Gecenin tüm o karanlığını ve soğuğunu acımasızca kalbinde taşıyordu genç adam.Yavaş ve sakin adımları,yürüdüğü sokağa aslında kimsenin duyamayacağı kadar korkunç bir ses getiriyordu.Bakışlarından,sesinden,hatta kokusundan bile ölüm akıyordu sanki.Hastalıklı beyninin tek meşguliyeti az sonra tadacağı yoğun hazdı.Beyninin uyuşacağı,kaslarının felç olmuşçasına gevşeyeceği ve tüm kontrolünü kaybedeceği o an için yanıp tutuşuyordu.İçinde ki asla bitmeyecek o tehlikeli öfke,belki de sabah uyanabileceği umuduyla alarmını dahi kuran birine umutsuz,hayal kırıklığıyla dolu son gecesini yaşatacaktı.Sabah yapacaklarının planını kuran o adam son gecesini,hatta son anlarını gözü dönmüş bir katilin ellerinde geçireceğini nerden bilebilirdi ki?Ne acınası bir durum..
O an Yekta'nın aklına alacağı hazzı bölen bir şey daha geldi.Cinayetlerin haberlere,gazetelere ve sosyal medyaya yansıtıldığında insanların ondan bahsediş şekli.Onu gördükleri ve anlattıkları o tip.Yekta bunlardan çok uzak olduğundan emindi.Ona göre kimse içinde ki o yangını anlayamazdı.Kimse o dürtülerin aslında ne kadar can yakıcı,önlenemez ve zehir dolu olduğunu bilemezdi.Ellerine telefonlarını alırlardı ve herkes aniden iyilik meleğine dönüşürdü.Genç adam bunları okudukça gözlerinden yaşlar gelene kadar gülerdi.O yaşların sebebi durduramadığı kahkahaları mı,yoksa insanların haklı olabileceği ihtimali mi emin değildi.Ona göre iyi diye bir şey yoktu,sadece az kötü vardı.İyilik kötü insanların diğerlerini yönetebilmek için ortaya attığı,zorla empoze edilen sahte ve iğrenç bir olgudan ötesi değildi.Yekta'nın tek yaptığı öfkesini kusmaktı,bu aptal insanların hiçbiri neden bunu anlamıyordu ki?Rezil hayatlarının bir önemi olduğunu mu zannediyorlardı yoksa?
Kafasında ondan izinsiz gezen bu düşünceler adamı sinirlendirmişti.Bu aptal düşünceler şu an düşüneceği son şey bile olmamalıydı.Uzun ve ince parmaklarını saçlarının arasından hırsla geçirdi ve kavradı.Sokağın ortasında aniden durup ruhsuz gözlerini kapattı ve öldüreceği adamın çığlıklarını,teninden akan kanın kokusunu hayal etmeye başladı.Saniyeler sonra gerilen yüzü ve bedeni gevşemişti bile.Hastalıklı gülümsemesi de gecikmeden dudaklarındaki yerini alınca her şey istediği hale gelmişti.Gözlerini o şeytani parıltıyla açtı ve adımlarını hızlandırdı.
Günlerdir gözüne kestirdiği adamın evinin önüne geldiğinde bir süre evi ve çevresini izledi.Her şey çok sakin ve normaldi.Daha fazla beklemeden iki katlı evin küçük ve sıradan bahçesine girdi.Evin etrafında hızlı bir tur attıktan sonra mutfak camının aralık olduğunu gördü.Açık bıraktıklarını biliyordu zaten,aptal karısının dikkatsizliği bu sefer pahalıya mal olacaktı..Yüzünden neredeyse hiç eksilmeyen o hastalıklı sırıtışıyla camın tam önüne yürüdü.İşine yarayacak uzun kollarını açık kısımdan sokup pencerenin kolunu kavradı ve çevirdi.Daha sonra kolaylıkla pencereyi tamamen açtı.İşlerinin böyle yolunda gitmesi içinde ki heyecanı her saniye daha da arttırıyordu.
Zor da olsa pencereden sığabilmiş ve içeri girmişti.Siyah gözleri hızla etrafı tararken adımlarını yavaş yavaş evin içinde gezdiriyordu.Yukarı kata çıkan merdivenleri görünce vakit kaybetmeden sessiz adımlarını oraya yöneltti.Basamakları rahat ve sakin bir tavırla çıkarken fazlasıyla soğukkanlı gözüküyordu.Dışarıdan gören biri kendi evi olduğunu bile zannedebilirdi.Merdivenleri çıktığında karşısına 3 kapı çıkmıştı.Muhtemelen biri banyoydu.Bunu anlamak için tek seçeneği denemekti.
İlk kapıyı sessizce açtı ve içeri baktı.Tahmin ettiği gibi banyo olduğunu gördü ve hemen kapatıp diğer kapıya yöneldi.Aynı sakinlikle o kapıyı da araladı ve bakışlarını içeride gezdirdi.İlk gördüğü şey bir yatak ve uyuyan genç bir kızdı.Üstünde ki örtüyü bacaklarının arasına almıştı ve kısa şortundan belli olan o pürüzsüz bacakları göz önündeydi.Siyah uzun saçları yastığın geri kalan kısmını kaplamıştı.Dışarıdan gelen ışık direkt kızın mükemmel vücudunu aydınlatıyordu.
