"Ha iyiymiş 5 tane abim var-... Ne 5 tane abim mi? Allah'ım benim bu muhteşem kulaklarım neler duyuyor.
- Bizimkine jeton yeni düştü, köşeli olunca.
Sen bi sus İçses!
" Ne 5 tane abim mi? " diye tekrardan sordum. Benim bu halime onlar gülüyordu. Yüzde yüz eminim şuan çok komik görünüyorumdur.
Hakan Bey " Evet, kızım. 5 tane nur topu gibi abin oldu." dedi. Allah'ım ben biriyle zor başa çıkıyorum, 5 tane nedir?
- Fena mı? Ne güzel 5 tane abin oldu.
Evet İçses. Çook güzel, çok mutluyum şuan. O kadar mutluyum ki anlatamam sana.
Allah'ım ya! Ben ne diyorum o ne diyor. Sen bana sabır ver. Amin.
Nil Hanım fotoğraf albümünü açmaya başladı. İlk fotoğraftan başladı " Bu en büyük abin Poyraz, 29 yaşında. Buda 2. büyük abin Toprak, bu da 27 yaşında. Bu 3. abin Kaan, bu da 25 yaşında. Bu 4. abin Barlas, bu da 22 yaşında. Ve bu da en küçük abin yani 5. abin Demir, bu da 19 yaşında. " diyerek hepsini teker teker anlattı. O anlatırken ben 1 yaş daha yaşlandım.
Ha bende niye 4 kişi bu koca evde yaşıyor demiştim. Ne beşi aga 9 kişi 9.
Aklıma gelen soru ile Nil Hanım'a döndüm. " Ee onlar bu evde yapamıyorlar mı? " diye sordum. Ben böyle sorunca Nil Hanım'ın gözleri doldu.
Bu soruma Efe veleti " O Aden yüzünden hepsi. Ailemizi dağıttı. " sinirle cevap verdi. İster istemez kaşlarım çatıldı.
" O size ne yaptı ki? " diye sorunca velet " Sanane. Sanki sen aynısı değilsin. " dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYBOLMUŞUM...
Literatura KobiecaKüçükken bebekler karışıyor. 17 yaşlarındayken öğreniyorlar ve abileri oluyor birden. Yeni evde kötü şeyler yaşadıktan sonra güzel şeyler yaşanıyor.😇