Sabah uyandıklarında ikisinin de yüzünde buruk bir gülümseme vardı çünkü bu tatilin son günüydü ve gitmeye hiç niyetleri yoktu. Daha setin bitmesine 1 ay vardı ve bitene kadar birlikte bir daha tatile çıkmaları çok zordu. İkisi de bir süre yatakta birbirlerini izlerlerken sessizliği bozan Ezgi oldu;
Ezgi:'Bu konuyu hiç açmak istemem ama bugün son günümüz... Keşke daha uzun kalabilseydik. Acaba haftaya Pazar tekrar bir günlüğüne karavanla yakın bir yerlere mi gitsek? veya bir günlük yazlık bir yere de gidebiliriz. Küçük, samimi bir butik bi otelde kalırız, gezeriz, hatta belki yüzeriz de! İzmir'de havalar çoktan ısınmıştır.'
Tansel:'Aslında bu harika bir fikir! Yolculuk bizi büyük ihtimal yorar ama buna kesinlikle değer. Bunu mutlaka tekrardan konuşalım olur mu?'
Ezgi tamam anlamında kafasını sallar ve ikili bir süre daha yatakta kalmaya, birbirlerinin sıcaklığıyla uzanmaya devam ederler. Ezgi başını Tansel'in koynuna yaslar ve bir süre olabileceği en huzurlu şekilde gözlerini kapar ve hayallere dalar. Tansel de gözlerinü kapar ve hayallere daldığı sırada, Ezgi'nin o sıcak nefesi, mis gibi kokan saçları, ellerinin kendi vücuduna dolamış oluşu Tansel'in hayallerini başka yöne doğru çeker. Birkaç dakika sonra Tansel hayallerine iyice odaklanır ve düşüncelerinde kaybolur. Nefes alış verişi hızlanan Tansel'i, Ezgi fark eder ve gözlerini açıp onu izlemeye başlar. Birkaç dakika Tansel'i izledikten sonra yüzünde sinsi bir gülümsemeyle göğsünde olan elini adamın kasıklarına doğru götürür. Tansel bu sırada hala hayallerine dalmışken Ezgi yavaş bir şekilde elini adamın iç çamaşırının üzerine doğru götürür ve penisinin çok sert olduğunu fark eder. Artık tam olarak şu anda hayallerinde kimin olduğunu ve ne düşündüğünü anlamıştır. Elini geri çeker ve bir süre daha sinsi gülüşle Tansel'i izler ve gözünü açana kadar bekler.
*15 dakika sonra*
Ezgi yaklaşık 10-15 dakikadır sinsice gülerek Tansel'i izlerken, Tansel gözünü açtığı an Ezgi'nin o sinsi bakışlarıyla göz göze gelir.
Tansel:'Ezgi ne oldu? Neden öyle bakıyorsun?'
Ezgi:'Hiiiiç. Rüya falan mı gördün sen? Ya da hayallere mi dalmıştın?'
Tansel gözlerini kaçırarak ve utanmış bir şekilde;
Tansel:'Yoo hayır- Ben gözlerimi dinlendiriyordum sadece-'
Ezgi yavaşça Tansel'in kulağına doğru yaklaşır ve bir yandan da eli adamın kasıklarına doğru giderken;
Ezgi:'Burdan bakınca pek öyle gözükmüyor.. Ayrıca o kadar odaklanmışsın ki düşündüğün şeye benim elimi bile hissetmedin. Ama ben bazı şeyleri çok net hissettim Tansel. Benden bir şey gizleyemezsin.'
Dedikten sonra elini Tansel'in iç çamaşırının içine sokar ve organını okşamaya başlar.
Ezgi:'Kaç dakikadır ne halde olduğunun, nefes alış-verişinin hızlandığının, vücut ısının arttığının... ben her şeyin farkındayım Tansel ve seni böyle gördükçe ben de aynılarını hissediyorum. Hadi ne düşündün biraz bahset.'
Bu sırada Ezgi, Tansel'in sertleşmiş ve sıcak penisini okşamaya devam eder.
Tansel:'Seninle bir oteldeydik, yani o konuştuğumuz küçük butik oteldeydik. Saat 3-4 civarlarıydı ve denizden gelmiştik, çok yorgunduk. Ben yine güneş kremimi sürmeyi unuttuğum için sırtım boynum her yerim kıpkırmızıydı. Birlikte benim bu denli yanışıma güldük eğlendik ve odamıza geçtik. Sen tek tek tüm acıyan yerlerimi öptün daha sonra birlikte duşa girdik...'
Tansel bir an duraksadı ve derin nefes aldı. Bu sırada organı daha da sertleşmeye başlarken Ezgi nelerin geleceğini tahmin etmişti...
Tansel:'İkimiz de bikini/mayolarımızla duşa girdik ve sen karşımda o şekilde üzeri ıslak, alev alev yanan ve ellerini vücudunda gezdirirken ben...'
