1.BÖLÜM( Karşılaşma )

556 14 28
                                    

Herkese merhaba. Bu hikayeye başlama amacım kendi özgüvensizliğimden içimde kalan ne varsa burada içimi dökmek istedim. Yarım kalan duygularım var. Yada hiç yaşayamadığım...

Hikayemde yaşadıklarımı hayal gücümle harmanladım bazılarını yaşadım bazılarını yaşasaydım zaten bu hikayeyi yazamayabilirdim

Okuma başlangıç tarihinizi yazarsanız sevinirim.
Keyifli okumalar

Ekim ayının ilk günü gelmiş havalar soğumaya başlamıştı. Eda diye bir kızla takipleşiyorduk. Kamera amblemi olan ve mavinin üzerinde beyaz kuş olan amblemli yerden. Gece olmuş bu doğum gününü kutlayan insanların hikayelerini paylaşıyordu. Acaba buradan muhabbet çıkar mı diye düşündüm ve akşam üstüne gelirken mesaj attım. 

Ve olmasını hiç planlamadığım bir şey gerçekleşti. Beni engelledi. ENGEL! nasıl ya bu kadar mı tipsizim yada sapık gibi mi gözüküyordum anlamıyorum. Benim kalbim o kadar kırılmıştı ki keşke o mesajı hiç atmasaydım

Kırılmamın sebebi ise ben öyle her önüme gelene mesaj atmayayım o insan için özel olayım diye düşünürken bu şekilde bir muamele ile karşılaşmam içimi acıtıyordu. Bu günden sonra aklımın bir köşesinde o kız vardı. Sanki bi zaman gelecek benden özür dileyecek tabi bunlar hep hayaldi.

Her sabah olduğu gibi işe gitmek için uyandım. Servis şoförüne geleceğim diye mesaj atıp beklediğim noktaya geçtim

İki dakika sonra servis hiç durmadığı yerde durdu ve aklımdan çıkmış oldu bir zamanda iki kişi bindi biri benim yakın bir arkadaşım olmayan Emirhan ve yanında "EDA" ...

Acaba ne olarak işe başladığını merak etmiştim. Sanki çok lazımdı neden geldin girdin bu işe çünkü bildiğim kadarı ile onların durumu iyiydi. Şaşırdım çünkü bizde normal maaşın biraz üzerinde alıyorduk. Çok vasıflı bir işte değildi işimi de pek severek yaptığım söylenemezdi. Neyse bu konular galiba ileri zamanlarda konuşulur. Bu işin üzerinde durmam gerekli diye düşündüm.

Servis işyerinin önünde geldiğinde her zaman geç inerim. İndiğim zaman etrafta ikisini de göremedim. İçeri girdim ve İşime koyuldum ama uzun süredir görmediğim için neredeyse unutmaya yaklaşmışken içimdeki kül bir anda alev aldı. Karnımda kelebekler uçuşuyor gibi oluyordu. Öğle yemeği için dışarı çıktığımızda Emirhan'ı tek gördüm. Hemen yanına gittim.

"Hoş gelmişsin kardeşim hayırdır" diye karşısına çıktım. Beni görmeyi planlamadığını düşünüyorum çünkü epeyce şaşırmıştı.

" Aaaa! Amcoluu sende mi burda çalışıyorsun. Sabahtan beri heyecandan su bile içemedim yaa " dedi Emirhan

Bende " ne düşürdü seni bu çöplüğe senin ne işin olur buralarda.." dedim ardından onun cevabını alamadan Selvi ve Hami kolumdan tutup beni sürüklemeye başladılar. Orada Emirhan'dan ayrıldık.

Akşam 4 olduğunda toparlanıp işten çıktım. Fakat şehir merkezinde işim olduğu için merkez servisine bindim. Yerime oturdum ve telefonum ile ilgilenmeye başladım. Kafamı kaldırıp dışarı baktığımda Eda'yı gördüm yandında yine Emirhan vardı bayağı samimi görünüyorlardı. Merak ettim acaba Emirhan onun sevgilisi miydi? Arkadaşımın sevgilisine de bakamaz kalbimden sökmeye çalışacaktım.

Bu platoniklik beni iyice strese sokmuştu. Olmayan bir durum için kendimi yiyip bitirmenin ne manası vardı.

Ertesi gün aynı şekilde servise binip yerime oturdum dün ile aynıydı her şey sanki dejavu yaşıyordum. Eda ile Emirhan aynı yerden bindiler. Onların arasında ne olduğunu öğrenip kendime ayar çekmem gerekiyor diye düşündüm.

