Han Jisung, terbiyeli ve akademik alanda ciddi başarılara sahip bir öğrenci. Sakin ve soğukkanlı tavrıyla başkalarına örnek olan, nadiren sorun çıkaran o örnek öğrenci, şimdi sınıf öğretmeninin yanında oturmuş onun notlarını kontrol etmesini bekliyordu.
"Birinci.", "Birinci." Adam, Jisung'a döndü. "Her derste birinci sensin. Tebrikler." Karnesini ona uzattığında Jisung iki elini kullanarak biraz da eğilerek ona uzatılan karneyi aldı.
"Teşekkür ederim." Kısık ses tonuyla konuştu.
Adam, bilgisayar ekranındaki karneye göz atarken parmağı bilgisayar faresinin üstünde ritim tutuyordu. Jisung, bu sese sinir olmuştu.
"Hiç ihtarın ya da uyarın yok, görünmez gibisin." Jisung, kafasını salladı. "Nasıl biri olduğuna dair hiçbir fikrim yok." , "Senin gibi örnek öğrenciler zordur." Jisung, o zaman kadar karnesini inceliyorken kafasını kaldırıp öğretmenine baktı.
"Teşekkür ederim." Adam, şaşkınlıkla Jisung'a baktı.
Dişlerinin arasından nefes aldıktan sonra konuştu. "Bunu iltifat olarak söylemedim." Jisung, anlamsızca ona baktı.
"Ara sıra küçük sorunlar çıkarmalısın yoksa sonradan büyük sorun yaşarsın." Jisung, anlamasa da kafasını salladı. Örnek öğrenci olmanın nesi bir sorun olabilirdi? Yanında getirdiği küçük defterini yüzüne yaklaştırırken ona not aldı.
"Küçük sorunlar çıkar." Öğretmen, onun bir şey yazdığını görünce defteri aşağı indirip ne yazdığına baktı. Yazdığı şeyi okuduktan sonra şaşkınlıkla Jisung'a bakıyordu.
"Günlük hayatını yönetebiliyor musun?"
"Yönetebildiğime inanıyorum."
"Hangi üniversitelere başvuracaksın?"
"En iyi üçlüye..."
"Yani hangisi?
"Hangisine girersem."
"Hangi bölüm?"
"Girebildiğim herhangi biri..."
"Sonrasında?"
"Para kazandıran bir şey." Jisung'un kendinden emin bir şekilde söylediği tek cümle bu olmuştu.
•••
Metroda otururken aklına öğretmenin verdiği karne gelmişti. Çantasından çıkarıp altına bir defter aldıktan sonra veli kısmına imza attı. Onu çantasına tekrar iterken kafasında bir başka görevin yer kaplamadığına sevinmişti. Biraz sonra metro duracak, o da inecekti.
Jisung dershane yolunda giderken müşterilerden gelen konumları müşterilerin özellikleriyle birlikte çalıştığı kadınlarla olan gruba atıyordu. Boş olan kadınlar, kendilerine seçtiği kişiyi ona söyleyip onların yanına gideceğini söyledi. Eşleşmeyen bir müşteri kaldığında ona bugün yardım edemeyeceklerini söyleyip uygulamayı kapatacaktı.
Jisung, öğrenciliğini sürdürürken kendine bir gelir kaynağı bulmuştu. Program kodlama alanında geliştikten sonra kendince birkaç araştırma yapıp büyük paraların döndüğü sektörün hangisi olduğuna karar vermişti. En büyük paralar seks işçiliği sektöründeydi. Kolay yoldan kazanıp para aklamanın en çıkarlı yolu buydu kendisi için. Bir uygulama geliştirdi ve aradağı tarzda kişileri topladı. Hepsine iş ayarlayacağını ve koruma sağlayacağını söyledi. Elbette bir karşılığı da vardı. Kazanılan paradan istiyordu.
Uygulamayı kapatmadan önce yukarıdan daha önce mimlenmiş birine ait bir mesajın bildirimi geldi. Jisung, mesajı yukarı itip Bay D.'yi aradı. Adam, bekletmeden açmıştı. Jisung bu adamı bu yüzden seçmişti. Dakiklik, yaptığı işte onun ihtiyacı olan bir özellikti. Bay D., bunun için harikaydı. Güçlü, çevik, dakik, güvenilir ve prensipli bir adamdı. İşte bu yüzden Jisung'un yaşını bu adamın bile öğrenmemesi gerekiyordu çünkü henüz reşit olmayan birinin kadın ve erkek pazarladığını, bu sırada da kendini de çalıştırdığını öğrenseydi Jisung'un yaşanmasını istemediği olaylar yaşanabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
villain ㄲ MINSUNG
Fanfiction[şiddet, cinsellik, argo, istismar, olumsuz örnek oluşturabilecek davranışlar, yetişkin içerik] "Neden insanlardan bir canavara dönüştüğüm için özür dilemeliyim? Kimse beni buna sürüklediği için özür dilemedi." [Bu kurgu, kişi ve kurumlardan bağıms...