—Tansel tabi ki de dayanamayıp Ezgi'yi kendine çekip öptü ve hızlıca bikini üstünü çıkarıp fırlattı. O dolgun ve ıslak göğüslerini eline alıp sıkarken bir yandan da dudaklarının tadını çıkarıyordu. İkisi de o soğuk suyun altında adeta yanıyordu ve o su asla onları soğutmuyordu. İkisi de nefes nefese kaldığı sırada Tansel, Ezgi'nin boynuna doğru yöneldi ve sertçe emmeye başladı. Ezgi inlemelerini tutamazken banyonun kapısının açık olduğunu ve seslerinin çok yükseldiğini fark etti ama bu anı asla bölmek istemedi. Tansel yavaşça eğildi ve boynundan göğüslerine doğru yöneldi. Ezgi'nin göğüslerine çok sert davranıyor ve bir yandan okşayıp, öperken bir yandan da küçük ısırıklar bırakıyordu.
Tansel aniden ayağı doğru kalktı ve Ezgi'yi duşun soğuk duvarına yasladı ve tekrardan sıcak ve kırmızı dudaklarını emmeye başladı. Bir yandan da elini kadının ıslak vücudunda gezdiriyor, kalçasını sıkıyordu. Ezgi her dudaklarının arasına inlemeler bıraktığında bu Tansel'i olduğu halinden daha da yükseğe çıkarıp ısıtıyordu. Tansel Ezgi'yi belinden tutup kaldırdı ve bacaklarını beline doladı. Halihazırda çok ıslak ve sıcak olan vajinasında parmaklarını gezdirmeye başladı. Bir sert, bir yumuşak haraketlerle Ezgi'yi delirtmeye devam ederken diğer eliyle Ezgi'nin ağzını kapadı çünkü o kadar yüksek bir sesle inlemeye başlamıştı ki çok rahatlıkla yan odadan duyulabilirdi...
Tansel elini kadının organından çekti ve belinden tuttu, dudaklarını oldukça sert bir şekilde adeta inlemelerini kesecek şekilde Ezgi'ye yasladı ve tek hamlede sertçe içine girdi. Hızlı hareketlerle git gel yaparken, Ezgi de ayak uydurup hızlı hareketlerle Tansel'in kucağında zıplıyordu. Bir süre bu şekilde devam ettikten sonra Tansel, Ezgi'yi kucağından indirdi ve belinden tutup arkasını çevirdi. Ezgi ellerini duşun duvarına yasları ve olabilecek en seksi şekilde Tansel'in önünde eğildi. Tansel, kadının belinden kavradı ve sert hamlelerle içine girip git gel yapmaya devam etti. Ezgi'nin inlemeleri tüm otel odasını kaplarken artık çığlık boyutuna dönüşmüştü. Kısa süre içinde de çok güçlü bir orgazm yaşadılar—Tansel tüm bu anlattıklarından sonra tekrardan nefes nefese kalmıştı ve artık iyice sertleşmiş olan penisi iç çamaşırını delip geçecek kıvama gelmişti. Ezgi de Tansel'den farksızdı... Tüm bu anlattıklarını kafasında canlandırmış ve gözleri kapalı bir şekilde hayal ederken kendine dokunmasını asla engelleyememişti. İç çamaşırının ıslaklığı dışardan gözle belli olacak kıvama gelmişken vücudu alev alev yanıyordu.
Tansel duştan sonrasını da hala gözleri kapalı bir şekilde anlatmaya devam ederken Ezgi'nin aklı hala az önce duyduklarındaydı. Asla Tansel'in anlattıklarına odaklanamıyor, hissettiği şey iç çamaşırdaki ıslaklık, ve bir elinin altındaki Tansel'in sertleşmiş organıydı. Diğer elini yavaşça iç çamaşırının içine götürdü ve ufak hareketlerle kendiyle oynamaya başladı. Ses çıkarmamaya çabalarken gözlerini sıkıyor ve arada sırada da gözlerini açıp Tansel'e bakıyordu. Islaklığı gittikçe arttı ve tek parmağıyla ses çıkarmadan yavaşça içeri girdi. Tansel'in dibindeyken kendiyle oynamak, hem de belli etmeden bunu yapmak Ezgi'yi oldukça tahrik etmişti. Hareketlerine bir süre daha devam ettikten sonra elini çekti ve Tansel'in kulağına doğru yaklaştı;Ezgi:'Duşa girelim mi...?'
Tansel:'Bu kadar hızlı demek...'
Duşa girdikten sonra neredeyse anlattıkları her şeyi tek tek yaşadılar. Duştan sonra biraz daha dinlenip, gün içinde yürüyüş yaptılar, gezdiler, yemek yaptılar. Akşam olmasını ikisi de hiç istemiyorken saat 5 gibi İstanbul'a doğru yola çıktılar...
-Bölüm Sonu🕊-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız Değil...
Hayran KurguSafiye'nin iyileşme sürecinin alternatif senaryosu ve birçoğumuzun hayallerinde olan EzTan hikayesinin yorumlanmış hali ✨Şimdiden herkese iyi okumalar. ❤️🔥❤️🔥