Servisten biraz erken indim ve Emirhan'la tekrar karşılaştım. Bu sefer biraz heyecanlıydım. Heyecanımı dindirmek için bi sigara yaktım. Benimle beraber Emirhan'da yaktı. Muhabbete başladık. Eda yanımızda bizi izliyordu. Emirhan atılıp " Bu arada bu benim kuzenim Eda " diye bana Eda'yı tanıttı. Bende kendimi tanıtacağım sırada yanağımda bir öpücük geldi. Ne olduğunu anlayamadım. Hiç olmayacak bir şeydi benim için sağıma baktığımda Selvi'nin bu hareketi yaptığını anladım. Bana her zaman baktığı gibi değilde başka gözlerle bakıyordu. Yanımızdaki arkadaşlarda şaşırmış gözlerle bize bakıyorlardı. Ve bende Selvi'yi onlarla tanıştırdım.

Fakat Eda ile tanışamadan mesaiye başlamamız gerekti. Bölüme doğru yürürken Selvi'yi yanıma çektim " Neden böyle bir şey yaptın?" dedim .

"İçimden geldi "diye cevap verdi.

" Hay senin içini ya zamanımıydı şimdi bu! "  diye sitem ettim. Çünkü Selvi'ye bu konuyu daha önce anlatmıştım. Fakat kızın o olduğunu öğrenince şaşırdı. Ve "Özür dilerim galiba bir şeyleri başlamadan bitirdim" dedi.

"Ben özrünü kabul edemem şu an Selvi hatanı nasıl telafi etmek istersin" dediğimde "Bilmiyorum sen karar ver. " demiş aklıma bir plan düşmüştü.

"O zaman aramızı sen yapacaksın" dedim ve muzipçe güldüm.

" nasıl ya ben pezevenk miyim? Böyle bi şeyi ben nasıl başaracağım" dedi Selvi

Aklımda bir şeyler var sen hatanı telafi etmek istiyor musun? Aslında sen sadece bizi tanıştır ben sadece içimdeki o eksikliği almam lazım" diye cevapladım .

Yapması gerekenleri anlatmak için akşam yemek için bir yerde sözleştik Selvi " neden akşam öğle yemeğinde konuşsak olmaz mı?" dedi.

" Öğle yemeğinde baş başa olamayız " dedim ve çapkınca göz kırptım offlayarak yanımdan ayrıldı.

~~~~~~~~~~~~

"Günaydın Eda"

"Eda?"

"Neden şaşırdın ismin Eda değil mi? " dediğim zaman benim gözlerime bakan zeytin gözleri o kadar hissiz bakıyordu ki ve içimi acıtan o bakışlar karşısında olmayan özgüvenim kırılmış, gözlerimi kaçırmıştım.

"Hayır ben seni neden tanımıyorum?" dedi Eda sürekli birbirimize soru sorduğumuz için bu işin ilerlememesini istediğini hissediyordum. İşte o zaman anladım beni takip etse bile onun için hiç bir değerimin olmadığını...

Benim salaklığım o kadar büyük ki benimle konuşan hiç bir kıza arkadaşım gözü ile bakamıyorum sanki herbiri benden hoşlanmışta benimle konuşuyorlar. Kız kafasını hiç anlamadığım gibi hepsinden çekiniyordum.

Halbuki "Ben seni o kadar tanımadan sadece fotoğraflarından sevdim" demek çok istiyordum. Fakat benim eksik olan özgüvenim yüzünden her şeyi içine atmaya bayılmasam bile bunu bir şekilde başarıyor içime yeni patlamaya hazır bombalar ekliyordum.

"Aynı vardiyada çalışıyoruz aslında" gibi saçma bir cümle kurmuştum o kadar anlaşılıyordu ki benim ona karşı hissettiklerim yanımızda olan Ceyda, Selvi ve Emirhan gülmeye başladılar.

"Farkında mısın bilmem ama iki yüz kişi aynı vardiyadayız seni tanımamam normal" dedi Eda haklı olarak,  bende öyle olduğunu biliyordum.

" Doğru söylüyorsun Ben Ömer Faruk yan departmanda çalışıyorum işin düşerse diye kendimi tanıtmak istemiştim " diye cevap verdim. Bunu söylerken o kadar çekiniyordum ki sanki başımın içinde karıncalar dolaşıyordu. Yanlarından ayrılmak için bir sebep ararken telefonum çaldı. Telefonumu çıkarıp baktığımda bizim bölümden bir elemanın aradığını şefin beni çağırdığını ve acilen makinanın yanına geçmem gerektiğini öğrendim. Onların yanından ayrılmam için bir sebep bulmuştum.

Fakat aklım yaptığım planda acaba işe yarayacak mı diye düşünüyordum. Çünkü tam dizi işiydi eğer bu kız buna düşerse zaten işim kolay olurdu. Ama içimde garip bir his vardı "oğlum neden uğraşıyorsun ? Seni isteseydi zaten mesajına cevap verirdi."

Benim de sadece aklımda beni tanımasını istiyordum onun tanıdığı diğer erkekler gibi sapık olmadığımı kanıtlamam gerekiyordu.

Hikayemi nasıl buldunuz ? İlk defa bir şeyler yazdım. İmla hatalarına takılmamanızı rica ederim. Nasıl olsa bu kitabı satmayacağız 😂😂

İyi okumalar.

ENGEL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin