10. Bölüm: Lekelenen Beyaz Kabul Görülmez.

347 28 72
                                    


10. BÖLÜM: Lekelenen Beyaz Kabul Görülmez.

**Belki de beyazın yalanları için fazla hakikatli kalmışsındır.**


Telefonumu kulağıma yasladım. "Her şey hazır mı?"

Karşı tarafın kısa, net cevabı geldi. "Evet."

Gülümseyerek diğer elimdeki masum kızın resmine baktım. "Güzel. Başlayalım o zaman." Fotoğraftaki kızın son güzel gülüşleriydi. Gözleri bir daha bu kadar masum parlamayacak, dudakları eskisi kadar mutlu kıvrılamayacaktı. Acıyla yıkılacaktı. Bundan şüphe yoktu ve en keyifli yanı da ölürkenki yalvarışları olacaktı. O günü tükenmesi imkansız bir tutkuyla arzuluyordum.


ADEN DEMİR

Kapıyı arkalarından kapattığımda derin bir nefes verdim. Çok bile kalmışlardı. Masanın üzerinde dumanı tüten çay bardaklarını alıp diğer mutfağa geçtiğimde Anneannemin hala telefonla konuştuğunu gördüm. "Daha ne kadar böyle gidebileceğini bilmiyorum Serdar." Göz göze geldiğimizde tekrar telefona döndü. "Anlıyorum, tamam. Şimdi kapatmam gerek. Şirket hisselerinde söylediğim değişiklikler için evrakları hazırlamayı unutma lütfen. İyi akşamlar."

Anneannem telefonu kapatıp meraklı gözlerle baktı bana. "Neden bardakları getirdin kuzum?"

"Misafirler gitti." Derken ona bakmıyor, bardakları boşaltıyordum.

"Hemen mi?"

Başımla onu onayladığımda kötü şeylerin olduğunu anlamaması için gülümseyerek döndüm ona. "Serdar kim?"

"Holdingteki sağ kolum diyelim."

Yalandan esnedim. "Bugün acayip yoruldum. Yatıyorum." Yorulmadın Aden Demir. Kaçmak istiyorsun.

Endişeyle baktı bana. "Bir şeyler yedin mi?"

Başımla onu onayladım. "Kitap okurken simit yedim. Ben yatıyorum, iyi geceler Anneannem." Yanağından öpüp odama hızlı adımlarla çıktım. Bir şeylerden işkilenndiği gözlerinden belliydi fakat holding işlerinden vakit ayıramıyordu. Yoksa asla yakamı bırakmazdı.

Üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp tavşanlı pijama takımımı giydim. Bu kıyafetler bile benden daha hayat doluydu. Sessizce yatağıma girip yorganıma sarıldım. İçimde büyüyen sızı canımı sıksa da sessizce uykuya daldım.

Gece boyunca uyanıp durmuştum. Kaçamamıştım. Sabah oflayarak kalktığımda daha günün yeni ayıyor olduğunu gördüm. Hafta içi olsaydı kimse beni bu saatte uyandıramazdı. Gerinerek yatağımdan kalkıp camı açıp kafamı dışarı çıkardım. Sabah ayazı bedenimin üşüyerek titremesine neden olsa da güzel kokusu içimi açmıştı. Gözlerimi kapatıp anın tadını çıkarırken üzerimde hissettiğim bakışlar tadını kaçırmışı. Bedenimi ele geçiren o tuhaf his ile etrafıma bakındığım da karşı kaldırımdaki bankta birinin oturduğunu gördüm. Gri eşofman altı ve siyah sweeti vardı. Yüzünün neredeyse tamamı sweetin şapkası ile kapanmış olmasına rağmen beni izlediğini hissetmiştim. Tüylerim diken diken olurken hızla camı kapatıp perdeyi çektim. Sorun yok Aden. Sabah koşusuna çıkmış bir adam yorulup oturmuş olabilir. Biliyorsun, buralarda yürüyüşe çıkan çok olur.

Aklımı dağıtmak için telefonu elime alıp yatağıma tekrar girdiğimde iki kişiden mesaj gelmiş olduğunu gördüm.

@Mr.Ayy1905:

"Konuşabilir miyiz?" (01.16)

"Hayır." (06.11)

Diğer mesaj atan kişi kayıtlı bir numara değildi.

BEYAZ KELEBEK |+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin