Evde girer girmez kıyafetlerimi çıkarıp kirli sepetine yolladım. Çıplak vücudumu duşa attım. Küvete uzanıp düşünmeye başladım;
O adamı tekrar gördüm sürekli beni izlemesi rahatsız edici hatta korkutucu. Peki ya jungkook o paniklemiş gibiydi ya da şaşırmış gibi. Ama neden?
...
Sabah hızlıca hazırlanıp evden çıktım geç kalmak üzereydim. Kapıda duran jungkook'a anlamsız gözlerle baktım.
Jk: bin hadi
Lia: beni almaya mı geldin sen?
Jk: hayır burdan geçiyorken alim dedim sadece
Gözleri sürekli etrafı arıyordu.
Lia: neye bakıyorsun ? Sen iyi misin ya bu gün?
Jk: iyim bin hadi.
Geç kalıyorken bunu reddetmicektim. Arabya bindiğimde o da bindi ve okula doğru sürmeye başladı.
Geç kalıcam diye süremediğim ruju çıkarıp aynadan süremeye çalıştım. Araba aniden dönünce ruj taşıp bozulmuştu.
Kafamı jungkooka çevirdiğimde sırıtıyordu.
Sinirlerimi zor tutarken ruju düzelttim zaten okula gelmiştik. Teşekkür etmeden kapıyı çarpıp çıkmıştım.
Sınıfa girdiğimde minji ve tae'nin tartıştığını gördüm.
Tae: ne kızı ne diyorsun minji!
Minji: dün nerdeydin? evde değildin , telefonuma da cevap vermedin. Anlayacağımı anladım ben Tae.
Tae: hiçbişey de anladığın yok senin.
Minji: yoongi gel arkadaşınla otur.
Minji benim yanıma oturunca omzuna dokundum.
Lia: çıkmak istersen asalım okulu
Minji: emin misin?
Lia: evet hem ne olduğunu anlatırsın kafa dağıtırız.
Sınıftan çıkmadan önce jungkook gitmişti , arkadaşlarının yanına geçtiğinde çantamı alıp minji'nin arkasından çıktım.
Lia: nereye gidelim
Minji: sana gidelim, soju alırız.
Lia: sabah sabah mı?
Minji: evett
Tekele uğradıktan sonra eve attık kendimizi hiç vakit kaybetmeden bardaklara soju doldurum fondip yapmıştı bile minji.
Lia: yavaşş
Minji: yavaş falan olamam.
Şarkı eşliğinde alkol içerken hava çoktan kararmıştı. Minji'nin tae ye karşı endişeleri vardı.
Bu kız beni şaşırtıyordu normalde erkekleri takan bir kız değildi çünkü ama tae'ye değer veriyor gibiydi.