Yekta o an oraya ne için geldiğini unutmuştu sanki.Tamemen ifadesiz,hiçbir mimiği oynamadan kızı seyrediyordu.Kızın yavaşça hareketlenmesiyle aniden kendine geldi ve kapıyı kapatacakken son kez kızın kusursuz vücuduna baktı.Daha sonra kafasını buraya geliş amacına odaklamaya çalışıp bir süre koridorda bekledi.Kalan son kapıda gözlerini gezdirip kapının koluna elini attı ve yavaşça açtı.Uyuyan adam ve karısını görünce az önce ki kız aklından aniden gitmişti.Sakin adımlarını içeri yöneltti ve gözlerini ikisinin üstünde gezdirdi.Dudaklarını istekle yalayıp belinde ki bıçağı çıkarttı.Parmakları bıçağın keskin tarafında yavaş yavaş gezerken alayla ikisini süzdü.Yekta'nın gözünde zavallı,aciz yaratıklardan başka bir şey değillerdi.
Bıçağı iyice kavradı ve adamın üstüne eğilip son kez iğrendiği suratını izledi.Aniden eliyle adamın ağzını kapattı ve keskin bıçağıyla boğazına derin ve uzun bir kesik attı.Adamın can havliyle çırpınmaları karısını da uyandırmıştı ve tam çığlık atıp kaçacakken Yekta elini adamın ağzından çekip hızla kadının saçlarını kavradı.İşini bildiği her halinden belliydi.Fazla profesyonel ve seri hareket ediyordu.Aynı hamleyi kadının boynuna da yapıp saçlarını bıraktı.İkisi de ellerini boyunlarına sarıp ses çıkarmaya çalışıyordu ama bu işlerini iyice zora sokacaktı.Adam son hamlelerini kullanmaya çalışıp doğruldu ve Yekta'nın üstüne atladı.Yekta sendelese de son anda düşmekten kurtulmuş ve adamı üstünden atmıştı.Yerde can çekişen vücudunu zevkle izlerken sessiz ve haz dolu kahkahalar atıyordu.Elinde ki kanlı bıçağı ölmeden önce adamın karnına defalarca saplayıp çıkardı.Sonunda ikisi de acıyla gözlerinin önünde can verdi.
İşini öyle sessiz halletmişti ki içeride ki kızları uykusunda rahatsız bile olmamıştı.Bıçağın üstünde ki kanı siyah tişörtüne silip tekrar beline koydu.Gülmeye devam ederek odada ki koltuğa oturdu ve dakikalarca boğazlarından akan kanı seyretti.İşte bu an..Yekta'nın hiçbir şeyden almadığı kadar zevk almasını sağlıyordu.İçini kemiren,sanki çıkmak için ona zarar veren varlığı sonunda salıyor gibi hissettiriyordu.Hayatının anlamı buydu,bunun için var olmuştu.Onu bu hale getiren tüm insanların intikamını diğer aptal insanlardan alıyordu.Onun gözünde herkes aynıydı;zayıf,aciz ve ölmeyi hakeden yaratıklar..
Uzun ve keyifli dakikaların sonunda gördüğü o kız tekrar gelmişti aklına.İçinden bir ses onu da öldürmesi gerektiğini söylüyordu.Öyle güzel bir kızı öldürmek ona çok daha fazla zevk verecekti belki de.Ama kendisini ikileme düşüren bir düşünce daha vardı.O da o güzel vücuda,hatta henüz bilmediği ruhuna ve beynine sahip olma isteği..Beynini neredeyse ikiye bölen bu düşüncelerle genç kızın odasına ilerledi.İçeri girdiğinde az önce ki pozisyondan daha farklı bi halde uyumaya devam ettiğini gördü.Sabah uyandığında anne ve babasını o halde görünce oluşacak yüz ifadesini merak etmişti.Gözünde canlanan yüz ifadesi keyifle gülmesini sağladı.
Adımlarını kızın yanına atıp daha yakından izlemeye başladı.Her şeyden habersiz huzurla yatıyordu..Elini siyah saçlarına atıp yavaşça üstünde gezdirdi.Gözlerini kapatıp yaydığı o yumuşak kokuyu içine çekti.Siktir,bu kız neden böyle hissettiriyordu?Ellerini hızla saçlarından çekip rahatsız bir ifadeyle bir kaç adım geriledi.Kimsenin kafasını böyle karıştırmasına izin veremezdi.Hızlı ve gergin adımlarla odadan ayrıldı ve çıktığı merdivenleri geri indi.Ona zarar vermeyecekti,nedenini bilmediği bir şekilde istememişti bunu.
Evin kapısından hiçbir şey olmamış gibi çıktı ve hızlıca elinde ki eldivenleri de çıkardı.Sokakta beyninde gezen anlamsız düşüncelerle ilerlerken eldivenlerde hala saçlarının kokusu olup olmadığını merak etmişti.Düşünmeden burnuna yaklaştırıp gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı.Fazla olmasa da tekrar alabilmişti o kokuyu.Hissettiği hazla duraksadı ve yavaşça dudaklarını yaladı.Sevebileceği tek kokunun kan kokusu olduğunu zannederdi.Ama bu kız,şimdiden adamın dengelerini fazlasıyla sarsmıştı..
![](https://img.wattpad.com/cover/308296736-288-k433177.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRET
General FictionGenç kız korkuyla adamın ruhsuz gözlerine baktı.Böyle bir insan gerçekten olabilir miydi?Daha doğrusu,böyle birine insan denebilir miydi?Karşısında nasıl biri olduğunun tam anlamıyla farkında bile değildi,ama tüm bu yaşadıkları bile korku ve nefretl...